Bizler başkalarının düşüncelerine kulaklarımızı tıkadığımız, başkalarının düşüncelerini dinlemeye tahammül etmediğimiz için kendi düşüncemizi mutlak doğru sanan alıklarız. Çünkü farklı düşüncelerle karşı karşıya kalmaktan korkuyoruz. Ne dinlemeye de eleştirilmeye yüzümüz var. İlle de benim düşüncem, ille de ben. Olmaz ki ama böyle, zira ne tek bir insan var dünya da, ne de tek bir kafa ve kalp. Ki, hakikatin güneşi nasıl parıldayacak ufkumuzda bu şekilde? Bu yüzden de düşüncelerimizi dışımızda kalan herkese metazori dikte etmeye tevessül eden zavallılarız. Başka yapabileceğim bir şey yok çünkü. Ta ki, düşüncelerimiz canlılığını kaybedip bize bir enerji vermekten uzak düşesiye değin. Oysa böyle yapmaya hakkımız yok. Böyle yaparak kazanabilmemiz muhaldir. Biz bir düşünceye sahip oluyoruz, o düşüncenin mutlak doğru olduğuna bir şekilde kendimizi inandırıyoruz, tabi bu meyanda diğer tüm düşüncelerin de yanlış olduğuna inanıyoruz. Böylece madem mutlak doğru olan düşünce benimkisidir ve sair düşünceler tümden yanlıştır o zaman herkes benim düşünceme gelmelidir diye düşünüyoruz ve artık birer parçamız olan diğerleri üzerinde egemenlik kurmaya onları tutsak kılmaya yelteniyoruz. Bu şekilde yaptığımız için birleşik güç olabilmemiz de muhal ender muhal oluyor ve böylece sürüleşiyoruz ve başımıza dikilen çobanların düdüğüne göre yönümüzü bulmaya çalışıyoruz. Nihayet herkesin kaderini kendi ellerimizde tekelleştiriyoruz. Bu da bizlerin birleşmemizin önünde aşılmaz bir barikat olarak duruyor, aşmaya tevessül eden de vuruluyor. Bu kadim bir tuzaktır biz insançocuklarına kurulmuş olan. Bu tuzağı parçalamalıyız ve o barikatları yıkıp geçmeli behemehâl birbirimize ulaşabilmeli el verebilmeliyiz. Birleşik güç oluşturmalı ve bizi atomize ve polarize etmeye yeltenenlere fırsat tanımamalıyız. Bilakis böyle gelmiş böyle gider deyip durmak ve olduğumuz yerde saymak mutlak kaderimiz olacaktır. Böyle bir duruşa, bakışa layık görmemeliyiz kendimizi lütfen. Çünkü böylesi bir şey hastalıklı bir kafanın ve ruhun terennümleri olabilir olsa osla. Yazık, günah değil mi, kendi kendimize zulmediyoruz? Kazanmamız çok kolayken, kendi ellerimizle onu imkânsız kılıyoruz. Filhakika, kendi kendimize ihanet ediyoruz ve bizi zafere götürecek yolumuz en baştan kendi ellerimizle kapatıyoruz.
İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ…140…
Özgür DENİZ - 13.05.2021
Tarih: 13.05.2021
Okunma: 286
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.