ENTROPİ
VE YAŞAM
Canlıların yaşama kilidi enerjidir. Yani enerjileri yoksa canlılıklarını sürdüremezler. Enerjilerini kimi oksijen kullanarak, kimileri de oksijen kullanmadan elde ederler. Vücutlarına aldıkları besini, oksijeni yakarak enerjiyi elde ederler ve bu enerjiyi vücut fonksiyonlarını gerçekleştirmede kullanırlar. Bir canlının yaşamını sürdürmesi için, bir sürü karmaşık reaksiyonların harekete geçmesi gerekir. Vücutlarında, karmaşadan düzensizlikten düzene giden bir eğilim vardır. Yani; düzensizlikten düzene giden bir durum.
Entropi; bir sistemin düzensizliğinin ve
rasgeleliğin bir ölçüsü diye de tanımlanabiliyor. Peki, entropinin bize ne gibi
yararları veya yol göstericiliği olabilir?
Canlılar etraflarını sürekli düzensiz hale getirerek
kendi düzenlerini korumaktadırlar. Bir ev hanımı evin işlerini 1 gün askıya
alıp hiçbir şey yapmasa düzensizlik olur değil mi?
Her şey karışır.
O düzensizlik bir düzen ihtiyacını doğuracağı için enerjisi büyüktür. Ertesi
günü evi düzene sokarken düzensizlik düzene çevrildiğinden enerjide düşer.
Ödevlerini zamanında yapmayan öğrencinin de entropisi artar. Gergin olur ne
yapacağını bilemez hale gelir. Kızgın ve mutsuz olur. Kötü enerjileri artar.
Bunun için bu düzensizlik, mutlaka bize bir sorun olduğunu gösterir. Düzene
gitme isteğini artırır. Düzene sokulan her şeyin ürettiği enerji de azalır.
Entropiye göre her
şey yıpranır. Canlılar doğar, büyür ve ölür, eşyalar eskir ve evrenimizdeki
düzensizlik artar. Ve bu düzensizlik entropi ile ölçülür. Sistemdeki düzenli
faydalı enerji azaldıkça, faydasız düzensiz enerji olan entropi artar. Bu
yaşamın belki de en önemli anahtarı, yol haritasıdır.
Entropi üretimini sosyal hayatta çok fazla görürüz. Beklediğinden
az not alan bir öğrencinin öğretmenine karşı geliştirdiği duygu düşünce ve
olumsuz enerjilerin düzensizliğinin (entropi)
artması, bir hak savaşına dönüşmesine yol açar.
Sonuca ulaşması ise düzenliliğe doğru bir enerji
akışının azalmasını gösterir. Yani termodinamiğin 2. Yasasına göre: Isı daima
sıcaktan soğuğa doğru akar.
Entropi bir bakıma düzensizlik içinde bir düzendir.
Her düzensizlik, yeni bir gelişmeyi, yeni bir başlangıcı da beraberinde
getirir. Halk arasında “bardağı taşıran son damla “ sözü belki de entropiyi en
iyi açıklayan ifadedir.
Peki, bunları neden anlattım. Fen bilimleriyle,
sosyal hayattaki problemleri çözerken, fizik yasalarının ne kadar önemli
olduğunu ve belki de bilmeden onlardan yararlanabildiğimizi göstermek istedim.
Mesela; Ülkemizdeki işsizlik sorunu bir entropi
yaratıyor. Yani düzensiz bir enerji üretiyor. Bu entropiyi, sistemler görüşler sunarak,
uygulamalar yaparak düzene sokulabilir. Fizik bilmesek de fizikte
termodinamiğin 2. Yasasının kullanıldığını bilmenizde fayda var.
Ülke yönetimlerinde, ikili ilişkilerde, sosyal ilişkilerde,
dünyanın iklim değişikliği sorunlarında, aile ilişkilerinde, eğitimde, hukukta,
askeriyede aklınıza gelebilecek her sorunun entropi ilişkisine bakılarak sosyal
patlamaların, savaşların hastalıkların düzen ve düzensizlik durumları, bilimin
ışığında çözüme kavuşabiliyor.
Biz yeter ki bilimi ve aklımızı herkese en yararlı
olacak şekilde kullanalım. Bu yüzden bilime inanalım, bilime güvenelim.
30.05.2020
Lütfiye Kader
Uzm. Fen Bilimleri Öğretmeni