Allah bu kulunu susturmadıkça, zalim
kulları susturamayacaktır! Tüm zalimler de bunu böyle bilsinler! Eğer ki bu
yürekte bir iman varsa ve bu gövde insan sıfatıyla bir anıt gibi dikilmişse
ruy-i zeminde, bu gövde ayakta durdukça ve bu gövde de o iman varoldukça
insanlık kavgası da varolacaktır. Zalime dur, zulme hayır denecektir. Bu
zalimin kimliği ne olursa olsun yahut bu zalim soyut ya da somut her ne olursa olsun
ve zulümleri ne kadar ağır olursa olsun. Biz zalimlerin kimliklerine bakmıyoruz
ve şu kimlikteyse birisi, o kimliğe malik birisi zalim olamaz da demiyoruz. Çünkü
böylesi bir şey Büyük İnsanlık Yasalarına münafidir. Zalimler her renkte, her
dilde, her dinde, her kimlikte olabilirler. Bu yüzden denilmiştir ki Kutsal
Yasada; ‘’şeytan sizi Allah ile aldatmasın.’’ Biz yasalara göre konuşuruz,
dünya çıkarlarına ve nimetlerine göre değil. Çıkarlarımız ve elde edeceğimiz
nimetler için yasaları çiğneyemeyiz. Çünkü biz insanız ve nasıl emrolunmuşsak
öyle olmak için kavga veririz. Böylesi bir dünyada eğer ki, bir aydın, bir âlim,
bir şeyh, hakkı haykırmaktan imtina ediyorsa, adalet için savaşmıyorsa,
insanlık onuruna layık yaşayamıyorsa yok olsun gitsin daha iyi. Yok olması
varolmasından evladır. Onun leylek gibi mevsimine göre ordan oraya uçması,
daldan dala konması, tatlı laflar savurması hiçbir anlam ifade etmez. Allah, bu
dünyayı kazanmak uğruna insanlığından vazgeçebilirsin demedi. Allah, bu dünyada
ki egemen güçlere boyun eğebilirsin, eğmek zorundasın gerekiyorsa demedi. Allah,
zalim şöyle olursa boyun eğ, böyle olursa isyan et demedi, zalim kim olursa
olsun, kimden olursa olsun isyan et, hakkı haykır, dilsiz şeytan olma dedi. Bunlar
inanç dışında iseler ama insanlıktan dem vuruyorlarsa, inanç içinde iseler de
eğer Allah’a imandan söz ediyorlarsa namusluca yaşamak, onurluca kavga vermek
zorundadırlar. Kapitalizmin sözcülüğünü bırakıp insanlığın sözcülüğünü ve
gözcülüğünü yapmalıdırlar. Susmak gibi bir hakları yoktur ve olamaz. Hayat
klavye kahramanlığı yapmak değildir, hayat laf ebeliği yapmak değildir, hayat
sözde iman kurtarıyormuş gibi ahlakçılık edebiyatı yapmak değildir. Hayat;
kutsal eylemler ortaya koymaktır gücün oranında, yapabildiğin kadarıyla. Zalimin
yüzüne hakkı haykırmaktır, haksızlık karsısında susan dilsiz şeytan olmamaktır.
Çünkü herkes gücünün yettiğinden mesuldür. Kimse mazluma zulmedilirken sessiz
kalamaz, zulme sessiz kalan zalimin ortağıdır ve o da zalimdir. İnsanın varoluş
amacı, bu dünyada adaleti sağlamaktır. Ne yapılıp edilip haklı ile haksız
tefrik edilmeli, sömürüye ve soyguna dur denilmeli ve adalet ikame edilmelidir.
Çünkü zerreden zerrata masivaya dair her şey adalet üzerine kaimdir. Adalet
temeldir! Temel yıkıldığı zaman varlık âlemi yerle yeksan olur. Şu ya da bu
sebeplerle adaletsizliğe isyan etmeyen insan değildir, insan olamaz. O belki
bir belhum adal olabilir ancak. Herkes kendini kontrol etsin!
ÇÜRÜYÜŞ...15...
Özgür DENİZ - 11.01.2020
Tarih: 11.01.2020
Okunma: 432
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.