Sizler her daim nasıl davrandınız
biliyor musunuz şeyh efendiler? Dine istinat ediyordunuz ya yani yegane dini
bütünler sizlerdiniz ya ve iman kurtarıcılardınız ya, tabi güya, ve çevreniz de
yığınla müritler biriktirmiştiniz ya, bir gurubun hem başındaydınız ve hem de önündeydiniz
ya, bu sizleri tekebbüre sevk etti, kendilerini müstağni gören mütekebbirler
oldunuz. Her şeyi kendinizin bilebileceğiniz ve bildiğiniz algısı, ne
söylerseniz yapılmasının gerektiğini, kimsenin sizlere hayır demesinin kabil
olamayacağını, ne anlatırsanız dinleneceğini, söylediğiniz her şeyin doğru
olduğunu, son sözü söylemenin kendinizin hakkınız olduğunu fısıldadı
kulaklarınıza ve nefsinize bu içsel terennümler ve sizlerde bu içsel
terennümleri gerçek kabul ettiniz ve yaşamlarınızı da bu terennümler üzerine
bina ettiniz. Yani vehimlerle yaşadınız ve vehimlerinizin kurbanları oldunuz. İşin
gerçeği; kendinizi müstağni gördünüz. İşte işler tam da burada şirazesinden
çıktı ve din üretimi de tam da burada başladı. Zira kendi dininizi üretmedikçe
ayakta kalamayacağınızı biliyordunuz. Dini örttünüz, ürettiğiniz dini sürdünüz
ortaya, elbette tolere edileceğini çok iyi biliyordunuz, çünkü kuzu gibi
büyüttükleriniz potansiyel müşterilerinizdi. Bundan böyle de bir inhiraf
ettiniz, pir inhiraf ettiniz, bir daha doğru yola girmeniz kabil olmadı. Artık yolu
kaybetmiştiniz ve geri dönüşünüz muhal ender muhaldi, zaten dönmek gibi bir
niyetiniz de yoktu ve olmadı hiçbir zaman. Kendi ürettiğiniz karanlıkta ışığı
görmekten yoksun kaldınız. Işık temelli sönünce de şaşırdıkça şaşırdınız
yolunuzu, yönünüzü ve bocaladınız durduğunuz ve donup kaldığınız yerde. Çünkü
kendiniz kurtarıcı idiniz ya, bir kurtarıcının olacağı da aklınıza gelmiyordu,
öyleyse kurtarılmaya yanaşmadınız. Sizler kurtarılmaya değil kurtarmaya
gelmiştiniz, size yapışanın kurtulacağını ve direk cennete gireceğini üfürdünüz
insanlığa doğru. Elbette din cahili olan insanlık kolayca yuttu bu lokmayı. Kurtarmaya
çalıştıklarınız sizleri nasıl kurtarsındı hem böylesi bir şey zül olmaz mıydı? İşte
sizler hep böyle bir dünyada yaşadınız ve yaşadığınız dünya da yaşattınız
insanları da. Hem kendiniz yandınız hem de insanlığı yaktınız! Hadi bulun bakalım
ateşinizi söndürecek suyu, nasıl bulacaksanız!
İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ...328...
Özgür DENİZ - 24.12.2021
Tarih: 24.12.2021
Okunma: 373
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.