Biz insanız de mi? Gözü, kulağı, dili, ağzı, kafası, kalbi, gövdesi, ruhu olan insanlarız de mi? İnsanız ve inansınız lan işte. Özgür ve yalnız var olduk, birilerine ilişik olarak var olmadık ki, birileri olmadan yaşayamayalım. Niye bunu anlamıyoruz? İnsan insandır lan, onurlu ve şereflidir. Onursuz ve şerefsiz olamaz, suskuya teslim olamaz, korkak olamaz, yanlış ve yalancı olamaz, namussuz olamaz, kul, köle, köpek olamaz. Tabi bile isteye, farkında ve idrakinde ola ola, özgür iradesi ve ihtiyarı ile böyle olamaz. Önce bunu çok iyi bilmeliyiz. Ama var olan insana dair o insanda mündemiç olan bu mekanizmaları da çok iyi kullanmalıyız. Varoluş gayelerine matuf kullanmayı bilmeliyiz ama bu minvalde nasıl kullanılır mutlaka öğrenmeliyiz. Gözün bir gayesi vardır, kulağın, dilin, ağzın, ruhun, kalbin, kafanın, gövdenin bir gayesi vardır lan. Bunlar boşuna var değildir herhalde bize de mi? Öyleyse gayelerine matuf kullanacak kadar şerefli ve cesur olmalıyız. Kendimizi çok iyi tanımalıyız. Neredeyiz, niçin varız, nasıl yaşamalıyız sormalıyız ama cevabını da bulmalıyız. Biz burada kim için yaşamalıyız ama kim için yaşıyoruz bunun sorgulamasını mutlaka yapmalıyız ama cevabını da mutlaka bulmalıyız. Münhasıran gerçeğin peşinde olmamız iktiza ettiğini ve ancak gerçeğe bağlı ve sadık kalmamız iktiza ettiğini mutlaka bilmeliyiz. Gerçek insanın düşmanlarını çok iyi tanımalıyız. Kurgu insanı kimler üretiyor, nasıl üretiyor, niçin üretiyor bilmeliyiz, anlamalıyız. Şeytanların gerçek insanların düşmanları olduklarını asla unutmamalıyız ama gerçek insanlara dost görünmek içinde onların karşılarına muhtelif maskelerle ve muhtelif olgularla çıktıklarını, çıkabileceklerini asla sarf-ı nazar eylememeliyiz. Şeytan bize nasıl yaklaşır, bizi nasıl yönlendirir, bizi nasıl aldatır, bizi nelerle aldatır mutlaka bilmeliyiz bunları. Şeytan derken hariçten birisinden söz etmiyoruz, zaten içimizde var olan bizimle bitişik olan bir şeyden bahsediyoruz. Biz zaten şeytanı farklı bir şeymiş gibi, bizim dışımızda bir şeymiş gibi düşündüğümüz için yaptığımız şeytanlıkları fark edemiyoruz. Oysa biz şeytanın ta kendisiyiz ve yaptığımız şeytanlıklar yüzünden sürünerek yaşıyoruz. Şeytanı da hariçte bir şey sandığımız için bitevi onu suçlayarak kendimizi temize çıkarmaya yelteniyoruz. Ulan kendin şeytansın ve yaptığın her şeyi bile isteye yapıyorsun, nasıl olurda sorumlu ve suçlu olan farklı bir şeymiş gibi düşündüğün şeytan olsun mal? Şeytan içindedir, dışındadır, karşındadır.

YORUMLAR