Sarı Kanaryalar hepimizi şaşırtarak Şükrü Sarçoğlu'nda bir destan daha yazdı.
Destanın bir numaralı kahramanı çok uzun süredir takımdaki yerini alamayan ve dünkü maça çıkan Deivid'tir.
Üç ay önce bacağı kırılan ve yeşil sahalardan uzak kalan yıldız oyuncu, bu kadar aradan sonra çıktığı ilk maçta farkını ve üstün yeteneğini gösterdi. Kurt Hocayı da kurtardı. Artık, Aragones gitsin mi kalsın mı tartışması uzun süre yapılmaz.
Öncelikle, Deivid'e “Hoş geldin” diyor, sağlıklı maçlar diliyoruz.
***
Akşamki maçta Fenerbahçe azimliydi. Oyuncular çok koştu ve farklı galibiyeti hak etti.
Bizi sevindiren diğer bir husus ise, sarı-lacivertli ekibin bir istikrar kazanmış olduğunu görmemiz oldu. Arsenal maçındaki derli toplu oyunlarını dünkü maçta da sürdürdüler.
Kazanacaklarına dair çok kuvveti bir inançları olduğu belliydi ve buna göre mücadele ettiler.
Takıma sezon başında katılan oyuncuların diğer oyuncularla kaynaşması, Aragones'in elindeki oyuncuları tanıması zaman aldı, haliyle. Bundan sonraki maçlarda daha “takım” olmuş bir Fenerbahçe göreceğiz.
Önümüzdeki haftalarda, daha iyi motive olmuş bir Fenerbahçe'nin taraftarı memnun edeceği anlaşılıyor.
Oyuncuların kişisel yeteneklerini oyuna ve takıma katarken, geniş bir işbirliği içinde ekip başarısına imza atacaklardır.
Böyle oynayan bir Fenerbahçe de hem seyirciye futbol şöleni sunacak, hem de Türk futboluna önemli katkılar sağlayacak.
***
Galatasaray'a gelince...
Tek gollerini oyunun başında atınca, kendilerinden fark bekleyen taraftarlarını hayal kırıklığına uğrattılar.
O golden sonra da yattılar zaten.
Oyun disiplini, neredeyse hiç yoktu.
Oyun disiplini olmadığı gibi oyuncularda kişisel disiplin de yok!
Nitekim Arda yan hakeme yaptığı edepsizlik sonucu sarı kart gördü.
Savunmada affedilmez hatalar yaptılar. Sanki panik içindeydiler. Bilhassa, ikinci golden sonra dağıldılar.
Müdafaa organizasyonunu maç boyunca göremedik.
Benfica karşısındaki takım bu muydu, sualini sordurdu!
Sarı-kırmızılı ekipte istikrarlı bir gidiş yok.
Teknik direktör Skibbe'in takıma hâkim olamadığı havası yaygın... Böyle bir takımın başarılı olması mümkün mü?
Ayrıca, Galatasaray'lı oyuncuların büyük bir baskı altında oynadıkları hissi de vardı. Bu belki Kadıköy stadında 9 yıldır fenerbahçe'ye karşı üstünlük sağlayamamakdan, belki yönetimin yaptığı baskıdan gelen bir ruh haliydi.
Aslan'ın bir an evvel aslan gibi olmasını temenni ediyoruz.