Onurlu bir yaşam istiyorum. Bu kadar net ve basit kardeşim.
Bu dünyada, tüm haklarımı sonuna kadar kullanıp, sonsuz hürriyet içinde yaşamak
istiyorum. İnsan gibi! Hiçbir şey hiçbir kimsenin değil kardeşim bunu anlayın
artık lütfen ve o kalın kafanıza sokun, dahası aynı zamanda bana da ait olan
şeylerle bana posta koymaya yeltenmeyin. Her bir şey herkesin. Ve her şey bir
araçtır. İnsanın harcanmasını önkoşul kılan ve insanın harcanmasıyla ulaşılacak
bir amaç değil. Ne birilerinin dinidir din, ne birilerinindir vatan, ne
birilerine aittir cumhuriyet. Bunu öğrenin artık ya lütfen. Öyleyse lütfen
haddinizi ve hududunuzu bilin. Kimsenin oyuncağı değiliz. Oyuncaklarınız olmaya
ve onursuz yaşamaya teşne olanlara da bir şey diyecek değiliz. Çünkü yaşamın
nasıl yaşanacağı bir seçimdir. Herkes seçimini yaşar. Tımar edilecek bir hayvan
da değiliz. Onur diye bir şey var. Yaşam diye bir şey var. Verilmiş bir yaşam
var yaşamakta olduğum ve olduğu kadarıyla yaşayacağım. Ve onu sen vermedin. Ya
onurlu yaşayacağım ya da onursuz. Kim onursuz yaşamak ister? Onurlu yaşamak
nasıl olur? Özgürlük, adalet, eşitlik, paylaşım temelli bir yaşamak onurlu
yaşamaktır. Saygı duyularak ve öz hürriyetine dokunulmadan kendini kendin gibi
yaşayarak yaşadığın yaşamdır onurluca yaşam. Düşüncelerini hiçbir barikata
takılmadan özgürce haykırabilmendir hatta eyleme dönüştürebilmendir icap
ediyorsa ve yanlış olana hiçbir çekince duymadan yanlıştır diyebilmektir onurlu
yaşamak. Özgürce sevebilmektir. Haklarını öz hürriyetin ekseninde
kullanabilmektir ve her ne uğruna olursa olsun haklarından feragat etmemektir.
Yaşamak sevincini iliklerine değin duyumsamak onurlu yaşamaktır. Ve sizler
insançocukları, lütfen hiçbir hakkınızdan hiçbir kimse adına vazgeçmeyin ve
hiçbir şey uğruna taviz vermeyin haklarınızdan, yaşamak sevincinizi de mutlaka
hissedin yoksa şüphe edin varlığından ve alın onu behemehâl. Eğer bu
olmayacaksa, söylediğiniz her şey kuru bir laftan, tüm eylemleriniz çocuk
oyunundan başka bir anlam ifade etmeyecektir. Boş konuşmayın kardeşim. Dar kafalılığınızı
ortay koyan eylemler yapmayın. Yaşanmaz bir dünya inşa ediyorsunuz ve o
dünyanın içinde yaşamaya zorluyorsunuz. Bunu nasıl beceriyorsunuz? Hep
kazanalım hep kaybetsinler istiyorsunuz. Kaybedecek bir şeyin kalmadığında
yaşamanın da anlamı kalmayacaktır bilmiyor musun? Elbette bilmiyorsun. Zira bu
kadarını bilecek kalibren olsaydı, o kadar yapacak hadsizlikte bulunmazdın. Ne
çekti be din, vatan, cumhuriyet sizlerin elinizden. Bir türlü anlamadınız. Bu
olguları sizler gibi anlamadığımızı ve hiçbir zaman da anlamayacağımızı. Ki,
sizler gibi anlasaydık, zaten bu olguların indimizde ne anlamı olurdu ne de bir
gram ağırlığı, bilakis bir hiç olurlardı. Bu olgular sizler sayesinde gadre
uğramış olgulardır. Varlıklarıyla onurlar çalınmıştır, emekler sömürülmüştür
sayelerinizde. Hayat boyu suçlanarak mı yaşayacağız kardeşim? Biz insanız be.
Sizin gibi yaşamak zorunda değiliz. Ki, kaç kuruşluk beyninizle, kaç okka yaşam
sundunuz? İşiniz gücünüz suçlamak mı sizin? Ki, insançocuğu suçlanmaya
başladığı gün korkutulmuştur ve o günden bugüne iflah olmamıştır. Tamam suçla.
Şöyle dersem böylesin de. Böyle dersem şöylesin de ama bişey sun be gözüm
onurlu yaşam adına lütfen. Ne üretiyorsun ve nasıl bir yaşam istiyorsun onu
söyle bari. İşin gücün itham etmek olmasın. Ki, ithamlarınızın da haddizatında
asıl muhatabı kendinizsiniz ama dönüp aynaya bakacak cesaretiniz yok.
Suçlamakla ve korkutmakla ama hiçbir şey üretmemekle neyi umuyorsunuz? Ben
yaşamak istiyorum kardeşim. Bana bir yaşam sunmayacak mısın? Görmek, bilmek, duyumsamak
istiyorum onu. Hadi lütfen, bekliyorum! Çünkü yemin ediyorum ki, bu iğrenç
dünyanızdan da, mahkûm ettiğiniz hayattan da bıktım, tiksiniyorum. Özgürlüğü
özlüyorum! İnsanlığı özlüyorum! Yaşamayı özlüyorum! Yerden ayaklarımın
kesildiğini duyumsamak istiyorum kardeşim.
YAŞAMAK BİR SEÇİMDİR; ONURLU YA DA ONURSUZ...
Özgür DENİZ - 09.07.2020
Tarih: 09.07.2020
Okunma: 811
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.