HUZUR, AKLIN HEDİYESİDİR...

Özgür DENİZ - 21.05.2018

Akıl fanustaysa, düşünce nasıl özgürce uçuşur? Düşünce özgürce uçamazsa insan nasıl arar, nasıl bulur, nasıl olur? Düşünceler çarpışacak ki, yenilik olsun, yenilik olsun ki eksiklik fark edilsin. Eksiklik fark edilsin ki tamamlansın. Eksiklikler tamamlanırsa, insan kendi parçalarını da bulup, parçaları bir araya getirip kendini tamamlayabilir ve insan olarak meydana çıkabilir. İnsan henüz beşer aşamasındadır ve maalesef bu aşamadan çıkabilmiş değildir. İnsan, aklını fanusun içine koymuş ve orada donmaya bırakmıştır. İnsan, maalesef akılsızlığın karanlığında, cehaletin uçurumunda kendini infilak ettirmek üzeredir. Gövdesi dolaşmaktadır yeryüzünde ama aklı başında değildir. Bu yüzden de gerçek manada bir terakki muhal olmaktadır. İnsan, aklını kullanmaya başlamadıkça, düşünmedikçe, sormadıkça, sorgulamadıkça da asla mutluluğun ne olduğunu anlayamayacak ve anlamadığı mutluluğu yakalamak çabasında olmayacaktır. Oysa insan, aklını kullanarak olmayan şeyleri fark eder ve oldurmaya çalışır ve olmayan ama oldurulan şey sayesinde içsel huzura kavuşur, içsel huzura kavuşan insan, sahip olduğu huzuru dışa doğru yönlendirir ve tüm insanlığın huzuru yakalamasına kapı aralar. İnsan, ne huzurludur ne de huzur vermektedir. İnsan akılsızlığın karanlığında korkularla yaşamaktadır, korkularla karalarını vermektedir, korkularla kaderini çizemez haldedir, korkuları iradesini sıfırlamıştır. İnsan bu halde daha ne kadar yol gidebilir ki? Huzur, iyilik, güzellik, insanın hayatta en çok muhtaç olduğu ve sürekli aradığı şeylerdir ve bunlar, insana aklın hediyesidir!

 

EKSTRA:

 

‘’’’Kendin kötü olduğun için, iyi birine bir kulp takıp (bu kulp her ne olursa olsun fark etmez) tecziye etmek mi (bu tecziye etmek hangi şekilde olursa olsun fark etmez) yoksa iyiye bakıp, bu bakışla kötülüğünü görüp, sende olmayan iyiliğe temayül etmek mi? Maalesef biz iyiyi tecziye etmek yolunu intihap ediyoruz, maalesef. Anlıyor musunuz? Bendenizi ancak ve ancak, Kur’an’ı gönderen Allah’a, Kur’an’ı getiren Peygambere ve açıp okumadığımız ama inandığımızı söylediğimiz ve sürekli okunmasını tavsiye ettiğimiz Kur’an’a inananlar ama gerçekten inananlar anlar, inananlar yani ve bir de kadim insanlık yasalarını bihakkın içselleştirmiş olanlar, gerçekten içselleştirmiş olanlar anlar, içselleştirmiş olanlar yani (bu bir kibir ifadesi değildir, çünkü bunu söyleyen kişi kibirlenecek kadar alçak ve şerefsiz değildir). Bendenizin ağzı her kulağa hitap etmez, her ağız da bendenizin kulağına hitap edemez.’’’’

 

Bendeniz

 

“”Bu dünyada, bir çocuğun gözlerinin ve yüzünün gülmesine, yüreğinin yaşamak sevincini hissetmesine ve mutluluktan kanatlanmasana, sudan bir sebeple de olsa sevinç çığlıkları atmasına adanmayacak ömre tüküreyim.””

 

Bendeniz

 

‘’’’İnançlarınız hakkında ne söylerseniz söyleyin, gerçeği meydana getiren uygulamalarınızdır. Sadece konuşmak hiç bir anlam taşımaz.’’’’

 

Mevdudi

 

‘’’’Kişiler, matematik gibi formel bir bilim dalına ait herhangi bir soruyu çözmek için uzmanlık isterken, hayatlarının anlamını devşirdikleri kutsal metinler için aynı duyarlılığı göstermemektedir. Nasıl ki, bakkal hesabı bilmek matematik bilmek değilse, ilmihal bilgisi de dinin kendisi değildir.’’’’

 

İhsan Fazlıoğlu

 

‘’’’Talebe, hakikatler peşinde koşmayı meslek edinen insandır, gayesi manevî olgunlaşma olan bir mesleğin insanıdır, mekteplerin diploma müşterisi ve istikbalin mevki dilencisi değil.’’’’

 

Nurettin Topçu

 

‘’’’Memleketi imar etmenin yegâne yolu adâlettir. Adâlet, halk arasında konulmuş bir terazidir. Bunu koyan da Rab'dır.’’’’

 

İbn-i Haldun

 

‘’’’Eğer bir kimseye, sana teşekkür etsin veya Tanrı hoşnut olsun diye bir iyilik edersen, bir tür ticaret yapmışsın demektir.’’’’

 

Ali Şeriati

 

‘’’’Senin onsuz edemediğin kurdele, köleliğin simgesidir. Özgürlüğün kurdelelerden çok daha değerli olduğunu kafan almıyor mu?’’’’

 

George Orwell

 

‘’’’Şüphesiz bu din, insan hayatını düzenlemek için konulmuş olan ilahî bir nizamdır.’’’’

 

Seyyid Kutub

 

‘’’’Annemin bana öğrettiği ilk cümle: Allah, şahdamarımdan yakın bana benim içimde.’’’’

 

Sezai Karakoç

 

‘’’’Biz alevden iki ırmak gibi birbirimize karıştık. Daha yanacağız sevgilim!’’’’

 

Cemil Meriç

 

‘’’’Dünyanın en yoksuI insanı, paradan başka hiçbir şeyi oImayandır.’’’’

 

Arthur Schopenhauer

 

‘’’’Her çocuk bir bakıma bir dahi ve her dahi bir bakıma bir çocuktur.’’’’

 

Arthur Schopenhauer

 

‘’’’Âdem ihtiyarladı ama Lât ve Menât henüz gençtirler, her asırda elbiselerini değiştirip karşımıza çıkarlar.’’’’

 

Muhammed İkbal

 

‘’’’Tanrı’nın, kendilerinden başka hiç kimseye doğru yolu göstermediğini düşünen kavimlerde doğmuş olmak acı verir insana.’’’’

 

İbn-i Sina

 

‘’’’Sabit fikir, sahibini hapseder.’’’’

 

Nietzsche

 

‘’’’Bir ülkede akıl ve sanattan daha çok servete değer verilirse, bilinmelidir ki; orada keseler şişmiş, kafalar boşalmıştır.’’’’

 

 Nietzsche

 

‘’’’Her doğan çocuk dünyaya tertemiz geliyor. Onu biz kirletiyoruz. Hırs ile, vahşetle, mal-mülk derdi ile.’’’’

 

Mustafa Kutlu

 

‘’’’İş insanı yormaz, gönül yorgunluğu bezdirir.’’’’

 

Mustafa Kutlu

 

‘’’’Kapitalizm; okutarak cahilliği, çalıştırarak fakirliği, uygarlık diyerek barbarlığı ve barış diyerek ölümü artırmaktır. Yeryüzünde, Kapitalizm ve Emperyalizm ile sorunu olmayan bir kişinin, ‘insan-ca’ yaşıyor olduğuna inanmak için, hiç bir nedenimiz yoktur.’’’’

 

İhsan Fazlıoğlu

 

‘’’’Tutkulardan kurtulmuş bir zihin, kale gibidir.’’’’

 

Zygmunt Bauman

 

‘’’’Hayatından memnun olan insan veya sınıf düşünmez. Her düşünce bir kopuştur. Düşünce bir bedduadır, rahatsız eder, yaralar.’’’’

 

Cemil Meriç

 

‘’’’Muallim sadece bir memur değildir, belki genç ruhları kendilerine mahsus manadan bir örs üzerinde döverek işleyen bir demircidir.’’’’

 

Nurettin Topçu

 

‘’’’Şuursuzluk da, şerefsizlik kadar suçtur!’’’’

 

Ali Şeriati

Tarih: 21.05.2018 Okunma: 902

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?