Hayata bakışımızı da, din algımızı da, felsefemizi de, iletişimimizi de, saygımızı da, sevgimizi de, muhabbetimizi de, yönetimimizi de, yaşantımızı da tüm yönleriyle tayin ve dizayn eden, sistemimizi baştan sona tanzim eden olgu, din; kapitalizmdir ve tüm bunlara matuf umdelerimizi belirleyen de; para tanrısıdır. Bu yüzden bu dinin ve tanrının acımasız, merhametsiz kanunlarına göre işlemektedir, yürümektedir hayatımız, dünyamız. En dindarım diyenlere bakınız yani zevahire göre dini tam anlamıyla yaşıyor imajı verenlere bakınız, kahir ekseriyetinin para tanrısı önünde secdeye kapandığını, dünya rantı uğruna acımasız, zalim, ahlaksız olabildiğini, ağır zulme eyvallah diyebildiğini müşahede edersiniz. Böylesi bir hayatta ve dünyada, zayıflar, tutunamayanlar geberesin denilmektedir. Ki, bu dinin kurucularından birisi olan Herbert Spencer de zayıfların, hayatın işleyişine ve gidişatına ayak uyduramayanların ayıklanmaları icap ettiğini söyler ve onların sistemli şekilde ölüme terkedilmeleri iktiza ettiğini açıkça deklare eder. Bu dine göre bal tutan parmağını yalar, araziye sürülen öküzün önünden arpa eksik edilmez, diğerleri de yutkunmakla iktifa ederler. Yoksullar ayıklanmaları gereken, varsıllarsa hayatın yegâne belirleyici aktörleri olan kimselerdir. Bu kanun dünden bugüne hiç değişmemiştir. Aynı dinin kulları olanlar her devirde aynı niyetlerle karşımıza çıkmışlardır, elanda bu niyetle hareket etmektedirler. Bu dinde empati yoktur, hak mefhumu yoktur, insaf, izan, vicdan yoktur. Münhasıran rant vardır, çıkar vardır, aldatmak vardır, sömürmek, ezmek, kul ve köle kılmak vardır. Çünkü bu dinin yarattığı düzenin çarkı böyle döner ve bu dinin tanrısı bundan memnun olur ancak. Bu dinde herkes başkalarının kötülüğüne göre kendisini konumlandırır. Başkasının yaptığı kötülük kedisinin yaptığı kötülüğü tensip eder. Başkalarının kötülüğü bizim kötülüğümüzü iyiliğe çevirmez oysa ama bu dinin kaidesi budur naparsın. Çünkü bu dinde iyilikler kötülük, kötülükler iyilik olarak tavsif edilirler ve kullarında buna göre yaşamaları teşvik edilir, bilakis kazanmayacakları zımnen ifade edilir. Bu dine göre tüm şeyler, zenginlikler, kaynaklar, münhasıran egemenlerin malıdır ve onlar dildekilerine diledikleri kadar dağıtırlar. Hakkın ve hukukun güce göre tanzim edildiği bir dindir bu. Bu din; insansızlığın dinidir ve behemehâl bu dinden ilhad etmek iktiza etmektedir!

YORUMLAR