Bugün insanlığın bilmesi istenirken haddizatında işin aslı öyle değildir, insanın bilmesi istenmemekte ve bilmek isteyene de düşman olunmaktadır, düşman olunanın da kurtuluşu imkânsız gibi görünmektedir. Zira bilmek tehlikelidir ve tehdit olarak algılanmaktadır, bilen gerçeği bulur, gerçeği bulan yalanı farkeder, yalanı fark eden yalancının yalanlarına inanmayı bırakır ve özgürlüğe ilk adımını atar, özgürlük ise esaretin efendilerinin çarkına çomak sokar. Bugün insanlığın bilmesinden en çok korkanlarda gelenekçilerdir, alışılmışın köleleridir, hülasa; sığlığın, sekterliğin, yozluğun, yobazlığın mahkûmu olanlardır. İnsançocuklarının sanki bilmesi isteniyormuş gibi yapılıp düşmanlığının çekilmesinden imtina edilmektedir münhasıran. Oysa nasıl olurda benim düşmanımı bilmemden korkulur? Bunun kime zararı vardır düşmanlarımdan başka? İnsanlığın düşmanları var mıdır? Elbette ki vardır, olmaz mı hiç? Kahrolması gereken ama kahrolmamış velakin kahrolasıca kapitalizm ve faşizm ne güne duruyor? Peki, düşmanlarımızı bilmemiz gerekmiyor mu? Bilmemizin kime zararı olacak? Bize mi, onlara mı? Bırakalım düşmanlarımda, onları bilmemden ötürü zarar görsünler göreceklerse bizahmet. Bunun bana ne zararı vardır? Düşmanıma cennet bahşedecek değildim ya. Beni cehennemde yaşatıyorsa ve bunu da farkında olarak yapıyorsa, bırakayım o da tatsın cehennem denilen şey nasıl oluyormuş. Biz niye bilmekten korkuyoruz; kim olduğumuzu, düşmanlarımızın kim olduklarını, hakkımızın ne olduğunu ve nasıl çalındığını ve geri nasıl alacağımızı? Korktuğumuz müddetçe, münhasıran düşmanlarımızın elinde oyuncak olacağız ve bizlerle nasıl oynadıklarını izlemekle yetineceğiz. Yani nasıl olurda bana düşmanını bilmeyeceksin ve tanımayacaksın denilebilir, böylesi alçaltıcı bir teklifte bulunulabilir? Hayır, düşmanım bile olsan yok olmanı değil kuşkusuz iyileşmeni isteyeceğim ve bekleyeceğim. Ta ki gerçekten iyileşmekte inat ettiğini ve bunu bilerek, isteyerek yaptığını idrak edene dek, zira böylesi bir fark edişten sonra istersen kahrolabilirsin umurumda olmaz, zaten kahrolabilirsin. Çünkü düşmanımda lazımdır bana, dostum kadar. Önce bileceksin bilmen gerekenleri, çünkü bilmeden önce eylemen mümkün değildir! Teorisiz pratik olmaz Lenin’in dediği gibi. Tabi pratik yoksa da teori yüktür kafaya bendenizin dediğim gibi. Öyleyse ikisi de olsun ama ikisi de aktif olsun yani birbirini tamamlasın.

YORUMLAR