Bugün halk meclislerinin bile kahvehaneden hiçbir farkı yoktur. Orada da kahve muhabbetleri tadında ve tarzında muhavereler yapılmaktadır ve halka gösterilende bundan başka bir şey değildir. Zaten her günleri küfür, hakaret, kavga, polemik, başka bir halt yok. Zaten başka bir şey de becerebilecek kalibreleri, kaliteleri yok. Çünkü orada da fikir yoktur ve fikre saygı da yoktur. Ellerinden gelse fikir diye bir şeyi ilanihaye toprağa gömeceklerdir kuvvetle muhtemel. Dahası haddizatında fikirden en çok korkulan yer de orasıdır. Zira orası gerçek manasıyla fikirsizlerin yeridir, orada kese ve kasa doldurmaktan başka bir şey olmaz. Fikir, düşünce, sanat, felsefe, politik kumarbazların ecelidir ve bunu çok iyi biliyorlar, bu yüzden de halkı bu tür şeylerden sonsuzcasına uzağa götürüp, orada ucuz kavgaya tutuşturup, öylece orada bırakıveriyorlar. Halk birbirini yerken onlar küplerini dolduruyorlar. Halk bir dilim ekmek bulamazken, binlerce dolarlık eşyalarla gezenler kimler, milyonlarca lirayı halkın cebinden çalanlar kimler, halktan vergi alan yerlerden milyonlarca lirayı söğüşleyenler kimler? Bu yüzden de olabildiğince fikrin içine düşmemek için canları pahasına kavga veriyorlar. Zira biliyorlar ki, bir fikirleri yok ve biliyorlar ki fikri müzakereler derin tehlikedir. Çünkü uyumakta olanların uyanışına yol açabilir ve uyanmak tehlikelidir hele de uyanmaları istenmeyenlerin uyanmaları. Her yerde bir ağız kavgası, sokak kavgası hâkimdir bu yüzden. Bugün halkın meclisi tiksindirici ve utanılası bir yerdir. En ucuz insanlar toplandığı yerdir. Sığlık, ucuzluk, fikirsizlik egemendir, yalan fırtınası esmektedir bitevi olanca hoyratlığıyla ve silip süpürmektedir güzelliğe, doğallığa dair ne varsa. Ağızlardan tiksindirici iğrenç yalanlar fışkırmaktadır. Laf ebeliğinden ve söz oyunlarından başka bir şey yoktur. Halkın kutsal değerlerle aldatıldığı yerdir. Ne düzeyli bir muhavere, ne fikri bir müzakere, ne soylu bir üslup, ne de insani bir usul vardır. Kimse birbirini dinlemiyor, dinlemeyince de anlamıyor, anlamayınca da önyargıyla yargılıyor, nihayet iflah etmeyen ayrılıklar ve düşmanlıklar. Kendisi kaybediyor, kendisini sürüleştirenler kazanıyorlar. Görüyor mu? Görecek gözü var mı? Politikacılar orada tiksindirici yalanlarıyla sahte bir oyun oynamaktadırlar, oyunlarının kahvehanelerde ki küfürlü, iğneleyici, kaybettirmeye odaklı oyunlardan hiçbir farkı yoktur. Ağızları kirli, dilleri kirli, sözleri kirli, dünyaları karanlık, yaşamları sığ insanların ne halk toprağına ekeceği yaratıcı bir sevgi, ne de insanlık sofrasına koyacağı bir hoş sohbet vardır. Bunların insanlığa verecekleri bir gram bile iyilik yoktur. Zaten verdikleri tek bir şeyde olmamıştır, bilakis ne varsa toparlayıp alıp götürmüşlerdir. Çünkü kendilerinde iyilik namına bulunan zerre bir şey yoktur. Fikirsizlerin yaratacağı dünya cehennemden başka bir şey sunmayacaktır ve öyle de olmuştur, olmaktadır, badema da öyle olacaktır. Ta ki halk alıklığı, bönlüğü, ahmaklığı, aptallığı bırakıp, derin uykusundan uyanıp ayağa kalkana dek!

YORUMLAR