Bizim, bugün, ne bir dinimiz vardır,
ne de şeylere dair bilgimiz, felsefemiz. Dinsiz ve felsefesiz
insançocuklarıyız. Maalesef hayatımızda ve dünyamızda hem bilgiyi hem de Tanrı’yı
öldürdük! Evet, bir dinimiz vardır, o da kapitalizmdir. Tanrı’mız da; paradır. Hayatımızı
tüm boyutlarıyla ve buutlarıyla tayin eden, belirleyen şey kapitalizmin
kurallarıdır, hedefleridir. Alelade bir hayatın sarmalında yaşayıp gidiyoruz,
ağır aksak, ölücanlar olarak. Bu yüzden de hakikatle yaşananlar arasında uçurum
olduğunu söylüyoruz. Mesela, din der ki; emrolunduğun gibi dosdoğru ol,
filozoflar derler ki; kendin ol ama hadi sıkıysa emrolunduğun gibi dosdoğru ol ya
da kendin ol da görelim neler oluyor veyahut kendi olanları ve dosdoğru
olanları bulda görelim. Kabil-i mümkün değildir böyle bir şey. Bunlar
münhasıran klişeleşmiş birer sözden ibarettir artık yaşadığımız şu hayatta,
kitleleri uyutmak, avutmak, uyuşturmak ve dahi keseyi doldurmak için istimal
edilen. Çünkü dini ve felsefesi olan bir hayat çok farklı bir seyir izler.
Akıntıya kürek çekmez o hayatın yolcuları ve böylesi bir hayat gerçekten
kaliteli bir hayattır, muayyen umdeleri olan, sağlam bir geleceği kurgulayan
bir hayattır. O hayatta aldanışa yer yoktur, aldatan kendine yer bulamaz,
bilakis def edilir. Elbette, acı ve yalnızlık yüklü bir hayat olabilir ama
kalitesi sorgulanamaz. Çünkü insanlık dolu bir hayattır ve insanlığın yaşadığı
yer ve insanlığı mündemiç olan her şey kalite kokar. Bilgiye dayalı, soruyu ve
sorgulamayı esas alan bir hayatın müdavimleridirler böylesi bir hayatın
yolcuları. Dini kapitalizm, tanrısı para olan hayat, maalesef bizden tüm
değerlerimizi, ulvi duygularımızı çaldı ve dünyayı insansızlığa mahkûm etti.
Şimdi bunlar bizim yitik malımız ama arada bul! Sevgiyi, saygıyı, paylaşımı,
gerçek aşkı anlatanlar çekildi dünyamızdan ve dünyamız karanlığın perdesiyle
örtüldü. O örtünün ardında şimdi rant kavgaları veriliyor para tanrısının
kulları tarafından. Her şeyi silip süpürüyorlar, her şeyi yutuyorlar, dağları,
ovaları, nehirleri kirletiyorlar rant uğruna. İnsanı acımasızca harcıyorlar
rant uğruna. Değerleri sıfırlıyorlar rant uğruna. Hazineleri boşaltmaktan
imtina etmiyorlar rant uğruna. Haksız ve haksızlığın hüküm sürdüğü bir dünyanın
çocuklarıyız biz, yaralı, acı dolu, yalnız. Bir felsefemiz yok ve yaşadığımız
din gerçek din değil! Belki de bu dinden kurtulmak gerek bir an önce, gerçek
dini bulmak için ve bu dinden beslenenleri de hayatın dışına atmak gerek,
insanlığın tadına varmak için. Felsefesiz kalmayın insançocukları, yoksa ömür
boyu süründürürler sizleri, yaşamak sevincini bir anlık bile tadamadan yok olur
gidersiniz.
İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ...52...
Özgür DENİZ - 02.02.2021
Tarih: 02.02.2021
Okunma: 405
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.