VARİSLER...10...

Özgür DENİZ - 31.12.2018

‘’’’Yaratan Rabbinin adıyla oku!’’’’ Alak-1

 

Biz, Allah’ın, sadece ‘’OKU!’’ Diye buyurduğunu sanıyoruz. Oysa okumamız buyrulurken düşünmemiz, şüphe etmemiz ve sorgulamamız da istenmektedir zımnen. İnsan, aklı olan bir varlık olduğu için okuyabilmektedir ve okuması istenmektedir. Ancak akıl sayesinde okunulanlar anlamlandırılabilir ve okunanlardan çıkarımlarda bulunularak istikamet üzere bir hayat yaşanılabilir. Biz bu hayata koyun gibi güdülmek için gelmedik ama hiçbir kimse tarafından güdülmek için gelmedik. Biz aldanmak ve aldatmak içinde gelmedik, biz yüzümüzü hakikate dönmek, hakikatle aydınlanmak ve aydınlatmak için geldik. Emrolunduğumuz gibi dosdoğru olabilmek için okumaya geldik okumamız gereken her şeyi. Ve şöyle böyle, saçma sapan sebeplerle hiçbir kötülüğü görmemezlikten gelemeyiz. Kötüleri tanımalıyız ve kötülüğü, kötülük her ne sebeple ve kimden sadır olursa olsun reddetmeliyiz. Kötü bendense de bendendir deyip iyi bilmemeliyiz. Biz hayatın öznesiyiz. Öyleyse öznesi olduğumuz hayatımızla ilgili söyleyeceklerimiz olmalıdır ve söyleyeceklerimiz olsun diye okumaktayız. Eğer yalnız başımıza hesaba çekileceksek ve çekiliyorsak, o zaman hayatımızla ilgili sözümüz ve kararlarımız da bize ait olmalıdır. Birilerinin yönlendirmesiyle yaşanan hayat bize ait olamaz. Bilakis hayat bir hiçtir ve varolmak absürttür. Bu hayatta varsam, bir yaşamım da vardır ve bana ait bir yaşamım varsa yaşamıma ait sözüm ve kararım da elbette olmalıdır ve bana ait olmalıdır bu söz ve karar. Hiçbir kimse, bana ait yaşam üzerinde istediği gibi tasarrufta bulunamaz. Eğer sahici okumalar yapmış olsaydık, onun bunun oyuncağı olur muyduk, önümüze gelene aldanır mıydık, yaşama sevinçlerimizin çalınmasını elimiz kolumuz bağlı izler miydik öylece? Masum birine yöneltilen suçlamayı sorgusuz sualsiz kabul eder ve o masumu acılardan acılara sürgün kılar mıydık? Bunun yolu da aklı kullanmaktan geçer. Birileri bizi istedikleri gibi güdecekler, hayatımızı dizayn edecekler ama biz öylece bakacağız ve eyvallah deyip geçeceğiz, hayır böyle bir şeyle emrolunmadık biz. Emrolunduğumuz gibi dosdoğru yaşamak için varız biz. Okumak ama düşünmemek, şüphe etmemek ve sorgulamamak, içi boş ve hedefsiz bir okuma olur. Aklını kullanmayanlar pislik içinde yaşamaya mecbur ve mahkûm olurlar. Zaten böyle olduğu içindir ki emperyalizmin ve işbirlikçilerinin kumpaslarını, mugalatalarını idrak edemeyip onların zavallı birer sömürü nesneleri haline geliyoruz. Zira gerçeklere ancak düşünerek, şüphe ederek ve sorgulayarak ulaşılabilir. Gerçeğe ulaşmayanda hep aldanır ve putların kurbanı olur. Edinilen putlar da seni götürür emperyalizmin köle pazarlarına haraç mezat satar. Allah, şeytan sizi Benimle aldatmasın diyor. Peki, düşünmezsen, şüphe etmezsen, sorgulamazsan nasıl aldanmayacaksın ve bunu nasıl anlayacaksın? İşte Allah sadece ‘’OKU!’’ Demiyor. Öyleyse bizler bize gelen mesajların arka planını da fark ve idrak etmek zorundayız. Biz insanlar mütemadiyen geçmişe saplanıp kaldığımız için, yaptığımız okumalarda da ileriyi görebilecek bir yetiden mahrum kalıyoruz yani okumalarımızı da münhasıran bize yansıyan yönüyle algılayıp anlayabiliyoruz. Böylece de gelecekten nasipsiz oluyoruz, bitevi geçmişle övünüp duruyoruz. Ama geçmişle övünmek bizi bir yere götürmüyor, geleceği de tasarlayamayınca yerimizde çakılıp kalıyoruz. Seni geçmişe takılı bırakan ama sana bir gelecek tasarlayamayan aklı at gitsin!   

 

NOT: 


Artık gelen yıl AKLIMIZI kullanacağımız, HAKİKATE yüzümüzü döneceğimiz, HİSSEDEREK ve EMROLUNDUĞUMUZ gibi dosdoğru olarak yaşayacağımız, adalet, ahlak ve İNSANLIK dolu bir yıl olsun. Her bir insanın kendi ruhunda ve kafasında DEVRİM yaptığı ve o devrimi toplumsal alana yönlendirebildiği bir yıl olsun.

Tarih: 31.12.2018 Okunma: 750

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?