‘’’’Allah, iman edenlerin velisidir, onları karanlıklardan
aydınlığa çıkarır.’’’’ Bakara-257
Bu yazı dizimi başından beri, naçizane, olabildiğince sükûnet
içerisinde, demli bir çayı hissede hissede içermiş gibi yazıyorum. Mavi göğün
altında, tabiatın en ıssız yerinde, bir dağın zirvesinde oturuyormuşum, berrak
nehirlerde yıkanıyormuşum, yemyeşil vadilerde dolaşıyormuşum ve insanlık âlemini
temaşa ediyormuşum gibiyim. Beynimin göklerinden kalbimin toprağına hakikat
yağıyormuş ve bendeniz o hakikati kalbimin derinliklerinde ki sonsuz güçlü
sevgimle yıkayıp halkıma haykırıyormuşum, insanlık toprağına ekiyormuşum gibi
hissediyorum. Çünkü halkımın dağ gibi umutlarının yıkılmasını, tertemiz
düşlerinin karanlığa gömülmesini, yüzünün acıların tablosu olmasını
istemiyorum. Şüphe var, sigaya çekme, sorgulama, derin düşünme, hissetme ve
çözümleme var münhasıran. Elbette haddimin ve hududumun farkında ve idrakinde
olarak. Gerçi haddin ve hududun bilinmediği bir dünyada, zorbaların ve
zalimlerin sultası altında yaşıyoruz ya neyse, emperyalizmin tıyneti diyelim.
Yalan yok, sert, kırıcı ve yaralayıcı söz yok. Zaten halkımı aldatacak kadar
alçak değilim, olamam. Aklını kullananlar içinse böyle bir şey sözkonusu bile
olamaz, söylemeye gerekte yok haddizatında. Zira gönüllere ve akıllara sesleniş
var. Okuyanların, okumak isteyenlerin, önce okumalarını, sonra düşünmelerini ve
anlamalarını, sonra hissetmelerini ve nihayet bir yargıya varmalarını istirham
ederim. Kesin inançlılıktan, önyargılardan, sığ ve sekter telakkilerden arınmış
olarak okunması temennimdir. Ahmakça kavgalar, yersiz küfürler, papağanımsı
tekrarlar, sloganik tepkiler, hamasi nutuklar, kof vaatler bugüne kadar hiçbir
kimseye hiçbir şey kazandırmadı, kazandırmış olsaydı da kazanım olmazdı zaten
öyle bir şey. Ki, bir kazanan varsa şayet, o da emperyalizmden ve
işbirlikçilerinden başkası değildir. Eğer katılmadığınız bir yer olursa,
muayyen bir seviye ve nezaket temelinde belirtilir ve üzerinde teati yapılır. Çünkü
akıl bunu koşul kılar. Her şeyi unutun ve kafanızı, kalbinizi temizleyerek
okuyun lütfen, okumak isterseniz. Hatta yeni başlangıçlar yapabilmek iradesi
ortaya koyabilmek adına okuyun. İnsanlığın ortak vicdanı temelinde, insanlığın
ortak mücadelesinin yeni bir dünya için önkoşul olduğuna ve bu yolda bir
insanlık devrimi sürecine start verilmesi gerektiğine inanıyorum. Ezilen
insanlığı devrimden başka hiçbir şey kurtaramaz ve insanlığı saran karanlık
bulutları devrimin aydınlığından başka aydınlık dağıtamaz. Ezilen ve sömürülen insanların,
iyi insanların, güzelinsanların ortak bir vicdan oluşturmaları gerektiğini
düşünüyorum ve ezenlere, sömürenlere, kötülere, çirkinlere karşı kutsal bir
kavga vermeleri gerektiğine inanıyorum. Karanlıktan aydınlığa ulaşmak için
çalışmak, yorulmak, yanmak, tükenmek ve bedel ödemek gerek! En önemlisi insan
olmak gerekir. Çünkü ancak ve ancak insan olarak, kalarak ve insanca yaşayarak
insansızlığa meydan okuyabilirsiniz ve hak ettiğinize mülaki olabilirsiniz. Geri
dönüşü olmayan yola girildiği an, son pişmanlık asla fayda etmeyecektir!