Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür
Hani, ilk “Körfez harekâtı” vardı ya… 1990’da, Saddam’ın Kuveyt’i işgal etmesi üzerine, ABD’nin 1991’de, Irak’a karşı yaptığı saldırı ve onu Kuveyt’ten çıkardığı olay!
İşte, o savaştan sonra, ABD ile Suriye arasında belli derecede bir canlanma ortaya çıkmış… Yakınlaşmayı, Anadolu Üniversitesi’nin, “Amerikan Dış Politikası” adlı kitabından okuyalım:
“Suriye yönetimi, savaş sonrası bölgede düzenin kurulmasında ve köklü değişiklikler yapılmasında söz sahibi olmayı ümit ediyor, en azından tamamen dışlanmak istemiyordu. Bu çerçevede Körfez Savaşı’nda ABD kendisinden talep edince Suriye ABD’ye destek vermişti. Hatta Iraklıların terör komplolarını bertaraf etmede Amerikan istihbarat görevlilerine çok önemli bilgiler sağlamıştı.” (S. 182)
Gözlerinize inanmakta zorluk çekiyor olabilirsiniz… Ama yanlış okumadınız. Bendeniz de acaba, yanlış mı anladım, yanlış mı okudum diye tekrar tekrar dikkatle okudum. Hayır, bir yanlışlık yoktu. Kitap böyle yazıyordu… Hatta konu “sınav sorusu” olarak da 13 Ocak 2018 tarihli, Açık Öğretim, Uluslararası İlişkiler sınavında 10’ncu soru olarak, şöyle sorulmuştu:
10. Aşağıdaki ülkelerden hangisi Körfez Savaşı’nda ABD’ye destek vermiştir?
A) Ürdün
B) Lübnan
C) Filistin
D) Irak
E) Suriye
Cevap anahtarı da bugün (16. Ocak 2018) yayımlandı. Tabii kitaba göre, orada da bir hata yok! Doğru cevap “E” şıkkı… Yani Suriye!
Bu kadar kanıttan sonra, Birinci Körfez Savaşı ve sonrasında, Suriye’nin Amerika’ya yardım ettiğine dair hiçbir şüphe kalmıyor.
Bu vaziyette, Suriye, 2011’de, kendisine açılacak kuyuyu, 20 sene evvelinden kendisi kazmaya başlamış!
Ne denilebilir?
Kendi düşen ağlamaz!
Allah akıl-fikir versin!
Allah ıslah etsin!
Nihayet…
Geçmiş olsun!
X X X
GÜNÜN ÇİZGİSİ, TWİTTER’DAN…