Hastanenin adı Dr. Abdullah Çelik olsun…
Sağlık Bakanlığı tarafından 2011 yılında yatırım programına alınan ve 2014’de yapımına başlanan, 150 yataklı Anamur Devlet Hastanesinde çalışmalar devam ediyor.
“Hastanede ortalık toz duman” başlıklı yazımızda, 1970’li yıllarda, halk maddi ve manevi destekleri ve bazı hayırsever girişimcilerin çabalarıyla yapılıp hizmete açılan eski hastanenin yıkılarak yeni hastanenin bir parçası olmasını doğru bulmadığımızı yazmıştık.
Kurban bayramı öncesinde yazımız yayımlanmış ve büyük ilgi görmüş, bir çok sosyal medya hesabında paylaşılmış, yorumlar yapılmıştı. Bu yorumlar arasında yeni yapılmakta olan hastaneye rahmetli Dr. Abdullah Çelik’in isminin verilmesini önermişler. Öneri bizce de doğrudur.
Anamur Meslek Yüksek Okulu binasının yapımına Prof. Dr. Ali Ayhan büyük katkıda bulunmuş ve ismi verilmişti. Öğretmen Şükrü Köymen İlkokulu da emekli öğretmen Mehmet Şükrü Köymen ailesinin bir eseridir. Anamur’da halkın destekleri ile yapılan çok sayıda öğrenci yurdu, cami ve Kuran Kursu vardır.
Hali vakti yerinde olan insanlar ikna edilebilirse daha birçok eser hayata geçebilir. Bu tür yapılardan biri de, 2017 Mayısında temeli atılıp yapım çalışmalarına başlanan Anamur Huzurevi Projesidir. Anamur’da bu projeyi hiç kimseye gerek duymaksızın tamamlayacak imkan fazlasıyla var. Yeter ki birileri bu potansiyeli ortaya çıkaracak doğru adımları atabilsin, girişimlerde bulunabilsin, ilgi görecek, destek bulacaktır.
Yapımı tamamlanmak üzere olan yeni hastanenin yeri konusunu tartışmanın artık bir anlamı yoktur. Zira inşaat başlamadan önce, rahmetli gazeteci dostumuz Vedat Çelikbaş ile birlikte iktidar partisinin bazı yöneticileri ile bu konuyu konuşmuş, 150 yataklı yeni bir hastane için bu yerin uygun olmadığını, başka bir yerin bulunması gerektiğini ifade etmiştik. Bize, yeni hastane yeri konusunda çok uğraştıklarını, ama uygun bir yer bulamadıklarını, bu işlerin dışarıdan göründüğü gibi olmadığını, gösterdikleri yerlerin Sağlık Bakanlığının kriterlere uymadığını söylemişlerdi.
Olan olmuş, hastane inşaatında artık sonlara gelmiştir. Üç katlı taş duvar yapılı eski hastane yıkılmış, nice acı ve tatlı anılar, nice hayır ve hasenat makine gürültüleri, kamyon homurtuları, telaşlı insan sesleri arasında yerle bir olmuştur. O halde yapılması gereken şey yeni hastaneye Dr. Abdullah Çelik’in şahsında tüm hayırseverlerin adının yaşatılacağı bir adımın atılmasıdır. Yeni hastaneye Dr. Abdullah Çelik ismi çok yakışacaktır. Bu konuda herkesten ilgi ve destek bekliyoruz.
Bir kere daha tekrarlayalım. Gelişmişlik, yakıp, yıkmak, yok etmek, yeniden yapmak değildir. Çocuklarımıza, torunlarımıza anlatabileceğimiz anılarımız ve hikâyelerimiz olmalı bizim. Bizleri geleceğe götürecek, hayallerimiz, anılarımız ve ilginç bir hikâyemiz yoksa başkalarının yaptıklarına katlanmak zorunda kalırız