Oğluyla
yaşıyor asker anası,
Her gece Mehmet’i düşünde görür.
Evlat sevgisidir sevginin hası,
Onu bir taç gibi başında görür.
Haber
yoksa küser güne, haftaya,
Bütün anıları döker ortaya.
Oğlu için bakar güneşe, aya,
Göğün bulutunda, kuşunda görür.
Görevliyse
eğer bilinmez dağda,
Yüreği daralır başlar ağıda.
Sesini işitir bahçede, bağda,
Toprağında görür, taşında görür.
Kulağı
radyoda, gözü ekranda,
Oğlunun resmini arar akranda.
Şehit haberini duyduğu anda,
Yürek yangınını eşinde görür.
Savaşları
sevmez asker anası,
Terördür düşmanı, daha fenası.
Yaldızlı sözlere yoktur kanası,
Oğlunu her şeyin dışında görür.
Bunalır,
ağzını bıçaklar açmaz,
Gözler buğulanır kimseyi seçmez.
Oğulsuz yiyecek boğazdan geçmez,
Sofranın suyunda, aşında görür.
Günlerini
sayar vuslat sürmenin,
Hesabını yapar çeyiz sermenin,
Hayalini kurar evlendirmenin,
Gelinlik kızların peşinde görür.
İster
ki sağlıkla alsın teskere,
Bir an önce dönsün doğduğu yere.
Her gün hayalinde hem de kaç kere,
Oğlunu yanında, işinde görür.
Elleri
duada göğe dönüktür,
Özlem ateşiyle kalbi yanıktır.
Asker anasına Nevzat tanıktır,
Sevgiyi gözünün yaşında görür.