NE EZİLEN, NE EZEN, İNSANCA HAKÇA BİR DÜZEN...19...

Özgür DENİZ - 19.08.2020

Tam olarak gününü gün etmenin hazzını yaşıyoruz. Dünyaya bakıyorum da, hiçbir şey hiçbir kimsenin umurunda bile değil. Nasıl olabilir böyle bir şey ya? Tamam, kimse zorunlu değil böylesi bir şeye yani kimseye karışmaya hakkımız olamaz ama insan nedir, kimdir o vakit? Sadece önümüzü görüyoruz. Sadece kendimizi düşünüyoruz. Hiçbir şey umurumuzda değil. Bu insanlık böyle nasıl yaşıyor? Ya karşımızda duran şedit bir adaletsizlik var. Bir yanda vur patlasın çal oynasın, diğer yanda sürünen, canı yanan bir insanlık. Bir yanda gönlünce eğlenen ama hiçbir taşın altına elini koymayanlar, diğer yanda eli taşın altından çıkmayanlar ama sürekli ağlayanlar? Nasıl bir iştir lan bu ve bu işe nasıl oluyor da göz yumuyoruz? Tamam, elimizden bir şey gelmiyor olabilir ve buna bir şey diyemem ama insani bir tepki de mi kabil olamaz ya? Hani insan korkar susar, kabuğuna çekilir de, çendan yüreğinde ve beyninde itiraz ettiği, isyan ettiği ve zoraki suskuya mahkûm olduğunu hissettirdiği bir görüntüye sahip olur ama yok kardeşim yok, adeta ölmüş ya da her şeyi kanıksamış ve onaylayan bir insanlık var. Bu olmaz ya, olamaz. Diyoruz da, oluyor işte ya ama nasıl oluyor? Bize dokunmadıkça ve keyfimiz bozulmadıkça sesimiz çıkmıyor. Çıkması da gerekmiyor diye düşünüyoruz. Bana ne diye düşünüyoruz. Her koyun kendi bacağından asılır, bana dokunmayan zulüm var olsun diye düşünüyoruz. Mutlak bir ayrılma var insanlar arasında. Yani bu insanları birleştirecek hiç mi ortak bir şey yok? Bu din niye var? Niye var bu ideolojiler? Niye var bu felsefe? Bu siyaset niye var? Hepsi afyon mu yoksa? İnsanları uyuşturmak için mi varlar? Yani hakikaten üzerlerinde ciddi ciddi düşünmeye başladım. Çünkü bunlar insana dokunduğu vakit insanlar birer ölüye dönüyorlar gibi sanki. Kime dokunurlarsa, anında başkalaşıyorlar. Yani gerçekten adalet, gerçekleşmesi mümkün olmadığı için mi gerçekleşmiyor? Yoksa herkes sahtekâr mı? Evet, herkes sahtekâr, çünkü adalet isteyen kimse yok. İstiyormuş gibi yapıyor herkes. Zira adalet üzerinden nutuk atıp kendi çıkarlarına ulaşabilecek bir konuma yükselmek istiyor herkes. Yoksa adalet niye yok? Zira birazcık olmalı değil midir çendan? Ne yapılmalı adalet olsun diye? Yok kardeşim işte yok ve bendeniz kendi adıma tiksiniyorum böylesi bir dünyadan ve düzenden. Elimden bir gelmiyor o başka. Bir şey yapılmalı değil mi? Öyle ama kimsenin de bir şey yapmaya niyeti yok. Ama adalet üzerine bol bol nutuk çekilebiliyor. Çünkü böylesi daha kolay geliyor. Zira stresi, sıkıntısı, zahmeti, bedeli yok. Nasıl bir riyakârlıktır bu ya? Nasıl oluyor da kendimizi mahkûm ettiğimiz daire içinde öylece yaşayıp gidiyoruz? Dehşetli bir adaletsizlik var ama ya hissetmiyoruz ya da umursamıyoruz. Elimizden bir şey gelmiyor desek, buna inanmıyorum, çünkü geleni yapmıyoruz. Ya tamam gününü gün et, keyfince yaşa ama bir kez de olsa insan olduğunu hatırla be kardeşim. Sor bi kendine; ne yapabilirim diye. Ömrümüzde bir kez dürüst olalım ya, bir kez insan olalım. Yalan söylemeyelim, kendimizi ve kimseyi aldatmayalım. Söylediğimizi yapalım. Gerçekten inandığımız değer uğruna samimi, namuslu, dürüst bir insan olarak dövüşelim ya. Bi şey yapmalı ama o nedir ve yapacak olan kimdir? Yoksa böylesi bir yaşam çekilmez kardeşim. Böylesi bir düzene ömür boyu kölelik yapılmaz. İnsan, benim hakkım nedir diye hiç mi sormaz ve hakkını istemek ve almak için hiç mi bir şey yapmaz be? Öyleyse böylesi bir insanlık her türlü muameleye layıktır kardeşim.

Tarih: 19.08.2020 Okunma: 461

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?