Peygamber devri bitti, gerçek din
gitti öyle mi? Evet maalesef öyle diye düşünülüyor. Dinin de, peygamberle
birlikte öldüğü varsayılıyor. Zımnen insanlığın öldüğüne onay veriliyor yani. Hadi
bir kerecikte olsa tabir caizse peygamber olarak değil de saf insan olarak
bakalım olaya. Zira büyük insanlık erdemlerinden başka neyi ortaya koymuştu peygamber?
Olur mu öyle şey diyenlerin samimiyetsizliklerine ihtiyacım yoktur. Yoksa
böylesi bir dünyanın izahını yapamayız. Öyle ya, çok basit bir soru soralım,
tamam muhal ender muhal ama faraza bir anlık öyle varsayalım; bugün peygamber
olsaydı, yaşanan dine onay verir miydi? Ya bugün peygamber buraya gelseydi
habersiz, burada yüzüne bakabileceği tek bir kişi bulamazdı yemin ediyorum. Peygamber
hiç her şeyi siz yapın, Ben yapmaktan muafım, Ben münhasıran yaşamaya geldim
diye bir şey söyler miydi, böylesi bir ahlaksızlığı tensip eder miydi? Her gün
yalan söyleyen ama kendini adam gören ve üstelik sorumluluk sahibi olduğunu
iddia eden itlerin yüzüne bakar mıydı? Hadi bunları bırakın, onlara inanan
malların yüzüne bakar mıydı? Yüzüne bakabilecek tek bir kişi çıkabilir miydi şu
dünyada O buraya gelmiş olsaydı şu an? Vallahi kabil değildir bu. Beyninizde
cisimleştirdiğiniz bir peygamber varsa ve o peygambere tolere ettiriyorsanız
orası ayrı ama bizim bildiğimiz peygambere göre muhaldir böylesi bir şey. Ama
peygamber yolu diye bir yol olduğunu söylüyorsanız, o yolda o yola seza bir
şekilde yürümelisiniz, sahtekârlık etmemelisiniz, itlik yapmamalısınız. O’nun
getirdiği dine göre, bugün hayata egemen olan dine yeniden göz atmak
zorundasınız. Vicdan, merhamet, akıl üçgeninde senkronize düşünmeli ve sorunu
sarih bir şekilde tespit edip, çözümün ne olduğunu onurluca ortaya
koymalısınız. Hayatınızı teşrih masasına yatırmalısınız. Ama bugün çözümün
değil, ne hazindir ki sorunun bir parçasıyız, böyle olunca da çözebileceğimiz
bir sorun yoktur. Önce kendimiz sorun olmaktan kurtulacağız ki, maruz
kaldığımız sorunları da çözmek iradesi gösterebilelim öyle değil mi? Maalesef
bugün dinin ayarları ile oynanmıştır, hani bazı şeylerde bize yol gösterilir ya
fabrika ayarlarına dönün diye yeniden düzelmesi için yahut aksak işleyişin
doğru işlemesi için. İşte bizde dinin fabrika ayarları ile oynadık, o ayarları
bozduk ve yeniden o ayarlara geri dönmeliyiz. Ki, ondan sonra doğru ile yanlışı
ayırabilelim, inhiraf ettiğimiz ve yöneldiğimiz sapıklıktan doğruya geri
dönelim. Yapabilir miyiz? Hayır gerçek soru bu değil, gerçek soru; yapar mıyız
olmalı değil mi? Dünya Allah ile aldatan şarlatanlarla lebalepken kolay mı
değil mi? Zaten gönülden isteyen var mı değil mi? Dünya varken, çok güzelken,
nimetler saymakla bitmezken, ne dini, ne imanı, ne insanlığı de mi, onlarda
nerden çıktı de mi? Benden bir şey istiyorsan utanmadan, bana muhtaç olmuşsan,
o şeyi isteyecek yüzün, o muhtaçlığı haklı çıkaracak olayın olmalı önce
şerefsiz pislik…
SADECE DÜŞÜNÜN...58...
Özgür DENİZ - 18.11.2020
Tarih: 18.11.2020
Okunma: 371
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.