FAŞİST EMPERYALİZM...

Özgür DENİZ - 10.04.2019

Yeryüzünde ki tüm ölümler, zulümler, katliamlar, yağmalar, tefrikalar, felaketler, terörizmler ırkçı faşizan emperyalizmin ürünüdür. Kendisini insanlığın tanrısı olarak gören yahut görevlendiren ve insanlığa  kendi hayatını yazdırmayan ama kendi yazdığı hayatı dikte eden, yine insanlığa tüm sorgulama yollarını kapatan ve yine her türlü değerin mutlak sahibi olarak kendini gören ırkçı faşizan emperyalizmin ürünüdür. Ve yine tüm bunlar ırkçı faşizan emperyalizmi yaşatmak içindir yani kendi kendisini. Sonsuzcasına derin bir mevzudur. Asla sığ bakarak ve tek bir pencereden bakarak görülebilecek ve anlaşılabilecek bir şey değildir. İnsançocukları düşünemedikleri için, şeylere sığ baktıkları için, olayları yorumlayamadıkları ve olguların mahiyetlerini anlayamadıkları için hiçbir şeyi fark edemiyorlar. Münhasıran yalancı manipülasyonlara aldanıyorlar. Kolayca konuşulması da muhaldir bu tür mevzuların, zira netameli mevzulardır. Çünkü bu dünyada özgürce düşünmek, hissetmek ve düşündüğünü, hissettiğini özgürce ifade etmek dünyanın cehennemine davetiye çıkarmaktır. Irkçı faşizan emperyalizm öyle bir melundur ki, her şeyi kullanır, adeta bir karabasan gibi çöker insanlığın üzerine. İkna etmez icbar eder. Rica etmez dikte eder. Tüm değerleri, insanlığı sömürmek için çok kolay bir şekilde kullanır ve bunu hiçte fark ettirmez. Çünkü insanlar uyutulmuştur, uyuşturulmuştur. Her şeyin kendi çıkarına olduğunu zanneder. Öyle bir şey yapar ki ve yaptığını öyle normal algılatır ki ve buradan insanlığın damarlarına öyle sızar ki, sizler hiçbir şeyi anlayamadan o çoktan meyveyi toplamıştır. Bunun idrakine varmadıkça sorunu çözmenin ve insançocuklarının bir olmalarının ihtimali yoktur. Bakıyoruz görmüyoruz, duyumsuyoruz hissetmiyoruz, algılıyoruz düşünmüyoruz. Gördüklerimizi, hissettiklerimizi ve düşündüklerimizi de izhar ve izah edemiyoruz. Çünkü korkuyoruz ve korku bizi bitevi öldürüyor. Kitaba uymadıkça, düşmana benzedikçe, saf hakikati örttükçe, insan olmadıkça ve büyük bir insanlık devrimi yapmadıkça kurtuluş olmayacaktır. İnsançocukları aldatılmaktadırlar, aldanmaktadırlar. Şikâyetler, nedametler, adavetler yalandır. Hiçbir şey göründüğü gibi değildir, olması gerektiği gibi de değildir. Kandırılıyoruz! Olması istendiği gibidir her şey. Ama insan, olmasını istediği gibi olduğunu zannetmektedir her şeyin. Şu dünyada insanı en çok üzen şey, insanın anlayamadan, anlamadığı için de yaşayamadan yaşayıp gitmesidir. Lanet olsun ırkçı faşizan emperyalizme! Hiç akletmiyor musunuz? Uyanın ve size dayatılan yazılmış yaşamları reddedin ve kendi yaşamlarınızı kendiniz yazın ve kendi yazdığımız yaşamlarınızı yaşayın. 


EKSTRA...


“”Çocukken, yan komşumuzun bir horozu vardı. Her sabah öterdi. Bir gün sesinin kesildiğini fark ettim. Komşumuza; horozun niçin ötmediğini sordum. Dedi ki: -sabahları erkenden uyandırdığı için kestik onu. Yıllar sonra üniversiteye girdiğimde anladım ki; kim insanları uyandırıyorsa kesilmeye mahkumdur ve hayatımın sonuna kadar bunun hep böyle olduğunu gördüm.””


Ali Şeriati


“”Sana hakikati söyledim diye bana tokat atarsan, tokatının karşılığı olarak hakikat senden yana geçmez.””


Maksim Gorki


“”Artık hakikati bilmek dahi istemiyordum. Çünkü onun ne olduğunu tahmin ediyordum: Hakikat, hayatın anlamsız olmasıydı.””


Tolstoy


“”Allah’ım nolur, nolur Allah’ım, kurban olduğum Allah’ım, inandığım, iman ettiğim ve taptığım Allah’ım! Temiz mavi göklerinden; kirlenmiş, bataklığa dönüşmüş, çürümüş, tefessüh etmiş karanlık yeryüzüne ve sapıtmış, tuğyana sapmış, gaflete düşmüş insanlık ve kulluk toprağına gürül gürül yağan yağmur gibi akıl yağdır; hikmet, irfan, hakikat, bilinç yağdır; cesaret ve direniş yağdır; sabır yağdır; ahlak yağdır, adalet yağdır, vicdan yağdır, merhamet yağdır; feraset, basiret yağdır; kardeşlik, barış, özgürlük yağdır; sevgi yağdır, saygı yağdır, muhabbet yağdır, anlayış yağdır; en mühimi de insanlık yağdır. Yağdır ki Allah’ım, aydınlansın zifiri karanlığa bürünmüş yeryüzü, aydınlansın toprağımız, açılsın beyinlerimiz, temizlensin kalplerimiz, arınsın kirlerinden insanlığımız. Yaşamakla buluşalım ve damarlarımızda dolaşan kan hissedelim yaşadığımızı.””


Özgür Deniz

Tarih: 10.04.2019 Okunma: 783

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?

Özgür Deniz

09.02.2018 - 18:27

‘’’’En tepede sömürülerek biriktirilmiş para. Altında çalınmış iktidar-güç-erk. Altında tahrif edilmiş, çalınmış din. Altında gasp edilmiş, ele geçirilmiş ateş. Altında yiyip içip kusan salyalı itler. Altında yani en altta; ter, kan, yaş akıtan, emek sarf eden, canı çıkasıya ve yıkılasıya çalışan, hakkını asla alamayan, üstündekilere hizmet eden ezilenler ve sömürülenler. İşte KAPİTALİZM budur!’’’’

Bendeniz Özgür Deniz

Özgür Deniz

09.02.2018 - 18:27

‘’’’En tepede sömürülerek biriktirilmiş para. Altında çalınmış iktidar-güç-erk. Altında tahrif edilmiş, çalınmış din. Altında gasp edilmiş, ele geçirilmiş ateş. Altında yiyip içip kusan salyalı itler. Altında yani en altta; ter, kan, yaş akıtan, emek sarf eden, canı çıkasıya ve yıkılasıya çalışan, hakkını asla alamayan, üstündekilere hizmet eden ezilenler ve sömürülenler. İşte KAPİTALİZM budur!’’’’

Bendeniz Özgür Deniz