Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Bahçeli’ye son yıllarda kızıyorum. Fakat buradaki teşekkürüm samimi… Bahçeli’ye yürekten teşekkür ediyorum. Türk seçmeni ve Türk demokrasisi adına teşekkür ediyorum. Çünkü 12 Eylül 1980 sonrası siyasî hayatımızda, demokrasiye en büyük hizmet, “seçimlerde ittifak” uygulaması hayata geçirilerek yapılmıştır. Bunun da mimarı Devlet Bahçeli’dir.
Son İstanbul seçiminden başlayalım: Türkiye ortalaması oy oranı %25 olan CHP, 23 Haziran 2019’da %54’ün üzerinde oy aldı. Gerçi, 2009’daki yerel seçimlerde Kılıçdaroğlu’nun adaylığında %37’ye kadar çıktı. Onu temel alsak bile 17 puanlık bir artış söz konusu… CHP’nin hayal bile edemeyeceği bir oran!
İttifakın nimeti!
Öte yandan, 31 Mart 2019’daki Ankara, Adana, Antalya, Bolu sonuçlarına bakın! Hepsi “ittifak” sayesinde CHP’ye geçti.
Elbette kimsenin hakkını yemeyelim… Adaylar çok iyi belirlenmişti, CHP yönetim ve örgütü iyi organize olmuştu… Bilhassa, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yumuşak, ılımlı, eskilerin deyimiyle “mutedil” kişiliği ve tavrı da kitleleri toplayıcı bir rol oynadı. Fakat her şeye rağmen, “ittifak” müessesesi olmasa bu harika sonuçlar alınamazdı.
Aynı mükemmel sonuçlar, 24 Haziran 2018’deki milletvekilliği genel seçimlerinde de alınmıştı. Bugün yüce Meclis’te 5 siyasî partinin grubu var. Bunlardan İyi Parti, CHP ile ittifak yapmasa, “baraj”a takılacak, bırakın “grup kurma”yı, TBMM’ye bile giremeyecekti. MHP’nin de barajı aşacağı şüpheliydi.
Yine “ittifak”lar sayesinde, Saadet Partisi, Demokrat Parti, BBP de Meclis’te temsil edilebilir hale geldi. Bu sayede, TBMM’nde, 1983 seçimlerinden beri en geniş tabanlı temsil gerçekleşmiş oldu.
İttifak uygulaması, herhangi bir tek partinin parlamentoda çok geniş bir kadro ile ezici bir iktidar çoğunluğu sağlamasının da önüne geçiyor. Tek partinin otoriterleşmesini önlüyor.
Bu yönüyle, “ittifaklar” sayesinde, artık, “tek parti iktidarı” da tarihe karıştı. Artık ülke, koalisyonlarla yönetilecek. Misal, bugün iktidarda AKP-MHP-BBP üçlü koalisyonu var. 2017 halkoylaması öncesi ne diyorlardı: Artık koalisyonlar dönemi kapanıyor. Ama görüldüğü gibi, kendileri, “koalisyon” dönemlerini başlattılar. Ki bundan hiç şikâyetçi değilim, tam tersine çok memnunum. Çünkü haddizatında, demokrasi demek koalisyon demektir. İktidarda birçok görüşün temsil edilmesi, kararların “istişareyle-tartışılarak” bir “ortaklık” tarafından alınması demektir.
Bu demokratik “yönetişim”e ittifak müessesesiyle kapı açıldı. Buna öncülük eden de Devlet Bahçeli oldu. Onun için teşekkürü hak ediyor. Lâkin bu fikrin tek başına Bahçeli’den kaynaklanmadığı görüşündeyim. Bunun bir “devlet” projesi olduğunu tahmin ediyorum. Devlet, projesini, “Devlet Bahçeli” eliyle hayata geçirmiş olmalı.
Çok faydalı bir proje… Demokrasiyi yaygınlaştıran ve kökleştiren bir uygulama.
Emeği geçenler var olsun.