Hiç akletmiyoruz ve ibrette almıyoruz.
Görmüyor musunuz behey şaşkınlar? Tanrı huzurundan kovdu yekpare kullarını tüm
mülkünde. Benim evimde işiniz yok dedi. Riyakârca evime gelip huzurumda diz
çöküyorsunuz ama hiçbir şey anlamadan çıkıp gidiyorsunuz, geldiğiniz yere dağılınca
eski halinize dönüyorsunuz dedi. Beni kandıracağınızı mı sanıyorsunuz, her şeyi
söylüyorsunuz ama hiçbir şey yapmıyorsunuz, o zaman niçin söylüyorsunuz
yapmayacaklarınızı, şimdi Benim Evimde, Benim Huzurumda işiniz yok dedi. Benim evimi
de kirletiyorsunuz dedi. Ubudiyet toprağında yapmadığınız pislik, işlemediğiniz
kötülük, etmediğiniz zulüm kalmıyor, sonra sahtekârca huzuruma gelip
temizleneceğinizi sanıyorsunuz dedi. Her tülü kötülüğü edip, pisliği yapıp,
sonra huzuruma gelip ellerinizi açınca dualarınızın kabul olunuvereceğini
sanıyorsunuz, oysa hiçbiriniz Benim Kullarım gibi davranmıyorsunuz, sahtekârsınız
dedi. Deli gibi girip evime, deli gibi çıkıyorsunuz evimden dedi. Bari hiç
girmeyin de masiyetlerinizi çoğaltmayın dedi. Siz kendinizden başka kimseyi
kandıramazsınız dedi. Şimdi gidin ve yeniden iman etmeden evime gelmeyin dedi.
Temizlenin, arının ve insan gibi yaşayacağınıza, emrolunduğunuz gibi dosdoğru
olacağınıza söz verdikten sonra gelin dedi. Yediğiniz yetim ve kul haklarından
arının, açlığa mahkûm ettiğiniz insanları doyurun, suçlu ilan ettiğiniz ve
hayatlarını zindana çevirdiğiniz, çocuklarını sütsüz bıraktığınız kullarımı
bağışlayıp, onlardan af dileyin ve huzuruma öyle gelin dedi. Yoksullara,
gariplere, yolsuzlara, yetimlere ait olan beytülmalden çalıp çırptıklarınızı
geri koyun öyle gelin dedi. Siz Tanrı’yı kandıracağınızı mı sanmıştınız behey
ahmaklar, şaşkınlar, geri zekâlı mallar? Ve evine gidip kurtulacağınızı mı
düşünmüştünüz? O kadar kolay mıydı kurtulmak? Her tülü kötülüğü yap, zulmü
işle, kirletmediğin hiçbir şey kalmasın ama Tanrı’nın evine girip çıkmakla
temizleneceğini, merhamet edileceğini, affa mazhar olacağını ve Tanrı’nın
cennetine gireceğini zannet. Tanrı’nın adaletinin bu mu olduğunu sandınız? Tıpkı
mülkün de her tülü zorbalığı yapıp, insanlık mahkemesinde yargılanmadan cehennemden
kurtulacağınızı zannettiğiniz gibi. Hatta ve hatta bu dünyada zincirlere
vurulup, rezilce süründürülmeden başka hesapları vermeye gidebileceğinizi mi
sanmıştınız? Ömrünüz boyunca güya kandırdınız Tanrı’yı, oysa kandırdığınız
kendinizden başkası değildi ama idrak edecek zekâdan yoksundunuz. Çünkü ahmaktınız,
maldınız, sekterdiniz, geri zekâlıydınız ama kendinizi çok akıllı bir şey
sanmıştınız. Siz ki, Tanrı’yı dinlemediniz, mazlumlara, masumlara eziyet
ettiniz, insanları aldattınız, haram helal demeden yediniz, çoluk çocuk demeden
katlettiniz, yeryüzünü cehenneme çevirdiniz, yetim hakkı, kul hakkı demediniz
çaldınız, çırptınız, yediniz, içtiniz, kustunuz. Ve şimdi Tanrı’m bizi bağışla
diyorsunuz, Tanrı’nın adil olduğunu, intikam sahibi olduğunu, kahredici
olduğunu bilmiyormuş gibi, ki gerçekten de bilmiyorsunuz, çünkü bilecek kadar
akıl sahibi değilsiniz. Elbette her nerede olursa olsun hesap vakti mutlaka gelecek
ve kaçamayacaksınız!
İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ...36...
Özgür DENİZ - 15.01.2021
Tarih: 15.01.2021
Okunma: 343
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.