Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Suriye-İsrail çatışıyor mu?
Aslında, bu iki devlet yıllardır birbiriyle harp halinde ve Suriye’ye ait Golan Tepeleri, 1973’ten beri İsrail işgali altında… İşte, dün (24 Temmuz 2018), tam da bu bölgede, İsrail, bir Suriye uçağını düşürdüğünü duyurdu.
Bu çatışmada Türkiye kimin yanında? Kimin yanında olmalı?
Herhalde, Kudüs işgalcisi, Müslüman Filistinlileri katleden, sık sık “terör devleti” diye suçladığımız İsrail’in yanında değil! Olmamalı… Öyle değil mi?
Fakat vaziyet ne? Türkiye, Türk medyası nerede duruyor?
Haberi, BloombergHT ve KanalB, “İsrail, hava sahasını ihlal ettiği iddiasıyla Esed rejimine ait bir uçağı düşürdüğünü açıkladı” ifadesiyle verdi. Buradaki, “Esed rejimi” ibaresine ince dikkat! Biri “merkez medya”, diğeri “muhalif” sayılan bu kanallar kimin yanında gözüküyorlar?
Konuyla ilgili, TRT’nin internet sitesindeki, AA kaynaklı haberi de şöyle:
“İsrail, hava sahasını 2 kilometre ihlal ettiği iddiasıyla Esed rejimine ait bir savaş uçağını düşürdüğünü duyurdu. Yerel basında yer alan haberlere göre, İsrail'in vurduğu uçak Suriye topraklarına düştü.
İsrail, dün de Esed rejiminin ülkenin güneyinde İsrail sınırına yakın bölgelerde düzenlediği saldırılar sırasında ateşlendiği ileri sürülen iki roket nedeniyle hava savunma sistemlerinin devreye girdiğini açıklamıştı. Atılan roketlerin İsrail'in işgali altındaki Golan Tepeleri'ne ulaşmadan Suriye topraklarına düştüğü belirtilmişti.
Rejim ve destekçileri, Dera'nın büyük bölümünü ele geçirdikten sonra hafta başında İsrail sınır hattına yönelmişti.” (24 Temmuz 2018)
Haberde dikkat çeken husus; hem vurulan uçağın, hem de Suriye’den atıldığı iddia edilen roketlerin Suriye topraklarına düştüğü bilgisi… Demek İsrail’in iddia ettiği gibi bir “ihlal” yok.
Bununla beraber, “Suriye” değil de, “Esed rejimine ait uçak” tabirini kullanan AA kaynaklı haber kimin yanında, kimin karşısında gibi duruyor?
Tabii medyadan ziyade, Dışişleri Bakanlığı’nın görüşü önemli… Dışişleri ne diyor bu olanlara?
Bakanlık, İsrail-Suriye çatışmasında tavrını net bir şekilde ortaya koymalı ki medyaya bir rota göstermiş olsun!
Yoksa medyanın bu tutumu Dışişleri Bakanlığı’nın tavrına paralel mi?
x x x