Hürriyeti yok ettik hürriyetsiz kaldık, canlara kastettik canlarımız gitti, mallara çöktük mallarımızın hayrını göremedik, nimetleri gasp yoluyla teraküm ettik ama tat alamadık, yoksulların hakkına konduk konduklarımız başımıza bela oldu. İşte böyle bir dünyadayız. İbret alıyor muyuz? Hangi akılla ve hissiyatla? Ne beyin var ne de gönül, ki, akıl ve his bulunsun. Çünkü her şeyin fışkırdığı bir kaynak olur, o kaynak yoksa o kaynaktan fışkıracak olan nasıl bulunsun? Su kaynağı yoksa su bulamazsın. Ağaç yoksa meyve olmaz. Toprak yoksa bitki nasıl olsun? Ormansız oksijen olur mu? Öyleyse kaynakları kurutmayacağız ve bize ait olmayanlara el koymaya yeltenmeyeceğiz. Başkasının malına haksız yere çökmeyeceğiz, çökecek gücümüz var diye. Hayır, kimin dünyasında kime musallat olmaya yelteniyorsun behey adi yaratık? Sanki her şey kendimizinmiş gibi dilediğimizce hareket edeceğimizi sanıyoruz. Neyi var ettin ki, çökmeye çalışıyorsun şerefsiz? Kafamıza göre bir prototip belirliyoruz, onu gettolaştırıyoruz, sonra da onunla ilgili her kararı alabileceğimizi, dilediğimiz hükmü verebileceğimizi sanıyoruz. Kimin yerinde kimi yerinden ediyorsun hadsiz pezevenk? Oysa sen nasıl Tanrı’ya aitsen, o da Tanrı’ya aittir. Ve Tanrı mülkünü pay etmemiştir, sana şu kadar ona yok dememiştir. Herkes aynı yerdedir, aynı daire içindedir, aynı sofradadır. Kimsenin sorumluluğunu deruhte ettiği yaşamı kimseyi ırgalamaz, ta ki Tanrı bile karışmıyor ki, değil sen karışmaya yelteneceksin. Şerefsiz nasıl yaşamak istiyorsan öyle yaşa ama bedelinin de olduğunu bilerek lakin kimsenin de nasıl yaşadığına karışma. Haddini bileceksin alçak. Çünkü birileri bir şey yapar, cezayı herkes çeker, senin pisliklerin cezasını çekmek zorunda değilim. Yaptığın pisliğin cezasını bana ödetmeye tevessül ediyorsun, ne sebeple ve hangi hadle? Ya bileceksin, bilmiyorsan öğreneceksin ya da oturacaksın oturduğun yerde, suya sabuna karışmayacaksın, ne öyle ne de böyle, ki, kimse senin yüzünden berbat olmasın. Senin yüzünden hayatımın bebat olmasına nasıl eyvallah edebilirim? Kimsin sen ya, kim? Ne sanıyorsun kendini soysuz yaratık? Sonra zırlayıp durma, madem vuruyorsun, vurulunca kudurma ve sağa sola saldırma. Dur durduğun yerde, ki, kendini ayak altına aldırma. Ödeyeceğin hesabı hiçbir zaman unutma, ki, mutlaka günü geldiğinde önüne koyacaklar, eğer hak etmişsen ve ödemekten kaçmaya yeltenirsen şüphesiz kıyacaklar. 

YORUMLAR