İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ...31...

Özgür DENİZ - 10.01.2021

Bu ne lan, bir zaman birileri gelip kendilerine göre çalıp oynayıp, yiyip içip, gülüp eğlenip gidecekler, başka bir zaman birileri gelip aynı şekilde yaşayıp gidecekler ve geri de kalanlar da her dönem de maruz kaldıkları hayatın mahkûmu olacaklar. Senin, benim, onun, bunun, şunun, bizim, sizin, onların haklarını diledikleri gibi istediklerine peşkeş çekecekler, bizlerde eyvallah edip geçecez öyle mi? Kahrolsun ki ve ne acı ki öyle maalesef. Herkes kendinden olanın egemen olacağı dönemi bekliyor ve olan bitene tepkisiz, sessiz kalıyor. Kendisinin bile namussuzca sömürülmesine, haklarının yenilmesine suspus oluyor. Nasıl bir onurdur ki, böylesi bir tavra maruz bırakıyor insanları? Ya da kendinden olmayanlar egemense cılız sesler çıkarıp, egemenler kendindense hiç sesini çıkarmıyor ve böylesi bir fasit daireye tutsak kalıyor tüm insanlık bu tür asalaklar yüzünden. Her dönem de her şey güzel olsun, insanca hakça bir düzen olsun demiyor kimse. Yapboz tahtasına dönüyor her dönem de her şey. Çünkü içine tükürdüğümün çarkı böyle kurulmuş, böyle yürüyor. Birileri gelip eskiyi bozuyorlar, başka bir zaman yine birileri gelip kurulanı bozuyorlar ve zavallı insanlarda bundan memnun oluyorlar, her gelene bendendir diye bakıyorlar ve kendilerinden olan gidesiye kadar dalkavuklukta demir atıyorlar, her şey her zamanda olması gerektiği gibi olsun ve her dönemde herkes gülsün demiyorlar. Acılardan acılara sürgün bir hayatın etkisiz elemanları oluyorlar. Yaparlarsa münhasıran bunların yardakçılığını yapıyorlar, tek söz edip, böylesi hain bir gidişe hayır diyemiyorlar. Diyenler de dedikleri an giyotine gönderiliyorlar. Aydınlarda, âlimlerde, sanatçılarda, köşe başını tutmuş kadılarda aynı türküyü söylüyorlar ve aynı çarkın hadimi oluyorlar, tıpkı avam gibi, hiçbir olana bitene tek söz etmiyorlar, yanlışa yanlış, doğruya doğru diyemiyorlar. Bende bendendir diye susup oturacam gelene gidene öyle mi? Yok öyle yağma kardeşim, hayır diyorum bu lanet düzene, bu kötü gidişe dur diyorum, bu sokak çıkmaz sokak diyorum, isyan ediyorum, hakkımın yenilmesine eyvallah etmiyorum, hakkımı helal etmiyorum, ne lan bu benim hakkım benim topraklarımın dışına gönderiliyor ve çatır çatır yeniliyor, içeridekilere de hiç hak etmedikleri halde göz göre göre sunuluyor afiyetle yesinler diye. Hiçbir etkisi olmasa da onurumu korumak adına yapıyorum bunu, kötülüklerde payım olmasın için yapıyorum, çendan hak ettiğim yaşam adına yapıyorum. Devlet, mülk, hayat hep birilerinin inhisarında olacak dönem dönem ama benim olmayacak hiçbir dönem. Tükürürüm lan böyle dünyanın da, düzenin de, hayatın da, adaletin de içine. Lanet olsun! İnsanlığı aldatıp, uyutup, uyuşturup âlem yapıyorsunuz insanlık toprağında. İnsanlar da öylece bakınıyorlar mal gibi. Acıyorum lan bu insanlığın haline. Sesini bile çıkaramayan, hayır diyemeyen, suskuya mahkûm olmuş, elindekinin alınmasına eyvallah eden, önüne konulanla iktifa eden, her söylenene aldanan, handiyse kapının önünde yal bekleyen ite döndürülmüş olan, her önüne gelenin önünde eğilen, hiçbir adaletsizliğe ve ahlaksızlığa ses edemeyen insan mı olur? Silkinin, atın üzerinizden ölü toprağını ve hayır deyin, bu gidiş gidiş değil deyin, gittiğiniz yolun sonu iyi değil dönün geri deyin. Herkes kendi içinde ki hainlere bunu söylese bile kifayet edecektir bir şeylerin olmasına. Çünkü bizim suskumuzdur egemenleri azdıran, istedikleri gibi at oynatmalarına, dilediklerince yaşamalarına ama yaşatmamalarına yol veren. Sizin lan bu mülk sizin, behemehâl alın geri sahibi olduğunuz ama metazori el konulan mülkünüzü!

Tarih: 10.01.2021 Okunma: 440

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?