Benim inandığım din sizin inandığınız
din değil kardeşim. Gerçek dini fark ettiğim günde fark ettim bunu ve o gün
bugündür inanılan dinle yaşanan dinin aynı olmadığının farkındayım. Tam 15
yıldır böyle bu. O 15 yılın ilk gününde bu din benim dinim olmaz dedim ve bir
daha asla olmadı. Bir kitapla başladı her şey ve o kitapla başladı soru ve
sorgu. Ahiretle ilgili bir kitaptı o kitap. Ve o günden sonra hiçbir şey eskisi
gibi olmadı. Bademada olmayacak. Çünkü o gün anladım tüm hayatımı Atalar dinine
hasrettiğimi ve feda ettiğimi. O gün anladım bu ülkede gerçek bir Müslümanın
olmadığını. Aslında gerçek Müslümanların Müslüman görünenler ve Müslümanım
diyenler olmadığını. Ne bir tek Hz. Ömer gördüm bu topraklarda ne de bir tek
Hz. Ali ve dahi ne de bir tek Hz. Ebubekir. Hz. Ömer’in cami de cemaatle
arasında gerçekleşen elbise olayını bilirsiniz; bana öyle bir Ömer ve cemaat
gösterebilir misiniz? Hz. Ali’nin bir düşmanına tam kılıcı indirirken yüzüne
tükürüldüğü için öldürmekten vazgeçmesi olayını bilirsiniz; bana öyle bir Ali
gösterebilir misiniz? Ve zaten içinde olduğum halinde, sahip olduğum fikrinde o
din yüzünden olduğunu fark ettim. O günden sonra artık her şey bir kalıntı
derekesine indirgendi benim için. Ve o kalıntıları silip süpürüp atmalıydım,
yeni bir yaşama merhaba demeliydim. Şayet yaşanılanlara bakıp dursaydım ve
olanın yaşanılan olduğunu sanıp dursaydım hiçbir zaman olmam gereken yerde
olmazdım, olmazken oldum zaten ve bilmezken bildim. Geldim, girdim, gördüm,
bildim ve gittim. Dinin karşısında bir din olduğunu öğrendim ama öğrenmekle
kalmadım bunun gerçekten böyle olduğunu anladım. Damarlarımda dolaşan kan gibi
gerçek olduğunu anladım ama bir öldüren olduğunu, yaşatan değil. Bunu ilk
evvelde bana ruhum söyledi, sonra ruhumun söylediğini nice büyük üstatların düşüncelerine
teyit ettirdim, ki ilk evvelde gerçek dinin kitabına teyit ettirdim. Çünkü
Atalar dini öldürüyordu, sürekli öldürüyordu, yaşamlarımızı çalıyordu bizden,
terimizi, yaşımızı, kanımızı, emeğimizi emiyordu. Merhametsizdi, vicdansızdı,
zalimdi, sömürgendi, acımasızdı, despottu, kindardı, yalancıydı, aldatandı. İliklerimize
değin emiyordu kanımızı ve emdiriyordu. Ama bu tolere edilemezdi ve böyle
gidemezdi. Çünkü bu Allah’ın dinin emri değildi. Bilakis o din bize
başkaldırıyı, isyanı emrediyordu. Ama Atatalar dini tüm haksızlığa boyun
eğilmesini söylüyordu, bizden köle olmamızı, kula kul olmamızı, it gibi
yaşamamızı emrediyordu. Hangisi insancaydı düşünülmeliydi, tetkik edilmeliydi
ve düşünüldü, edildi, Atalar dini reddedilmeliydi. Reddedildi!
SADECE DÜŞÜNÜN...48...
Özgür DENİZ - 05.11.2020
Tarih: 05.11.2020
Okunma: 380
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.