Ey insanlığın şerefli
müntesipleri ve hasseten ve hususen aziz gençlik! Tüm bilincimle ve şuurumla,
kesif bir samimiyet ve ciddiyetle, demir ve çelik gibi bir sertlikle ve mutlak
masumiyet ve doğallıkla sesleniyorum. Allah ve insanlık namına sesleniyorum.
Nolursunuz yapın bunu diye sesleniyorum. Sizlere, bir kardeşiniz olarak,
naçizane ölümsüz önerimdir ve bu önerim son nefesimde de yapacağım önerimdir ve
sizlerde öneride bulunabilirsiniz elbette; Allah ve insanlık aşkına, nolur,
aklınızı kullanın, aklınızı kullanın, aklınızı kullanın. O akıl, o kafada
çürüyüp gitmesin. O akıl, birilerinin avuçlarında ve ceplerinde olmasın. O
akıl, size verildi ve sizde dursun ama sizin tarafınızdan kullanılsın. O akıl,
o kafada, kaderinize etkide bulunsun diye var. O akıl, yaptığınız her şeyden
sorumlu olmanız için var ve bu yüzden anlamlı. O akıl, iyi kötü, doğru yanlış,
yalan gerçek arasında isabetli seçim yapabilmeniz için var. Aklınızı
kullanmazsanız karanlığın ve pisliğin dibine gömülmekten kurtulamazsınız ve
hiçbir zaman yaşamak sevincini duyumsayamazsınız. Hayata evinizin tüm
pencerelerinden bakın ve aklınızla bakın. Her insanla iletişim kurun. Hiçbir
insandan ürkmeyin, korkmayın. Farklı bakış açılarıyla da hayata, olgulara ve
olaylara bakmayı öğrenin. Bilakis dar bir karanlıkta çürüyüp gidersiniz. Biraz
kozmopolit yaşayın mümkünse. Her insana, her hayata, her düşünceye açık olun.
Merak edin, hep merak edin, biteviye merak edin. Hiç durmadan soru sorun. Sabah
kalktığınızda soruyla kalkın. Gezerken soru sorun. Yerken, içerken soru sorun.
Eve dönerken soru sorun. Yatarken soru sorun. Gece uyanın ve soru sorun. Soru
siz olsun, siz soru olun. Sorgulayın. Her şeyi sorgulayın. Gerekirse acımasızca
sorgulayın. Niye deyin, niçin deyin, nasıl deyin. Bu doğru mu deyin. Acaba
doğru bildiğimiz şu şey yanlış olabilir mi deyin. Vicdanınızı dinleyin.
Vicdanınızı asla ve kata, hiçbir şekilde ve hiçbir sebeple örtmeyin.
Karartmayın vicdanınızı. Vicdanınızı örterseniz ölürsünüz. Bu hayat sizin, size
sunulmuş muhteşem bir armağan. Değerini ve kıymetini bilin. Okuyun, okuyun,
okuyun, mütemadiyen okuyun. Adalet için gerekirse ölün. Zalimlere fırsat
vermeyin. Sizi aldatanlara aldanmayı alışkanlık haline getirmeyin. Kula kulluk
etmeyin. Haram yemeyin. Midenize bir gram haram girmesin. Kafanız kul önünde
eğilmesin. Kula kulluk edene saygı duymayın, haram yiyene selam vermeyin. Çünkü
haram yiyen ve kula kulluk eden, sizin yaşama sevincinizi gasp etmektedir
unutmayın. Ter ve yaş akıtarak, emek harcayarak bir şey olun. Yorulmadan, çaba
harcamadan bir şey olmaya tevessül etmeyin. Acılarınızı ucuza satmayın.
Sevinçlerinizi kolay harcamayın. Aklını kullanmıyorsan, merak etmiyorsan,
sormuyor ve sorgulamıyorsan ve unutuyorsan ve acılarını ucuza satıyorsan ve
vicdanını örtüyorsan ve tıkıyorsan kulaklarını hakikate karşı, yaşadığın
hayatın hiçbir değeri yoktur ve sen kimsin o zaman? Bir hiçsin, koskoca bir hiç
o zaman!
EKSTRA
‘’’’Sana birgün döneceğim
sevdiğim. Seni hiç kırmadım, sana hiç ihanet etmedim biliyor musun? Senin için
hiç kötü konuşmadım. Kalbimde bir hançer gibi saplısın hala. Yüzümde güneş
gibisin. Karanlığımda aydınlığım, yalnızlığımda yol arkadaşımsın. Damarlarımda
kan gibi, hareketimin kaynağısın. Senin de beni umutla bekliyor olduğunu
biliyorum. Ve beni sevgiyle karşılayacağına da inanıyorum. Bu yüzden yüreğim
kıpır kıpır. İnancım ve umudum hala taptaze. Bugün çok yoruldum, hayata isyan
ettim ve aklıma sen geldin. Ben duyduğunu biliyorum. Gözlerim gözlerinde
uyuyorum. Seni seviyorum. Yüreğimdesin. Sevgiyle kal!’’’’
Bendeniz
“”Eğer sevgiyi öldürürseniz,
ardınızda, hüzünle bakıp kalacağınız yanan bir dünya bırakırsınız. Gideceğiniz
yer gül bahçesi olmayacaktır. Hisset! Hissetmediğimiz için yakmakta değil miyiz
ve yanmayacak mıyız? Öyleyse hisset! Sevgi, ateşe buyurur: Yaklaşma! Sevgi,
ateşi öldürür: Yaklaşınca!””
Bendeniz
“”Niye aklım var benim?
Kalbim niye var?
Ben niye İnsan’ım?
Niye Müslüman’ım ben?
Niye İnsan’ım, insan gibi
yaşamayacaksam?
Müslüman gibi yaşamayacaksam
niye Müslüman’ım?
Eğer İnsan gibi yaşamamı
sorgulayacaksan önce İnsanlığını sorgulamalısın (bu inanmıyorum diyenlere).
Eğer Müslüman gibi yaşamamı
sorgulayacaksan sümmehaşa önce Yaradan’ı sorgulamalısın ( bu da inanıyorum
diyenlere).
Benim aklım ve kalbim var!
Niye var?
Kullanayım diye var?
Kullanmayacaksam niye
taşıyayım?
Çünkü çok ağırlar!
Zira bu naçiz mevcudiyet, bu
sıkleti çekemez!
Ve kullanmayacağım, altında
ezileceğim şeyleri taşımak ahmaklık olsa gerek.
Ahmaklıktan, Allah’a
sığınırım!
Aklını ve kalbini
kullanmayanı, Allah, pisliğin dibine batırır.””
Bendeniz
“”Öğretmenin eseri paha
biçilemez. Çünkü onun eseri ya heptir ya da hiç. Öğretmen sabır ve vicdan
temelli çalıştığından vazifesi sonsuz ağırdır. Kalplerin ve kafaların besini
ondadır. Aydınlık, umut, inanç, yarın onlardadır. O kendini bir mum gibi tüketirken
sürekli üretmektedir. İstese de, istemese de vicdanının sesini dinler ve
yapması gereni muhakkak yapar. O, yapmasam da olur diyemez, zaten demez de. Bir
çocuğa öğretmek, bir çocuğu eğitmek, onu terbiye etmek, ona karakter ve kişilik
kazandırmak çok zor, çetin, bir o kadar ulvi bir iştir. Meşakkatlidir. İşte bu
yüzden öğretmen derin ve yüce bir saygıyı sonuna kadar hak etmektedir. Üst
düzey bir yaşama standardını sonuna kadar hak etmektedir. Onun itibarı hiçbir
şekilde, hiçbir sebeple düşürülemez, düşürülmemelidir. Çünkü onun düşüşü
insanlığın düşüşü demektir. Onların kalplerini asla yaralamamak, kırmamak
gerekir ve bu bir insanlık ödevidir. Öğretmen, medeniyetin ve payidarlığın
sübabıdır. Tüm öğretmenlerimize derin ve kalbi saygılarımı sunuyorum ve onları
saygıyla selamlıyorum.””
Bendeniz
‘’’’Bazen küçücük bir eylem
bir ton sözden daha etkilidir. Tıpkı gerektiği zamanda, gerektiği yerde bir taş
parçasının, keskin bir kılıçtan daha evla olduğu gibi.’’’’
Bendeniz
“”Kitap okumadan, meydan
okuyamazsınız.””
Nuri Pakdil
“”Bütün büyük beyinler hayat
konusunda aynı kanıya varmışlardır: "değmez”...””
Friedrich Nietzsche
“”Merhamet ne güzel şeydir
değil mi? En çirkin insanı güzel, en yoksulunu zengin eder. Allah tüm
canlıların kalbine merhamet tohumlarını ekmiştir. Önemli olan hangimizin bu
tohumları büyüttüğü, hangimizin su bile vermeden kurumasını izlemesidir.””
Halil Cibran
"”İyi okuyucu az
bulunan, ürkek bir kuş gibidir."”
Oğuz Atay
“”Her şeyden çok kitapları
sevdim.””
Nikola Tesla
“”Okullar kapitalist
toplumun üreme organlarıdır. Çocuklar bu yerlerde, geleceğin tüketicileri
olarak tasarlanırlar.””
Ivan İllich
“”Sorumluluk, güçlü olmaktan
kaynaklanmaz, sorumluluk bilinçten ve insan olmaktan kaynaklanır.””
Ali Şeriati
“”Obskurantizm (bilmesinlercilik)
heyulası yok edilmedikçe, herhangi bir diriliş hayaline kapılmak çılgınlık.””
Cemil Meriç
“”Doğru'nun savunucusu
olarak seçilmiş bir kişi, doğa’nın fırtına’sı ve kar’ıyla yok olmaz. Fırtına ve
kar, çiçekleri öldürebilir ama tohumları öldüremez. Çünkü kar, çiçekleri
öldürücü ayazdan korumak için sıcak tutar.””
Halil Cibran
""Ama, bu şahin ne
yapsın? Şahindir, ehlileşemezki, evcil yaratılmamış o, evcilleşemez. Türdeş
olmayan ehlilere alışamaz. İstemediğinden değil, çok istiyor. Arzu ediyor, evcilleşmek
için ne kararları, ne oyunları, ne alıştırmaları, ne telkinleri olmuştur, ama
yapamıyor. Gökyüzünün, açık ve yüksek göğün doruğunun, dağların ıssız, güç ve
yüksek tepelerinin, sabahların tertemiz, el değmemiş havalarını solumanın,
batışın müphem ve gizemli ufuklarında uçmanın, dağların ve kayaların yüksek
bağrında saklı kalmanın anısı zihninde dalgalandıkça çevresindeki her şey acı,
kin ve düşmanlığın kaynağı durumuna geliyor; şefkatler, arzu ve övgüler, sövgü
ve sevecenlikler, düşmanlık ve hizmetler, hıyanet ve tanışıklıklar zehir,
zehir, zehir oluveriyor; her bakış, övgü dolu bir bakış, iliklerine saplanan
bir neşter oluyor; her eda, ayaklarına dolanan bir zincir oluyor; şefkatli her
el boğazını sıkan bir pençe oluyor. Acısız bir hayatın dertli bir ruha
yüklenmesi ne kadar acı bir şey!""
Ali Şeriati
NOT: Türkiye Cumhuriyet
Devletinin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve minnetle anıyorum.
Unutmak tükenmektir unutmayın! Cumhuriyete bağlılığınızı asla zayıflatmayın.
Tüm şuurumla, bilincimle, tecrübelerimle ifade ediyorum.