İstemek verdi ki, vermekte istiyor demek ki. Çünkü verecek olmasaydı, vereceğini istemeyi vermezdi ve isteyeceksin de, çünkü istemek senin ruhunda var ama istemiyorsun ya da sahtekârca istiyorsun. Öyleyse bize kalan, namusluca istemeyi bilmektir. Namusluca isteseydik olurdu, istemeyerek oldurmayan biziz maalesef ama timsah gözyaşları dökmekten de geri kalmayız. Böyleyiz kardeşim, dürüst olmak gerekir. Her şey gözümüzün önünde olup bitiyor ama kılımız kıpırdamıyor. Buhranlar oluyor, intiharlar oluyor, katliamlar oluyor ama dönüp bakmıyoruz bile, ruhumuzda bir gram sızı hissetmiyoruz, kafamız namussuzluk düşünüyor. Menfaatlerimiz istikametinde yorumluyoruz her şeyi. Menfaatimize darbe vuruyorsa, insanlık üşüse ve ölse de umursamıyoruz ve dahi olan bitenleri kötülük üzerinden değerlendiriyoruz, iyi niyetle bakamıyoruz. Kaç tane sorumuz var, sorgulama yapıyor muyuz? Bir milyon bahane buluyoruz istememek için. Onlarca önderimiz, onlarca putumuz, onlarca pusulamız ve rehberimiz, onlarca fraksiyonumuz ve hizbimiz var, her birinin kulu ve kölesi olmuşuz ve herkesi de kul, köle yapmak kavgasındayız. Kimse yanımızda olmasa da, bizimle aynı yola koyulmasa da, gerçeğin yolunda tek başımıza da kalsak yürürüz diyemiyoruz. Onlar isteyecekler, bizlerde onlardan isteyeceğiz, onlarda vermek için bizi kul, köle yapacaklar. Buna razı oluyoruz ama kendimiz istemeye razı olmuyoruz. Sorgusuz sualsiz, hesapsız umarsız tapıyoruz onlara, önlerinde eğiliyoruz. Yüzümüzü onlara dönüyoruz da, bir kez bile olsa da hakikate dönmekten imtina ediyoruz. Oysa onlar uyuturken, hakikat uyandırmak istemektedir bizi ama uyanmak isteğimiz var mıdır? Elbette yoktur. İnsanlık fıtratı üzere halkolunmuşuz ama hayvanlık fıtratına kalbolunmuşuz. Gerçek gücü sarf-ı nazar eylemişiz, sahte güçlere boyun eğmişiz, sonrada dünya değişsin istiyoruz. Dünyanın değişmesi için önce senin değişmen gerekmez mi? Dünya kendi kendine mi değişecek? Sen etki de bulunmazsan, dünya tepki de bulunur mu? Gücünün farkına var insançocuğu! Gücünü bilmedikçe istemekten korkuyorsun, oysa gücünü bilsen neyi isteyeceğini ve istemekte ne kadar haklı olduğunu da bileceksin ve verilmezse istediğin, almak için o gizli iradeni göstereceksin ve inanın o iradenin karşısında dağlar bile dize gelir. Doğanın yasalarından bihabersin ama güya her şeyden haberdarsın. Zevahire dikme gözünü, görünmeyene dik ki görünsün ve diriltsin seni. İnsanlık fıtratına dön ki, doğayı da kendi fıtratına döndür ve ruhunun acılarını dindir!

YORUMLAR