VAHŞİ VE LANET DÜZEN ÇÖKMELİ...

Özgür DENİZ - 05.04.2020

Ey ruhsuzlaşan, köpekleşen, bencilleşen, dilsizleşen, elsizleşen, hissizleşen, alıklaşan ve her şeyi harap ve berbat eden, gerçeği örtmekte pek mahir olan, Allah’tan korkmayıp kullarından korkan ve uyarmak vazifesini ihmal eden ve dahi kinini ve menfaatini din edinen, dinini beş paraya peşkeş çeken, tahrip ve tahrif etmekten hayâ etmeyen insan denilen yaratık! İşte geldiğin yer, işte var ettiğin dünya bu. Şimdi övün eserinle, niye dövünüyorsun ki? Riyakârca şekvacı olman yüzsüzlükten başka hiçbir şey değil. İnsan oldun da belamı buldun? İnsan oldun da mamur mu ettin dünyayı? İnsan oldun da insanca ve hakça bir düzen mi kurdun? Yahut böylesi kutsal ülküler uğrunda zerre çaba mı sarfettin? Her şeyi berbat ettin, sonra utanmadan semaya ellerini açıp yüzsüzce dua ettin. Geçelim! Vahşi kapitalizm hastalandırdı insanlığı ve hastalanan insanlık doğayı tahrip etti, nesli katletti, ekini mahvetti, kardeşinin kanını döktü, her türlü pisliği boca ettiği insanlık toprağına. Küçücük bir menfaat uğruna onurunu, şerefini, izzetini, namusunu bile peşkeş çekecek duruma geldi. Her türlü değer vahşi kapitalizme feda edildi. Kazanmak uğruna, yaşatacak olan ne varsa yok edildi. İnsanlık iliklerine kadar sömürüldü, değerleri, kaynakları talan edildi. Beyinleri, ruhları ifsat edildi. Adaletsiz, ahlaksız, vicdansız, merhametsiz bir dünya yaratıldı. İnsan ve insanlık öldürüldü, insansız bir dünyanın mahkûmuyuz şimdi. Bir yanda mideleri tıkabasa dolanlar, diğer yanda çöpten ekmek toplayanlar; bir yanda yoksulluktan intihar edenler, diğer yanda servet içinde yüzenler; bir yanda kahkaha patlatanlar, diğer yanda acı içinde kıvrananlar; bir yanda binlerce evi olanlar, diğer yanda sokakta buza kesen ayazlarda donup kalanlar; bir yanda kanunları önlerinde paspas yapanlar, diğer yanda kanunların telli duvarında elleri kolları paramparça olanlar; bir yanda açlıktan kanları çekilmiş ülkelerin çocukları, bir yanda tokluktan obezite olmuş ülkelerin çocukları; bir yanda insandan daha çok değer verilen ve milyonlara satın alınan hayvanlar; diğer yanda yuvası olan doğası tahrip edildiği için çaresizlik içinde ölüme mahkûm olan hayvanlar; bir yanda mücevherlere boğulan ve şatafatlı hoş geldin partileri yapılan bebekler, diğer yanda naylon poşetlerde çöplükte bulunan bebekler. Ve biz insanız ve biz insanca yaşamaya layığız ve biz kurtulacağız öyle mi? Bu kadar kolay mı? Hayır, bu vahşi kapitalist düzen yerle yeksan olmalı, insan insan olmalı, bu adaletsiz-ahlaksız-zalim düzen yerle yeksan olmalı ve insanca hakça bir düzen kurulmalı, kula kulluğa nihayet verilmeli, sömürü ortadan kalkmalı, çalınan ve metazori gasp edilen mülk ait olduğu yere yani insanlık ailesine iade edilmeli ve tüm kötülükler son bulmalı. Bilakis, belalar, felaketler yağmur gibi yağmaya devam edecektir.
Tarih: 05.04.2020 Okunma: 397

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?