Başta Hürriyet, Milliyet, pek çok yayın organı ve en yakınımdaki okumuş-yazmış kişiler aynı yanlışı yapıyor:
TERFİ ALDI! TERFİ ALDIM!
Yok ya! Kaça aldın?
Kaç gram aldın?
İki yüz elli gram da bana alsana!
Bu yanlışlığı çok ikaz ettim, düzeltmeye çok çalıştım. Fakat baktım ki yanlış devam ediyor; başlığa taşıdım, müstakil bir yazı kaleme aldım.
Gelgelelim, yanlışta ısrar devam ediyor. Bir kere daha ikaz etmek şart oldu.
Arkadaşlar, terfi alınmaz, TERFİ EDİLİR. “Terfi aldı”, “terfi almadı/alamadı” diye kullanılmaz. “TERFİ ETTİ”, “TERFİ EDEMEDİ” diye kullanılır.
26 sene üniforma giydim. Hayatımız “terfi” kavramının etrafında döndü. Hiçbir askerin, komutanın “terfi aldı”, terfi alamadı” şeklinde bir kullanışına şahit olmadım.
Gazetelerde, televizyonlarda, “terfi aldı-almadı” şeklindeki, bu derece yaygın kullanımı görünce, acaba biz mi yanlış yapıyoruz diye imla kılavuzlarına tekrar tekrar baktım… Hayır, doğrusu, “terfi etmek” şeklinde… İmla kılavuzlarında, “terfi almak” diye bir tamlama, bir kavram yok. Allah’ın hikmeti, baktığım imla kılavuzlarını da vaktiyle, kupon karşılığında Hürriyet, Milliyet vermişti.
Böyle olduğu halde, yanlış kullanımda bu ısrar neden? Doğrusu varken, neden eğrisini kullanıyorsunuz?
Eli kalen tutan, iki satır yazan, hele çok okunan/seyredilen yayın organlarında yazan/konuşanların en hayatî kaygısı, “Türkçeyi DOĞRU kullanıyor muyum?” kaygısı değil midir? En küçük şüphede, imla kılavuzuna, Türkçe sözlüğe müracaat etmeleri gerekmez mi? Yanlış kullanarak, onu kitlelere yaymak, güzel Türkçemizi bozmak ne büyük vebal, ne büyük günahtır?
Tekrar ediyorum, terfi alınmaz, terfi edilir.
Allah rızası için, şunun doğrusunu kullanın… Doğrusuna alışan kulaklarımızı, eğrisini kullanarak tırmalamayın. Beynimize, dimağımıza, ruhumuza eziyet etmeyin! Çin işkencesi etmeyin.
Aklınızda kalması, pekişmesi için bir de cümlede kullanayım:
Binbaşı rütbesine 1995 yılında terfi ettim.