Oy gizli, haber kutsal, yorum hürdür.

            Melih Gökçek'in bir bildiği varmış ki, tartışma arifesinde öylesine rahatmış.

Nitekim Kemal Kılıçdaroğlu, 168 Avro'ya alındığını iddia ettiği sayaçın belgesini gösteremedi.

Yine, Kılıçdaroğlu, Ankara belediyesinin, Cumhurbaşkanının yakınından ihalesiz elektrik direkleri alındığı konusunda da bir delil sunamadı. Bu konularda “iftira” attığı ortaya çıktı.

Melih Gökçek, hakikaten yukarıdaki iki konuda Kılıçdaroğlu'nun balonunu patlattı.

Akıllı Gökçek, bu iki konuda zafiyet yakaladığı için tartışma boyunca sadece bunların konuşulmasını istedi. Başka bir kelime konuşulmasını engellemek için, var gücüyle direndi. Muhteşem bir tartışmacı!

Yapılan hesaba göre, bir buçuk saatlik program süresinin üçte 2'sinde Melih Gökçek konuşmuş. Biz de şahit olduk. Gökçek'e çok söz verildi ve içinde ne varsa her şeyi döktü. Hatta, en başta, “doğalgaz konusu dışında bir şey konuşulmasına müsaade etmem” dediği halde, kendisi doğalgaz dışında 40 kadar konuya girdi.

* * *

Zavallı Kılıçdaroğlu sürenin ancak üçte 1'ini kullanmış. Tartışmayı canlı olarak izlediğimiz halde “mış” diyorum çünkü tartışma esnasında, kullanılan süreleri ölçme imkânımız olmadı. Bununla birlikte sürenin çok az bir kısmını Sayın Kılıçdaroğlu'nun kullandığına şahit olduk.

İşte bu kısıtlı sürede Kılıçdaroğlu “doğalgaz” konusu dışına hemen hiç çıkmadı.

Yüzbinlerce doğalgaz sayacının 150 dolardan alınıp, Ankaralılara 300 dolardan satıldığını söyledi. Gökçek bunu inkar etmedi ve aradaki farkla Ankara'ya yatırım yaptıklarını söyledi.

Kılıçdaroğlu sordu:

“Efendim, bu satışla Ankara halkını soyuyorsunuz, sizin bütçeniz yok mu?”

Melih Gökçek ne dedi?

Hiçbir şey. Cevap yok!

* * *

Kılıçdaroğlu, pek çok kurumdan ve yüzbinlerce Ankaralıdan, kullandıklarından daha fazla doğal gaz parası alındığını, bunların dünyanın en pahalı doğalgaz sayaçlarının hatalı yazmasından dolayı gerçekleştiğini ve bu durumun mahkeme tarafından belirlendiğini söyledi. Ve söz konusu durumun Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından kabul edildiğini, mahkemeden karar alan abonelere, fazladan alınan ücretin iade edileceğini, internet sitelerinden ilân edildiğini ekledi.

Ve sordu:

Belediyelerin, şehir halkının menfaatlerini korumakla görevli olduğuna dair kanun maddesi olduğu halde; abonelerden alınan fazla ücretlerin iadesi için, niçin mahkeme kararı getirmelerini istiyorsunuz?

Melih Gökçek'in cevabı:

Cevap yok!

* * *

İşin en kara mizah yanı; Ankaralılardan alınan bu kadar yüksek doğalgaz ücretlerine rağmen; Ankara belediyesinin, kendisine doğalgaz sağlayan şirkete katrilyonlarca lira borcunu ödemediğini, söyledi Kılıçdaroğlu.

Gökçek'in bu konuda diyeceği bir şey var mı?

I-ıh!

Cevap yok!

* * *

Gökçek'in konu dışında 40 kadar başlık getirmesine karşılık, Kılıçdaroğlu bir konuda doğalgaz olayının dışına çıktı.

Gökçek'in devasa yolsuzluklar yaptığını, bunu ört bas etmek ve Gökçek'i kurtarmak için AKP meclis grubunun, geçen yasama döneminde kanun çıkardığını söyledi.

Gökçek'in buna cevabı:

Buna da cevap yok!

* * *

Allah kimseyi cevap veremeyeceği sorularla karşı karşıya getirmesin!

İnsanda “karizma” diye bir şey kalmıyor.

İnsan çocuklaşıyor.

Hırçınlaşıyor.

Ve nihayet...

Terliyor!

* * *

Not: Sayın gökçek, Uğur Dündar'ın tartışmada taraf tuttuğunu söylemiş. Doğru, taraf tuttuğu ortada; bir tartışmacıya sürenin üçte 2'sini, diğer tartışmacıya ise sürenin üçte 1'ini kullandırıyor.

* * *

Üstatlardan

            İki tartışmacı arasında, öfkeye kapılanın haksız olduğuna bire karşı yüz konabilir. Menippe, Jupiter'e şöyle der: “cevap vereceğin yerde yıldırımına başvuruyorsun, o halde haksızsın.”           

                             Diderot

Önceki Yazılar

Tarih: 19.12.2008 Okunma: 688

YORUMLAR