İNSANLIĞIN ÖZ-ELEŞTİRİSİ...351...

Özgür DENİZ - 20.01.2022

Şunu hiçbir zaman unutma ey insançocuğu! Çünkü bu belki de tüm hayatın kısacık bir özeti mesabesindedir. Hayatta her şey mevsiminde gerek değil midir ve her şeyin bir mevsimi vardır ve mevsiminde yaşanmalıdır yaşanacak ne varsa? Ve her mevsim için gereken şey belki başka mevsimdedir ve bizler başka mevsimde gereksinim duyacağımız bir şeyi önceki bir mevsimde elde etmek zorundayız. Meyve olgunlaşmadan düşer mi? Düşürmeye çalışırsan parçalamaz mısın? Gecikirsen de öldürmez misin? Bugün doğan çocuk yarın büyür mü? Bugün dikilen ağaç, yarın çiçeğe durur, ertesi gün meyve verir mi? İşte zaman, şartlar ve koşullar her zaman önemlidir. Münhasıran bizler alıkça ve bönce davranıyoruz. Gözümüzün önündekini göremiyoruz, kulağımıza kadar gelmiş olanı duyamıyoruz, kalbimizin üzerine çökeni hissedemiyoruz, kafamızı kuşatmış olanı algılayamıyoruz. Kör, sağır, elsiz, dilsiz, hissiz gibiyiz. Her şey tam karşımızda oluyor ama bizler öylece duruyoruz. Sonra da ne oluyor diye soruyoruz. Hiçbir şeyden binlerce olmaz, binlerce olursa böyle bir hayat olur. Bazı şeyler tek olur, ki, düzen, nizam, mizan, insicam olsun. Sizler bugüne dek aldatıldınız, kandırıldınız, artık yeter deyin, aldanmayın, kanmayın, inanmayın. Niye bu dünyada herkesi, her şeyi kapital belirliyor, yönetiyor hem de her yerde, her zamanda, her zeminde, her şartta, her koşulda? Yani bunu tersine çevirmek kabil değil mi? Niye kabil olamıyor? Kabilse niye kabil kılınmıyor? Sıkıntı nedir, nerededir, kimdedir? Bizler birilerinin kölesi miyiz, birilerinin hizmet eri miyiz, birilerinin kulu muyuz, birilerinin önünde ki çamur muyuz? Neyiz, kimiz biz? Niye böylesi bir dünyaya, yaşama eyvallah ediyoruz? Kim dikte ediyor bunu bize? Birileri bizleri köle gibi görüyorlar, birileri hizmet eri gibi görüyorlar, birileri kul gibi görüyorlar, birileri de çamur gibi görüyorlar ve biz suskuya teslim olmuşuz öylece bekliyoruz ve itaat ediyoruz. Kapitalin egemenliğine eyvallah ediyoruz ve insana layık olmayacak bir yaşamı yaşıyoruz. Hayatımızın mevsimlerini bile yaşamamız gereken zamanda yaşayamıyoruz. Doğarken yaşlı doğuyoruz sanki ama birileri yaşlıyken de genç olarak ölüyorlar, bu nasıl bir dengedir, kim kurmuştur bu dengeyi, kutsal bir denge midir ki bozulmayacaktır? İsterseniz meyvenin olgunlaşması için gereken ne ise dürüstçe yaparsınız ve zamanı geldiğinde düşürür yersiniz o meyveyi. Yoksa hayat boyunca hayatınızın her anında dördüncü sınıf yaratıklar tarafından ezilir, sömürülür, süründürülürsünüz.

 

EKSTRA:

 

https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/ugur-dundar/dusman-insanin-kendisidir-6896439/

 

Fevkaladenin fevkinde tespitler.

Tarih: 20.01.2022 Okunma: 398

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?