G.Saray, UEFA Kupası B Grubu'ndaki son maçında Hertha Berlin'i, rakip sahada 1-0 yenerek üçüncü tura yükseldi.
Sarı-kırmızılı takım rakip sahada oynadı fakat tribünler sarı-kırmızıydı. Alman'dan çok Türk seyirci vardı.
Galatasaray ilk dakikalarda organizasyondan ve oyun disiplininden uzak, dağınık bir görüntü verdi.
İlk 10 dakika Hertha Berlin daha çok topla oynadı, hatta birkaç net pozisyon bile buldu. Sarı-kırmızılı ekibi bunalttı. O dakikalarda üstünlük tereddütsüz Hertha Berlin takımındaydı.
Onuncu dakikadan sonra ise Aslanlar toparlandı. 20'nci dakikada dengeyi sağladı. Daha sonra, oyunda üstünlüğü ele aldı. Şahane bir oyunla, şahane pozisyonlar buldu.
***
Fakat, pozisyonları cömertçe harcadılar. Çünkü ne hikmetse, ceza sahasına yaklaşan her oyuncu yan veya ileri pas yapmak yerine şahsî olarak oynamayı ve kaleye vurmayı denedi.
Oyunun sonuna kadar, hemen hemen böyle devam etti. Sanırım, bunda teknik direktör Scibbe de etkili oldu. Herhalde, oyuncularına uzaktan şut atmaları talimatını verdi. Belki bunda da haklıydı, çünkü ceza sahasına giren her top kaleci tarafından ele alınıyordu. Hertha'nın dev gibi kalecisinden topu kurtarmak neredeyse imkânsızdı.
Uzaktan şut atmak iyi fakat sonuç almak zor. Özellikle Sabri ve Arda'nın şutları isabetsizdi. Uzaktan isabetli vurmak kolay olmuyor.
Maçın en iyisi Lincoln'dü. Hakikaten muhteşem bir oyun çıkarttı. Kaptanlık pazubendini hak ettiğini ispatladı. Oyunu şahane organize etti. Arkadaşlarını çok pozisyona soktu. Kendisi de isabetli ve sert şutlarıyla Hertha kalesini bunalttı. Galatasaray camiası bu oyuncunun kıymetini bilsin.
***
Kevell ve Baros da formda olan oyunculardı. Nitekim G.Saray'ın tek golü, 69'da kazanılan penaltıyla geldi. Baros, Kewell'ın kazandırdığı penaltıyı gole çevirdi. Aslında, o dev kaleciye penaltıdan gol atmak bile çok büyük bir başarı. Fakat Baros, dev Hetha Berlin kalecisini ters köşeye yatırmayı başardı.
Kalan dakikalarda Hertha Berlin beraberlik sayısını bulmak için tüm gücüyle yüklenmeye başladı. Almanlar, özellikle maçın son dakikalarında bir çok gol pozisyonuna girmelerine rağmen kalesinde devleşen De Sanctis'i aşamadılar.
Bununla birlikte, Galatasaray ceza sahasında, iki defa elle oynama pozisyonunu hakem görmedi(!). Cimbom'u korudu.
Birinci devrede ise, Lincoln, ceza sahasına girerken düşürüldü. Açık bir faul olduğu halde, hakem, kendini yere attığı gerekçesiyle Lincoln'e sarı kart gösterdi ki, bize göre çok büyük bir haksızlık.
Sonuçta, Aslan azmetti, hak etti ve maçı kazandı.
Gelecek için büyük ümit verdi.