Bu hayattan sıkılıyorum, böyle yaşamak
bunaltıyor, yürek sızısı gibi bir şey olarak geliyor, çünkü gerçekten rezil,
sefil, iğrenç bir yaşamın tutsaklarıyız, hürriyet yok, ahlak yok, adalet yok,
hakkaniyet yok, hukuk yok, hatta ve hatta ilk evvelde insanlık yok, güzel olan ve
insanı yaşatacak olan ne varsa el çekmiş hayattan, her şeyi maddeye
hamlediyoruz, madde varsa iyi, yoksa kötü diye düşünüyoruz. Kazandıkça daha da
aç oluyoruz, tuzlu su misali içtikçe susuyoruz, yedikçe şişiyoruz ama şiştikçe
şişeceğimizi bilsekte yemekten imtina etmiyoruz hatta haram demeden yiyoruz.
Bana helal yiyen tek bir kişi gösterin lütfen hatta başkalarını bırakın tek bir
Müslüman’ım diyen gösterin helal yiyen hatta haramı az yiyenlerin kim olduğunu
söyleyin, Müslüman’ım diyenler olduğunu söyleyebilir misiniz? Çünkü ancak
maddenin çapı kadar bakışımız var, maddemiz kadar insan olduğumuzu düşünüyoruz,
bu yüzden de öküz gibi yiyoruz hiçbir kıstas tanımadan, helal haram ölçüsünü
gözetmeden. Maddenin ötesini göremiyoruz. Hayatı anlamıyoruz, anlamadığımız
için yaşamayı bilmiyoruz. Bu yüzden hayatım boyunca manyak bir Dindar ile
manyak bir Ateist aradım. Hayatın, dünyanın, çağın ötesinden konuşacak, sorulan
her soruya aykırı cevaplar verebilecek, yeni şeyler söyleyebilecek, hiçbir
şeyden imtina etmeyecek, ne dindar kılmak ne de ateist yapmak için söz söylemeyecek,
kendilerine çekmek gibi bir dertleri olmayacak insanlığı, münhasıran gerçek ne
ise ve o gerçeklerden süzdükleri öz ne ise onu aktaracaklar, aktardıklarının
kendi zararlarına olabilme ihtimalinin olabileceğini bildikleri halde
aktarmaktan korkmayacaklar gerçekleri, insanlar bize gelsin bizden olsun gibi
sığ düşünceleri olmayacak, normalin ötesinde düşünecekler, hiç söylenmemiş
şeyleri bulup çıkarabilecekler, sorulara mantıkları mutlak ıskat edebilecek
şekilde cevapları olacak. Ama bizler böylesi bir yaşamdan sonsuz uzağız. Çünkü
artık, yandık, piştik, olduk diye düşünüyoruz ve bir de caka satabiliyoruz
hiçbir şey olmadığımız halde. Bana kendisine inanabileceğim tek bir evet tek
bir dindar gösterin, tek bir âlim olduğu düşünülen ya da öyle düşündüğünüz
birini gösterin lütfen. Gösteremezisiniz, gösteremeyeceksiniz, çünkü yok. Çünkü
bu topraklarda Müslüman yok. Müslüman olun ya da olmayın, orası bendenizi
ırgalamaz, bendeniz Müslümanlığın ne olduğuna göre nesnel bir çıkarımda
bulunuyorum. İşte Müslümanlık iyi de Müslüman yok gibi boş sözleri de geçin,
Müslümanlık zaten bunların yaşadığıdır gibi boş sözleri de geçin. Dediğim gibi
inanan ya da inanmayan boyutundan değil, nesnel temellerde söylüyorum sözümü. Maddeye
göre kurgulanmış ve konumlandırılmış bir hayat yaşıyoruz. Bugün parsayı nasıl
toplarız diye uyanıyoruz, topladıklarımızı sayarak yatıyoruz ve kaybetme
korkusuyla uyuyoruz. Böyle bir döngü içerisinde ömür çürütüyoruz. Olmayan
fikrimizi de başkalarına dikte etmeye çalışırız, sanki gerçekten bir fikrimiz
varmış gibi. Ulan fikir ne gezer bu topraklarda, sürgüne göndermişiz fikri,
gurbette acı çekiyor, hüzünle yaşıyor.
İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ...261...
Özgür DENİZ - 15.10.2021
Tarih: 15.10.2021
Okunma: 348
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.