Allah, hepimizin kafasının içine yerleştirmiş o mucizeyi: Beyin.
Yaradan, böyle bir mucizeyi her birimize ayrı ayrı armağan etmişken, MUCİZEYİ dışarılarda, uzaklarda, hele “şıhlarda”, “şeyhlerde” aramak ahmaklık… Yaradılışa ihanet!
Beyin hakkında yazmaya karar vermiştim. Çok geçmeden karşıma, Jean Carper’ın “Mucize Beyniniz” adlı kitabı çıktı. Kalipso Yayınları’ndan çıkan kitabın başında şu bilgi veriliyor: “Beyin, büyüyen, değişen bir organdır. Yetenekleri ve canlılığı büyük ölçüde onu nasıl beslediğinize ve ona nasıl davrandığınıza bağlıdır. Dolayısıyla, beyninizin işleyişini etkileyebilir ve kendi kaderinizi belirleyebilirsiniz.”Ben, kadere inanan bir insanım. Aynı zamanda, kaderimizi etkileyebileceğimize de inanıyorum.
Beyin gibi büyük bir mucizeyi bizlere armağan eden Yaratıcı, onu tam kapasite kullanmamızı da “emrediyor”. Kutsal kitabında, ısrarla beyni kullanmamızı isterken, kullanmaktan kaçınanları da şu sözlerle uyarıyor: “Aklınızı kullanmaz mısınız? Hiç düşünmez misiniz? Hâlâ düşünmeyecek misiniz? Ne de az düşünüyorsunuz!” (https://www.islamiforumlar.net/konu/kuranda-dusunme-ye-cagiran-ayetler.13056/)
Verdiğim linkte, konuyla ilgili, neredeyse, yüzlerce ayet var. Bunlar ortada dururken Allah’ın en büyük armağanını, mucizesini atıl bırakmaya, onu şıhın, şeyhin emrine vermeye Yaradan razı olur mu? Aklımızı başkasının iradesine teslim etmekle büyük bir günaha girmiş olmaz mıyız?
Bence, en büyük hesaba buradan çekileceğiz… Bu mucize organı kullandın mı? Nasıl, ne kadarını kullandın? Ona iyi baktın mı? Hastalanmasını, Alzheimer olmasını önlemeye çalıştın mı?
BEYNE NASIL BAKMAK LÂZIM?
Yukarıda söz ettiğim kitap, beyni korumak için şu tavsiyelerde bulunuyor:
1. Bol bol vitamin alın
2. Oksit giderici yiyeceklerle beslenin. Bunlar sebze ve meyvelerdir.
3. Bol çay için. Günde en az bir fincan da kahve için.
4. Zararlı yağları yemeyin. Zeytinyağına ağırlık verin.
5. Her gün balık yiyin veya balık yağı hapı alın.
6. Kan şekeri dâhil her türlü şekere dikkat edin.
7. Kilo verin.
8. Zihinsel stresi azaltın.
9. Spor yapın. Hiçbir şey yapamıyorsanız, günde en az yarım saat tempolu yürüyün. Tempolu yürümek demek terleyecek kadar hızlı yürümek demektir.
Benim ilavem:
10. Günde en az bir saat KİTAP okuyun. Bulmaca çözün. Zekâ oyunları oynayın. Yabancı dille ilgilenin. Kur’an okumak da yabancı dille ilgilenmenin bir yoludur.