Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.
Bir dakika içinde ortalama on kez ciğerlerimize çektiğimiz hava korkunç kirli…
Yerküre bir tane… Atmosfer bir tane… Ve bu atmosferi biz, biz insanlar kirlettik.
Nasıl kirlettik?
Sanayileşmeyle… Aşırı nüfus artışıyla… Kaynakları bilinçsizce ve aşırı tüketmeyle… Başta “altın”, madenlerin “siyanür”le çıkarılmasıyla… Petrol, kömür, doğalgaz tüketimiyle…
Ve elbette, havamızı temizleyecek olan ormanları TAHRİP etmekle, yok etmekle… Yine oksijen kaynağımız olan denizleri, nehirleri, gölleri kirletmekle…
Bununla beraber, kirlilik kıt’a kıt’a, bölge bölge, yöre yöre değişiyor. Meselâ, Türkiye’deki 81 ilden, Artvin, Ardahan, Gümüşhane, Tunceli ve Rize’nin havası nispeten temizken, diğer 76 ilimizin havası kirli. (Habertürk, 12.03.2019)
Öte yandan, Türkiye’den kat be kat fazla sanayileşmiş olan Avrupa’nın havası Türkiye’den daha temiz.
Demek ki yerelde, yaşadığımız şehirlerde yapabileceğimiz şeyler var. Havamızı temizleyebiliriz.
Nasıl?
Alacağımız tedbirlerle…
Nedir bu tedbirler?
Kömür kullanımına ve siyanürle maden aramaya derhal son vermemiz lâzım… Petrol ve doğalgaz tüketimini ise en aza indirmek lâzım!
Bildiğiniz gibi, kirli gıdalar ve kirli hava çeşitli hastalıklara sebep oluyor… Hatta öldürüyor.
Peki, bu kirlilik ruh, duygu ve zihin dünyamızı nasıl etkiler, vicdanları da kirletir mi?
Dakikada 10 kez ciğerlerimize doldurduğumuz,
Hemen kana karışan ve KALBE giden,
Kalbin pompaladığı kanla bütün vücudumuzu, bütün organlarımızı dolaşan,
Hele hele, yüzde 40’ı doğrudan doğruya beyne giden KİRLİ hava…
Bu kadar çok… Her gün soluduğumuz binlerce metreküp kirli hava…
Organlarımızı ve bilhassa kalp ve beyni nasıl etkiliyor acaba?
Altın, kömür, petrol ve doğalgaz yüzünden kirlenen havanın bazı kişi ve kurumların cüzdanını şişirdiği kesin! Hava kirlendikçe cüzdanları alabildiğine kabarıyor, balon gibi, “yerküre” gibi şişiyor. Bu çok açık!
Soru şu; bütün insanları, bütün insanlığı ilgilendiren soru şu:
Kirli hava, aklı, zihni, insaf, merhamet ve adalet duygularımızı bulandırıyor olabilir mi?
Kirli hava, vicdanları da kirletiyor mudur?
Ne dersiniz?