İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ...146...

Özgür DENİZ - 03.06.2021

Bizler mutlaka değişmeliyiz insançocukları. Kalplerimiz ve kafalarımız üzerinde ki zorbaca tahakküme nihayet vermeliyiz, kalplerimizi ve kafalarımızı behemehâl özgürleştirmeliyiz. Artık özgürce düşünmeyi başarmalı, sorular sormalı ve mutlaka cevaplar aramalıyız. Şüphe etmekten, sormaktan ve sorgulamaktan korkamamalıyız. Katlanmak zorundan değiliz hak etmediğimiz hiçbir şeye. Hak etmediğimiz bir şeye herhangi bir sebeple katlanmak onursuzluktur, bu sebep her ne olursa olsun ama her ne olursa olsun farketmez. Vahşi ve alçak kapitalizm sırtımıza yapışmış bir kene gibi bizi yiyip bitirdi ve elanda aynı işlevi görmektedir. Her zaman farklı bir libasla karşımıza çıkıp kendisini bize sunmayı ve kabullendirmeyi başarmaktadır, bu kadar saf olamayız. Değişen dünya muvacehesinde donarak yaşayamayız, var olamayız. Her şey akıyor biz bakıyoruz. Her şey değişiyor, biz yerimizde sayıyoruz. Böyle olmaz, böyle gitmez, ne oluyor diye sormalıyız. Doğanın yasalarına mukavemet edemeyiz, çiğnenir geçiliriz. Hiç korkmadan, gocunmadan dünü, bugünü, yarını hesaba çekebilmeliyiz, sahip olduğumuz düşüncelerimizi yargılamaktan imtina etmemeliyiz. Değişmekten asla ve kata korkmamalıyız ve değişerek değiştirmeliyiz. Bırakalım yanlışsak yanlışlarımızı görelim ve düzeltelim kendimizi. Yanlışlarımızı görmemek için direnmeyelim. Göz göre göre kötülüğü tolere etmek ve kötü bir yaşama kendini mahkûm etmek saf onursuzluktur. Yanlışlarımızı görmekten hicap duymayalım. Kötülüklerimizi gömmeyelim, bilakis iyiliklere tedvir eyleyelim. Yanlışlarımızı, hatalarımızı, kötülüklerimizi geçen günler gibi geride bırakalım ama onlarla yüzleşmekten de kesinlikle korkmayalım. Çünkü yüzleşerek yenileşebiliriz ve yenilikten korkmamayı başarabiliriz. Değişmekten ve yenilikten korkmak, varoluşa direnmektir ama böylesi bir durumda yok olmak mukadderatımız olur. Duygusallığa bir nebze elveda edip akla merhaba diyemez miyiz (((bu bizim insan olmamızın önünde handikap teşkil etmez, etmemeli de)))? Çünkü mutlak rasyonellik gibi, mutlak duygusallıkta bizim kaderimizi olumsuz yönde etkiler. Sormadığımız hiçbir soru, sorgulamadığımız hiçbir şey kalmasın lütfen ve mutlaka cevap bulalım, çünkü yarınlarımız o cevapların üzerine müesses olacaktır. Sorular sorup, sorduğumuz sorulara samimi olarak cevap aramadığımız müddetçe sefil bir it gibi yaşamaktan kurtulamayız. Tabi bulduğumuz cevapları da tolere etmek ve o cevaplar ekseninde kendimizi ve hayatı mutlaka değiştirmeye de azmetmek iktiza ediyor.

Tarih: 03.06.2021 Okunma: 335

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?