VARİSLER...19...

Özgür DENİZ - 22.01.2019

‘’’’Çünkü yeryüzünde dolaşan canlıların Allah katında en kötüsü anlamayan ve düşünmeyen sağırlarla dilsizlerdir.’’’’ Enfal-22

 

Bakarsınız ama görmezsiniz, görürsünüz ama algılamazsınız, algılarsınız ama anlamazsınız. Okursunuz ama düşünmezsiniz, düşünürsünüz ama hissetmezsiniz. Nihayet karanlığın içinde debelenir durursunuz. Sonra da akıldan bahsedersiniz, ahkâm kesersiniz. Fakat ne gariptir ki, sevgiden korkarsınız, adaletten korkarsınız, merhametten korkarsınız, samimiyetten ve dürüstlükten korkarsınız yani işin hülasası; insanlıktan korkarsınız ama hepte insanlıktan bahsedip durursunuz. İnsançocuğu kendisinde olmayanı başkasında gördüğünde içinde gizli bir nefret büyütür ve o nefret ateşiyle iyi olan, güzel olan ne varsa yok etmeye çalışır. Kendisinde olmayanın kimse de olmasını istemez, böylece de olanı da oldurmamaya çabalar. İşte cehalet böyle bir şeydir ve böyle bir cehalet emperyalizmi beslemekten başka hiçbir işe yaramaz. Böyle bir cehalet emperyalizmin yolunu temizlemekten başka hiçbir işlev görmez. Ezilenlerin ise böyle bir lüksü yoktur. Emperyalizme vurulacak her bir darbe, ezilenler için doğacak güneşin enerji kaynağıdır. Çünkü karanlık yeryüzüne bir güneş doğacaksa, o güneş ezilenlerin nasırlaşmış ellerinin ürettikleriyle doğacaktır. Bu yüzden ezilenler tüm olguları çok iyi okumalı ve olayları olguların mahiyetine mütenasip üretmelidirler, gerçekleştirmelidirler. Keza olguları ne derece iyi okurlar ve anlarlarsa ve üzerinde sağlam bir akılla düşünürlerse, olayları da bir o kadar iyi tahkik ederler, olaylara matuf derinlemesine çözümleme yaparlar ve gerçeğe çarçabuk ulaşırlar ve bu aldatılmamak için en büyük koz olur. Ezilenlerin en büyük düşmanı cehalettir, en büyük fırsatları ezenlerin vicdansızlıklarıdır. Çünkü ezenlerin ayrım yapmadan ezdiklerini tüm ezilenler yüreklerinde hissederek görmektedirler, bilmektedirler, bu da ezilenler için büyük birliğe giden yolu açacaktır, büyük kavga için aynı safta durmalarının ve ellerinin birleşmesinin işareti olacaktır. Kendileri çok okumalıdırlar, derin düşünmelidirler ama bunun yanında ezenlerin vicdansızlıklarını da hissetmelidirler ve ona göre yollarını ve yönlerini belirlemelidirler. Şahit oldukları ve ruhlarında hissettikleri emperyal vicdansızlık, kendilerinin kutsal kavgalarına olan aşklarını bileylemelidir. Saflarını, sınıflarını asla unutmamalarını tevlit etmelidir. Fakat vicdanın da en iyi mümessili olmalıdırlar bu meyanda. Çünkü vicdanlı olmak, insanlığın karşısında bir umut ışığı olmak demektir. Vicdanını yitirenin, evini sevmesi, ev ahalisine bağlı olması kabil midir? Kesinlikle hayır. Mugalatalara karnımız toktur. Ezilenler emperyalizmden intikam almak için doğmuşlardır ve hiç şüphesiz alacaklardır. Tarih ezilenlerin amansız kavgasına ve görkemli zaferlerine muhakkak şahit olacaktır. Adaletin silahı, zulmün celladıdırlar, emperyalizmin de heyulasıdırlar ezilenler. Analarını ağlatanların analarını ağlatmak için vardırlar ve emperyalizmin ve işbirlikçilerinin anasını ağlatacaklardır. Ezilenler hem evlerini hem de kardeşlerini severler. Kavgaları da, evlerini ve kardeşlerini koruma kavgasıdır zira.  Emperyalizm, ezilenleri bitevi geçmişin acılarıyla uyutur, yarınlara umutla bakmalarını ve yarınlara dair düşler beslemelerini önler, bu da kavga için büyük bir handikaptır. Çünkü böyle bir şey anlamayı ve düşünmeyi yok eder. Binaenaleyh, ezilenler geçmişe değil geleceğe bakmalıdırlar ve inatla, inançla, dirençle yarınlara yürümelidirler. Keza, emperyalizmin, büyük insanlık değerlerini nasıl ve ne şekilde kullandığını da bilmeli ve bu oyununu bozmalıdırlar. Büyük insanlık değerlerinin hoyratça sömürülmesine ve değerler sömürülürken zımnen kendimizin de sömürülmemize geçit vermemeliyiz. Akıllı olunmalıdır!

 

Tarih: 22.01.2019 Okunma: 736

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?