Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Bölgede, dünyada, sınırlarımızda, her şey ayan beyan ortada… Amerika Birleşik Devletleri (ABD) her zaman yaptığını yapıyor... Bildiğini okuyor. “Müttefiki”ni avutuyor, oyalıyor, uyutuyor.
Öte yandan, 70 yıllık müttefikimiz hakkında tecrübe sahibi olduk. Ne yaptığını, ne yapacağını gayet iyi biliyoruz.
Şu, “Fırat’ın Doğusu”!
Orada ne olacak? ABD ne yapacak?
Abes sorular!
Yaptı yapacağını… Bu sorular kendimizi kandırma soruları…
Bölgede ne olduğunu anlamak için uluslararası ilişkiler uzmanı olmanız gerekmiyor. Bir vatandaş, sosyal medyada, ne olduğunu şöyle açıklamış: Mümbiç’te ne olduysa, Fırat’ın Doğusu’nda da o olacak. Mümbiç kırmızı çizgimiz dedik… Oradan YPG/PKK mutlaka çıkarılacak dedik. Ne oldu? Amerika yıllarca oyaladı… Sonra, birlikte devriye “attık”… Sonra… Sonra, devriye “atma”lar bitti. ABD’nin verdiği binlerce TIR silahla YPG/PKK oraya iyice yerleşti. Biz de unuttuk. İşte Fırat’ın Doğısu’nda da bu olacak. Nokta!
Sizce de doğru değil mi bu?
Madem vatandaş olacakları açıklayarak bize pek iş bırakmamış, bari, biz de meselenin başka bir boyutunu ortaya koyarak vatandaşa katkıda bulunalım.
Son yıllarda, kırmızı çizgimiz, “tampon bölge” falan derken, dilimize, “devriye atma” diye bir kavram girdi… Tabii bunu vatandaş, büyük medyadan, TV’lerden duyuyor, “öğreniyor”!
Nedir, abi, “devriye atma”? 26 sene üniforma giydim, bir kere olsun “devriye atma” diye bir tabir duymadım, kullananı görmedim.
Nereden çıkarıyorsunuz, kulaklarımızı tırmalayan, zihnimize tecavüz eden, böyle abuk-sabuk lafları?
“Devriye gezilir”, “devriye dolaşılır”, “devriyeye çıkılır” ama devriye atılmaz!
Atmayın!
Kırmızı çizgilerimiz pembeleşirken zaten canımız yeteri kadar yanıyor, bir de Türkçeyi katlederek bizi kahretmeyin!
Türkçe çok bozuluyor!
Çarpacak sizi!