DEVLET...

Özgür DENİZ - 20.10.2020

Madem herkes, sıradan insanından ulu (!) kişilerine dek, her yerde, her zamanda ve her zeminde,  herkesin yolcu ve kendisinin hancı olduğunu söylediği bir devlet olduğunu söylüyor ve devlet başka şey, başka şeyler başka şey ve devlet muhakkak, sair şeyler muvakkat deyip duruyor, kızılacak yer devlet değil diye söyleniyor, o vakit bendeniz de naçizane düşüncelerimi o devlete tevcih ediyorum. Her kimsen, muayyen bir kurum musun, görünmeyen insanteklerinden müteşekkil bir konsey misin, işte her ne isen sana sesleniyorum ey devlet! Her devirde aynı devlet ol, zamana uyma , zaman sana uysun. Şekilenen değil şekillendiren ol.  Madem hancı sensin, sen yolculara göre konumlanma, yolcular sana göre konumlansın. Ve devlet ciddiyet demektir, ciddiyetinden taviz verme. Birilerinin değil herkesin ol. Ayrıca artık halkın ekmeğini halka iade et. Evlatlarına, evlat muamelesi yap. Çaresizlerin çaresi ol. Nedir halkın ekmeği? Adalettir. Sen adaleti sağlamazsan, herkesin kendi adaletini sağlamaya çalışması diye bir şey olur ve bu olan da suç olmaz. Ya yokum de ya da varsan gereğini yap, bizde ona göre hareket edelim. Yoksan yokluğuna, varsan varlığına göre. Haddimi ve hududumu bilerek önce olguyu ve olayı izah ve izhar ettikten sonra, nihayet ikaz ediyorum. Tamam hemen şok olma. Çapıma bakmadan böyle bir şeye tevessül ediyorum ve sende zavallı diyorsun, acıyarak tebessüm ediyorsun uzaklardan. Hissediyorum bunu. Evet, senin karşında ben kimim ki değil mi? Acımazsın ezer geçersin, bir üfürsen, rüzgarın önüne kattığı yaprak gibi savrulup giderim. Tabi sen böyle sanıyorsun. Şimdi diyeceksin ki, sen beni tehdit mi ediyorsun? Hayır, dedim ya ikaz ediyorum. Devletim değil misin, ben varım diye var değil misin? O zaman ikaz edemez miyim? Evet zevahire göre sen benden güçlüsün, silah sende, para sende, ordu senin ve tüm silahlı güçler, herkes senin emrinde ve senin hadimin ama asla unutma ki, yine de senden güçlüyüm. Saçmalıyorsun diyorsan, emin ol gayet ciddiyim ve inan ki güçlüyüm. İnan ki son kez ikaz ediyorum ve devletinim senin diyorsan devletim ol diyorum. Lafla değil eylemle. Bak, bugüne kadar, hiçbir zaman ve hiçbir şekilde kendi adıma bir şey söylemedim ve istemedim senden. Çünkü bu dünyada kendim için yaşamıyorum. Sana, tüm kalbimle, bilincimle, içtenliğimle ve samimiyetimle; “devletim benim” demek istiyorum. Tüm mevcudiyetimle, varlığını varlığımda hissetmek istiyorum. Ey devlet! Bugüne kadar devlet düşmanlığı nedir bilmemiş, evet biz yoksak devlette yoktur ama devlet yoksa kimse yoktur diye düşünmüş, devletin bekasını her türlü bekanın üzerinde görmüş, devletim var olsun da varsın ben olmayayım diye hareket etmiş, senin için her türlü fedakarlığı yapmış, senin uğruna ta ki canından dahi feragat etmiş evlatlarına hak ettikleri babalığı her devirde bihakkın göster ve evlatlarını bir hiç uğruna harcatma artık. Lütfen vazifeni bihakkın ifa et. Sana olan bağlılıkları, onları tüm haklarından olmak gibi bir sonuçla baş başa bırakmasın. Bu şedit bir merhametsizliktir, ahlaksızlıktır, adaletsizliktir ve zulümdür. Bendenizi dönemler ilgilendirmez, sen ilgilendirirsin. Öyle ya, madem hancı olan sensin, hancı olmanın gereğini ifa etmek mecburiyetindesin. Ha evladın sana apaçık ihanet mi etmiş, sana silah mı çekmiş, seni fiili olarak yıkmaya mı yeltenmiş, senin düşmanlarına göz göre göre, bile isteye müzahir mi olmuş, o vakit diri diri toprağa göm, gıkım çıkarsa bana da aynıyla mukabelede bulun. Bilakis yeter artık seni bilen ve tanıyan evlatlarına gazabını tevcih etme. Ve evlatlarını özgür bırak. Özgürlüğü düşmanlık olarak algılama. Evlatlar nasıl hadlerini biliyorlarsa, bilmeleri gerekiyorsa, babalar da hadlerini bilmek zorundadırlar. Sen bir evsen, evlatların senin ışığındır. Işıktan mahrum olan devlet karanlıkta kalır. Karanlıkta kalan devlet tehlikenin yönünü kestiremez. Seni bilen evladını, sen de tanımalısın. Tanımıyorsan babalık taslamamalısın. Attığın okun hedefini bileceksin, bilmediğin hedefe okunu fırlatmayacaksın. Atılan okun hedefini bilmeyen devlet, hançeri sırtında hissettiğinde öğrenir ama geç öğrenmenin bedeli telafisi mümkün olmayan yara olur. Ey devlet! Gereğini yap. Geç ve güç olmadan. Devlet ol, devletim ol!

Tarih: 20.10.2020 Okunma: 405

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?