CENNET...
Özgür DENİZ - 15.06.2020
İnsan aptal! Gerçekten aptal insan! Çünkü görmüyor, bilmiyor, duymuyor, hissetmiyor, düşünmüyor, anlamıyor, merak etmiyor, şüphe etmiyor, çözümlemiyor, araştırmıyor, sorgulamıyor. İnsan bir kukladan başka hiçbir şey değildir. Bir ipin ucundan tutmuş sürüklenip gidiyor, gittiği yerden bihaber. Her şey haddizatında o kadar aşikâr ki, görmeye göz gerek, görmeyince utanmaya yüz gerek, utanmayınca söylemeye öz gerek. İnsan olduğunu sanıyor ama o da şüphelidir. Geçelim! Bu dünyada ki cenneti arzulamadıkça ve yaratmak için gerekli gayreti göstermedikçe, öbür dünyada ki cennet arzusu samimi değildir, yalandır, mürailiktir, zaten böyle olduğu içindir ki; kazanmak uğruna sahih, sahici ve tahkiki imanın hücceti olabilecek eylemler ortaya konmamaktadır, ki öyle bir iman var mıdır zaten? Lütfen söyleyebilir misiniz, cennet olarak tarif edilen ve bu dünyada olan hiçbir şeyin olmadığı, hiçbir harekete hacet kalmadan her şeyin insançocuğunun önüne konulduğu yerde servet var mıdır? Cennette sınıf var mıdır, ayrılık var mıdır, üstünlük var mıdır? Yoktur. Şöhret var mıdır? Makam var mıdır? Kuvvet var mıdır? Yoktur, çünkü bunlar artık anlamsız ve hükümsüzdür. Bunlar buraya mahsustur ama hayata etkileri ya da hayatı etkilemeleri ve tesir altında tutmaları yok edilmesi gereken şeylerdir. Bilakis, bunların eyleme dökülme şekline göre ya kuvvetli ödüller ya da kuvvetli cezalar vardır öbür tarafta. Orada hiçbir olgudan tevlit eden üstünlük yoktur. Çünkü olguların anlamları kalmamıştır. Zira olgular burada olaylaşmalarına göre orada ki yaratımlarda etkendirler Kazanmak bu tarafa mahsustur, orada kazanılan şeye kavuşmak vardır. Her şey herkes için özeldir ve güzeldir orada. Peki, madem öyle, dünya niçin böyle? Dünyanın da öyle olması için niçin kavga vermiyoruz ölümüne? Öyle değil mi ama arkadaş? Var mı cennet dediğimiz yerde bey, paşa, ağa, efendi, patron olarak tavsif edilenler? Niye bu dünyada varlar ve niye insanlık bunların elinde sürgündür ve nedendir insanlık böylesi bir şeye sessiz kalır? Peki, cennet arzusunun gerçekliğine nedir delalet eden? Cenneti arzulayanlar niçin ilk evvelde bu dünyada cenneti yaratmak için kuvvet birliği yapmazlar, kaybedecekleri bir şeyleri vardır da, onları korumaya mı çalışmaktadırlar? Ya da niçin herkes için değil de, herkes kendisi için bir cennet yaratma sevdasındadır, peki cennet tekil midir? Cennet, birilerinin inhisarında olacak bir yer midir? Duygular birse, düşünceler birse, niye birlikte yeni bir dünya kurmak için birleşemiyoruz? Her türlü zulme ve sömürüye nihayet vermek insanlık görevimizdir, kimden kime yönelik olursa olsun. Çünkü tüm insanlık bir insanın içindedir, bir insan tüm insanlığın kaynağıdır. İnsana yapılan insanlığa yapılmış demektir, insanlığa yapılan insana dokunur. Ama dokunmuyormuş gibi yaşıyoruz. Böylesi yaşamakta bizleri alıklaştırıyor, bönleştiriyor, mankurtlaştırıyor.
Tarih: 15.06.2020
Okunma: 346
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.