Yerel seçimler 31 Mart 2019 Pazar günü yapılacak. Seçimlerde yarışacak binlerce aday, kendini beğendirmek ve seçtirmek için yollara çıkmış bulunuyor.
Seçimlerden, adaylardan söz etmek isterdik. Etmeyeceğiz. O halde biraz tebessüm, biraz gülümsemeye ne dersiniz? Haydi buyurun öyleyse.
İstanbul’un taşı toprağı altındır derler. Ülkenin her tarafından bu lafı duyan uyanıklar, tası tarağı toplayıp İstanbul’un yolunu tutar. Önce bir gecekonduya yerleşir. Yaşamak için, çoluk çocuğunu geçindirmek için yapmadık iş, girmedik boya bırakmaz. Belki bir inşaatta amelecilik, bir apartmanda kapıcılık, bir fabrikada ucuz işçilik, torpili varsa devlet kapısında hademelik. Toptancı halinde hamallık, seyyar satıcılık, tablacılık… Karanlık iş çevirenler de olur. Zamanla şansı yaver gidenler bir iş güç sahibi olur. Bir iş sahibi olamayan, rezil, kepaze olanlar da çıkar.
Ali de taşı toprağı altındır diye İstanbul’a giden ailelerin birinin oğludur. Âlinin aklına parlak bir fikir gelir ve köye döner. Bir süre yakın akrabalarında vakit geçirir. Böyle günlerden birinde komşularından Ahmet Ağanın yaşlı ve hasta bir eşeği olduğunu öğrenir. Ahmet Ağa eşeğin işe yaramadığını, satmak istediğini söyler. Ali ile Ahmet Ağa, uzun pazarlıklar sonunda 500 lirada anlaşırlar.
Ali 500 lirayı öder. Ahmet Ağa eşeği ertesi sabah teslim edecektir. Sabahleyin Ali eşeği almaya gelince, Ahmet Ağa üzgün, Ali oğlum eşek öldü, paranı da harcadım, der. Ama Ali hiç oralı olmaz, Ahmet Amca eşeği ben yine de istiyorum, der. Ahmet Ağa bir şey anlamaz, ölü eşeği ne yapacaksın diye sorar. Ali eşeğin öldüğünü kimseye söylemeden, tombala düzenleyip satacağım, der.
Ahmet Ağa kimsenin haberi olmasın diye eşeğin ölüsünü yok eder. Aradan bir ay geçer. Ali ile tekrar karşılaşırlar, merakla sorar, Eşeği ne yaptın Ali? Ali gülerek Ahmet Ağaya cevap verir. Ahmet Amca senin eşeği tombalaya koydum. 10 liradan 500 kişiye bilet sattım. 5000 lira kazandım, der. Ahmet Ağa, peki ölü olduğunu görünce kızmadılar mı? Ali sırıtarak, yok yaa. Sadece kazanan biraz hırladı, ona da 10 lira parasını geri verdim, sevindi gariban, der.
Ali sadece bununla kalmaz. Daha kaç kere ölmüş eşek üzerinden para kazanmaya devam eder.
İşte böyle.
Bu ülkede ne Ali gibi uyanıklar biter, ne ölmüş eşekler, ne de kolay yoldan, emek vermeden, çalışmadan para kazanmaya çalışanlar ve bunlara parasını, malını mülkünü kaptıran alıklar, enayiler biter.
Madem seçimlerle başlamıştık, öyle bitirelim. Seçimler yaklaşıyor, halkın tertemiz oylarını almak isteyenler; onların umutlarına veya korkularına hitap ederlermiş. Unutmayın, ya umut veriyorlar, ya korkutuyorlar… Aldanmayın.