Yargısız İnfaz ve Türkiye

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı açıklama yapmış, demişki siyasi partiler türban yasağını kaldırmaya yönelik hazırlık yapamazlar...

Kim demiş bunu. Kuvvetler ayrılığı prensibine göre bağımsız yargının en yetkin isimlerinden biri. Söylediğinin alanı ne?

Yasama alanı.

Yürütme alanı.

Kanunları yapan yasamaya emir veriyor. Siz kanun çıkarmaya yetkili değilsiniz. Belki doğrudan bu anlamda değil sözler. Ama söylediği cümleler doğrudan yasamanın alanında.

Yazdığım her yazıdan sonra duyduğum pişmanlık olgusuna bir tane daha ekleyeceğime emin olduğum bir yazıyı yazıyorum.

Perşembe günü sadece Türkiye'deki yargısız infazları gündeme getirebilmek için Fox Tv nin Dobra Dobra isimli programına katıldım. 26 Şubat 2003 te ispatladığım bilgi ile Dünya da başlayan "Sağlık Çağı" nı insanlar algılıyamıyorlar. Bu durumuda gayet normal karşılıyorum. Çünkü bilinmeyen bir şeyi insanlar halen daha kitaplarda arıyorlar. Kendi akıllarına güvenmekten korkanlara soruyorlar. Onlarda ben böyle bir şey duymadım görmedim diyorlar. Duymuş ve görmüş olsalar ben neyi bulmuş olacaktıysam bu sorunun cevabı yok.

Ama 3 sefer söz bana gelince anlatmaya çalıştığım yargısız infaz konusunuda insanlar anlamadılar.

Ve burada basit tablolarımız vardır.

p ve q değerlendirmesinde

p q Sonuç

D D D

D Y Y

Y D Y

Y Y Y

Bu tablodan yola çıkarak şöyle bir mantık ortaya koysam insanlar bana çok mu kızarlar.

İnsanlar bilmedikleri bir şeyi anlamazlar (p)

İnsanlar elleri ile tutabildikleri, gözleri ile görebildikleri ama ilgilenmedikleri şeyleride anlamazlar (q)

İlgisiz insanlar hiç bir şey anlamazlar. (Sonuç)

İnsanlar niye anlıyamıyorlar. Yargısız infazın anlaşılamayan neresi var.

Suçlu olup olmadığı kendisine sorulmayan bir kişinin hapse gönderilmesi ile sonuçlanan süreçleri ortaya çıkaranlar kimler.

Yasamanın faaliyet alanına giren konular için kafa patlatıp fikir açıklayan etkin isimler acaba şu kendi işleri için lütfedip görüş açıklayabilirler mi?

Türkiye'de cezaevlerinde şu anda hiç suçlumusun diye sorulmadan cezaevine atılmış binlerce insan var.

Binlerce masum insan cezaevine tıkılmak için polisce aranıyor.

Sahi bu yargı garabetinden kim sorumlu.

Geciken yargının işleri kolaylaşsın diye ekonomik suçlarda ifade alınmadan ceza verilebilmesine imkan tanıyan kanunları çıkartıran yürütmeden sorumlu Hükümet mi? Hükümetin talebini yasalaştıran yasama organı meclis mi? Yoksa işler kolaylaşsın diye çıkarılan kanununu insan haklarını hiçe sayarak "İLKEL ÇAĞLARDAKİ DEVLETLERDE" bile görülmeyen şekilde masumların cezaevine tıkılması ile pervasızca sürdüren yargı mı?
Sahi suçlu kim.

Suçlunun kim olmasından daha önemlisi bilinmeyeni anlamayanı anlayabildiğim, ama bilineni anlamayanı anlayamadığım anlamayanlar mı suçlu. Sahi bu satırları okuyan sizler niye okuyorsunuz.

Okuduktan sonra a ne güzel yazmış demek için mi?

Sizin aklınız ve beyniniz ne işe yarıyor.

Başkalarına hayran olmak için mi beyni taşıyorsunuz.

Türkiye'de yargısız infaz var.

Türkiye'de yargısız infaz var.

Türkiye'de yargısız infaz var.

Bu cümleden bir şey anlıyor musunuz?

Bu cümlenin bir gün polisin sizide alıp götürüp hapse atabileceğini anlayabiliyor musunuz?

Hapse girince ben suçsuzum demenin hiç bir şey ifade etmediğini biliyor musunuz?

Görevlilere göre cezaevine giren herkesin yalan söylediğinin kabul edildiğini biliyor musunuz?

Sahi başına gelmeyen ne bilir ki?

Saygılarımla