Kimi iletişim kanallarında sohbetlere katılan dinciler, içtenlikle inananları rahatsız ediyor. Bu taşlamayı o dincilerin anlayacağı dilde yazdım, çok sayıda yabancı sözcük kullandığım için özür dilerim.
Dinciye Öğütname
Be hey dinci duy beni, kulağın bende olsun,
Bir işe yaramadın, keşke nafi* olsaydın.
Suçun tamamı senin, neden ki dinde olsun,
Yobaz olacağına, keşke sufi* olsaydın.
*
Kurnazlık karakterin, vartayı* atlatırsın.
Eline fırsat geçse bombayı patlatırsın.
Arapçayı bilirsin, ayını çatlatırsın,
Yuvarlanacağına keşke küfi* olsaydın.
*
Âlimlerin öğüdü hiç kâr etmiyor sana,
Uhrevilik özentin, fakat gitmiyor sana.
Başkasına verdiğin aklın yetmiyor sana,
Hiç olmazsa kendine keşke kâfi* olsaydın.
*
Kalbin, ruhun karadır, için, dışın karadır,
Her sözün inananda açılmış bir yaradır.
Kalıbın kallavidir*, ama çoğu daradır,
Az olsan öz olsaydın, keşke safi* olsaydın.
*
Müslümanı aldatan kuyruklu yalan oldun,
Kimi zaman sarıklı, cübbeli falan oldun.
Dinimizin içinde akreple yılan oldun,
Sürünmekten utanıp keşke sefi* olsaydın.
*
Emperyalistler için serilmiş post gibisin,
Şimdi kucaklarında mutlusun, mest* gibisin.
Kim muktedir* olmuşsa onunla dost gibisin,
Dostluğun utanç verir, keşke yefi* olsaydın.
*
Kızmaya hakkın yoktur seni mal bulanlara,
Baş sorumlu sen oldun başına gelenlere.
İraden esir oldu efendin olanlara,
Hırsına hizmetçisin, keşke şefi olsaydın.
*
Gölgene düşen söner, nurlara boyanamaz,
Sana kulak verenler uykudan uyanamaz.
Nevzat seni mabette görmeye dayanamaz,
Oralarda bari be keşke hafi* olsaydın.
Halk Ozanı Karamanlı Nevzat Dağlı
* Hafi. Gizli, saklı.
* Küfi: Köşeli yazı.
* Nafi: Yararlı.
* Kafi: Yeterli.
* Sufi: Mutasavvuf.
* Safi: Katışıksız.
* Sefi: Yırtıcı bir kuş.
* Yefi: Düşman.
* Varta: Tehlikeli durum.
* Kallavi: Çok iri, kocaman.
* Muktedir: Gücü yeten, güçlü, iktidarlı.
*Mest: Sarhoş.