Ama yine de başını yastığa
koyunca uymanın şartları var…
Bir kere, gece 11’de yatıp
sabah 06-07’lerde, erkenden kalktığım için, geceleri uykum kolayca geliyor. Öte
yandan, gün içinde bedenen yoruluyorum. Hafta en az üç gün terletici spor
etkinliğim var. Yorulunca da zaten gece erkenden uyku bastırmaya başlıyor.
Yılda
1-2 defa uykumun kaçtığı olur… Dert etmem. Alır, kitabımı okurum. Artık, kaçta
gelirse uykum, 3’te, 4’te… Uyurum, biraz geç kalkarım, olur biter. Lâkin şu
sokağa çıkma “kısıtları”
başladığından beri vaziyet çok değişti!
Evden çıkamamak hayatımızı
alt-üst ediyor. Düzen bozuluyor. Sabah erken kalkma ihtiyacı duymuyorsun, hele,
havanın da sekiz-sekiz buçuklarda ağardığı bugünlerde, erken kalkmak hiç
içinden gelmiyor.
Geç kalkıyorsun, neredeyse,
öğle saatlerinde…
Sokağa çıkamıyorsun… Evde
hareket yok… Eh, akşam yatınca uykun gelir mi?
Gelmez!
Bu şekilde yaşamak insan
tabiatına, yaradılışına aykırı!