ÇÜRÜYÜŞ...50...

Özgür DENİZ - 15.06.2020

Uyanın ey insançocukları derin uykunuzdan ve kalkın kıyama! Hak olun, hakikat olun, hakkı haykıran dil olun, mazluma uzanan ve adaletin kılıcını tutan el olun, aşılmaz bentleri yıkan sel olun, dilsiz şeytan olmayın, ruha dokunmadan geçip giden yel olmayın, kula kulluk etmeyin, kul önünde eğilmeyin. Noldu sizin ferasetinize, basiretinize, cesaretinize? Ölücanlara dönüşmüşsünüz. Gözlerinizin önünü görmüyor, kulaklarınızın dibinde ki çığlıkları işitmiyor, teninize dokunan ateşi hissetmiyorsunuz. Aklınız uyuşmuş, kalpleriniz zehirlenmiş, gövdeniz kof bir çuvala dönüşmüş. Kafanıza ve nefsinize göre ahkâm kesiyorsunuz, kesip biçiyorsunuz, ne hak tanıyorsunuz, ne hukuk biliyorsunuz. İnsanlığı öldürüyorsunuz ama farkında değilsiniz, ölen insanlıkla birlikte öldüğünüzün. Nerede adalet, nerede merhamet, nerede hamiyet? Bir gün sessizliğinizin hatırlanacağını ve sessizliğiniz yüzünden yargılanacağınızı bilmiyorsunuz. Geçelim! ‘’Hakkı batılla karıştırıp, bildiğiniz halde bile bile hakkı batılla örtüp gizlemeyin.’’ Diyor kutsal yasa, Bakara Suresi 42. Ayettir bu. Şimdi söyleyin bre gafiller, hainler, cahiller, sefiller, namussuz bir Türk-Kürt yahut şerefsiz, riyakâr bir Müslüman mı olmamı istiyorsunuz? İstediğiniz hiçbir dem olmayacak. Hakikat hiçbir dem batılla örtülmeyecek, bile bile gizlenmeyecek. Güya hak delisi, hakikat sevdalısısınız öyle mi? Kim buyuruyor mezkûr yasayı? Bendeniz mi? Bir mekanizma mı, bir insançocuğu mu? Hayır, hayır maalesef bildiğiniz ya da bilmek istediğiniz gibi değil. Ama tam aksini yapıyorsunuz, namussuzca davranıyorsunuz. Dünyaya perestij ediyorsunuz, kulları Rabler ediniyorsunuz, insançocuklarını aldatıyorsunuz. Hakikati çok az bir pahaya satıyorsunuz. Zalimlerin zulmüne ortak oluyorsunuz. Ölümden korkuyorsunuz ama öleceksiniz bre cahiller, gafiller, hainler, sefiller. Korku bizim cehennemimizdir! Korku ölümden beterdir. Korkuyu yenin, ölüm korkusunu yenmeniz kolay olacaktır. İşte o vakit varolduğunuzu, yaşadığınızı hissedeceksiniz. Gerçekleri gözlerinizin önünde göreceksiniz, kulağınızın dibinde işiteceksiniz, kalplerinizin derinliklerinde hissedeceksiniz. Bilakis, pisipisine geberip gideceksiniz!

 

Ne diyor kutsal yasa? ‘’Şüphe yok ki iyilik kötülüğü bertaraf edecektir.’’ Elbette ki şüphe yok ki, iyilik kötülüğe mağlup oluyor gibi görünse de, mutlaka iyilik kötülüğe galebe çalacaktır. Şaklabanlığa, soytarılığa, laubaliliğe lüzum yoktur. Yaşamak ciddiyet ister behey maymun! Yeterki iyi iyi olsun, iyilikte iyilik olarak tezahür etsin. Can özünde sağlam olmayan hiçbir şey sağlıklı neticeyi intaç etmeyecektir, etmemesi de bu yüzdendir ama bilen kimdir? Sen iyi olduysan, niye kötülük bırakmaz seni? Sen kötüysen, iyilik arzunda ki samimiyetin derecesi nedir? Sen, sen olduysan ama kötülükler seni bulduysa, sorun nerededir? Senin özün neyse, seni bulacak olan şey o özle mütenasip olacaktır. İstediğini bulamıyorsan, bulmak istediğini aramıyorsundur! Şikâyetlerin samimiyetsizdir, dilinden akan yalandır, gözlerin bakarken görmeyendir, gönlüne hâkim olan dünyadır. Zaten doğru olaydın, güneş batıp karanlık seni bulmazdı. Gönül bahçende ki güller solmazdı. Evvelinde bahtiyarken ahirin berbat olmazdı. Kimdedir sorun, nerededir yanlış behey ahmak? Sen neysen bulduğunda o olacaktır. Olduğundan başka şeyi bulacağını mı zannedersin? Layık olmadığını zorla mı alacaksın? Layık olaydın da bulaydın! Zorla aldığın şeyin gönüllü olarak sende kalacağını mı düşünürsün? Zaten böyle olduğun için değil midir bunca zaman sürünmen, sürünerek yaşaman, yaşamadığın halde yaşadığını zannetmen ve zannettiğin yaşam dolayısıyla doğru yolda olduğunu sanman ve hiçbir şey yapmaya gerek duymadan olduğun yerde yığılıp kalman? Layıksan, layık olan seni bulacaktır; aksi takdirde havanda su dövüp durma boş yere sahtekârca.

Tarih: 15.06.2020 Okunma: 359

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?