İyi misiniz, iyi oldunuz mu, iyi olmak için ne yaptınız, ne yapıyorsunuz? Edebiyat yapmayı seviyorsunuz herhalde. İyi olanı savunacak cesaretiniz var mı? Kimliğe mi bakıyorsunuz? Sevmediğiniz kimliğe kötülük yapmak içinize siner mi? Bundan ala iyilik mi olur diyorsunuz yoksa? İyi bir dünyayı istediğinizden emin misiniz? İyilik yapabilecek iradeye sahip misiniz? İyi bir dünya mı istiyorsunuz gerçekten? Gerçeklerin ne kadarını göğüsleyebilirsiniz? Gerçeği aramaya niyetiniz var mı? Gerçeği gerçekten öğrenmek istiyor musunuz? Eğer böyle bir isteğiniz varsa, önünüze konan her şeyden de şüphe etmişsinizdir ya da etmeyi düşünüyorsunuzdur değil mi? Yoksa şüpheye düşman mısınız? Şüphe etmeden gerçeğe ulaşmak mümkün olabilir mi? Gerçek ortaya çıkıp, babanızın kötü olduğuyla yüzleşseniz, kötüye kötü diyebilecek misiniz, diyebilir misiniz? Hadi cevap verin insansanız, gerçeği gerçekten öğrenmek istiyor musunuz? Gerçeğin yaşamasına müsaade eder misiniz, ne kadarına müsaade edersiniz? Gerçek bölünür mü? Anlatmayı seviyorsunuz değil mi? Anlatmakla olacağını sanıyorsunuz her şeyin? Sanki başkası yapacak yapılacak olanı. Herkes güzel olsun ama ben çirkin olabilirim, böyle mi diyorsunuz? En güzel lafı söylemekten ama en kötü eylemi ortaya koymaktan utanmıyorsunuz de mi? Yol gösteriyoruz ama yoldan çıktığımızdan haberimiz yok. Laflamakla iyi olduğumuzu sanacaklarını sanıyoruz insanların. Gerçekten bu kadar dar mı ufkumuz? Değiştik mi, yendik mi yenmemiz gereken asıl düşmanı? Savaştık mı da yeneceğiz? Hayır, başkalarının yenmelerini istiyoruz, bekliyoruz. Başkaları yensin, bizde zaferin tadını çıkaralım diye yol gözlüyoruz. Savaşa katılmayalım ama ganimetten de payımızı alalım istiyoruz. Adil karar vermekle karşı karşıya kaldığımızda gerçekten vereceğimiz kararı verebiliyor muyuz? Hakikatle karşılaştığımızda gerçekten o hakikati göğüsleyebilecek kadar cesur ve yürekli miyiz yoksa hakikati haykıranı nasıl yaftalayacağımızı mı düşünürüz? Bildiğimizi mi sanıyoruz? Fikir sahibi olduğumuzu düşünüyor muyuz? Düşündüğümüz fikri biliyor muyuz? Dünyada insana benzeyen varlık sayısı nedir? O insan seli için de biz kimiz? Temizlenmeden temizleyebilir miyiz? İnsan olmadan insanlaştırabilir miyiz? Şimdi kimsenin yalanlayamayacağı birkaç hakikati getirip orta yere koysam, kaç kişi kabul eder, kaç kişi türlü yaftalarla hem beni hem de hakikati yok etmeye çalışır? Gerçekten kabul edebilir miyiz hakikati? Kabullenebilecek cesaretimiz ve yüreğimiz var mı hakikati? Daha hakikate düşmanken, nasıl olur da iyi bir dünya istediğimizi söyleyebiliyoruz? Neyinizden ne kadar fedakârlıkta bulunabilir, nelerden feragat edebilirsiniz iyi bir dünya uğruna? Fedakârlık etmeden, feragat etmeden elde edeceğimiz ne vardır? Söylediklerimizin ne kadarını yapıyoruz? Yaptıklarımızı mı söylüyoruz? Seni, seni bulmadan, bilmeden, tanımadan; bulduğun, bildiğin, tanıdığın seni dönüştürmeden neyi dönüştürebilirsin ki? Sen iyi değilsen, dünya nasıl iyileşir ya da iyi olmayan nasıl olur da iyi bir dünya isteyebilir? Bunun adı nedir? Biz olduk mu gerçekten, olmadan oldurmak mümkün olabilir mi? İyi olup iyileştirmek mi, kötülüğe uyup kötüleşmek ama iyiyi istiyormuşuz gibi görünmek mi? İyi olmaktan korkuyoruz ama herkes iyi olsun, bizde iyiliğin edebiyatını yapalım istiyoruz.
ADİYİZ, SAHTEKÂRIZ, YALANCIYIZ...
Özgür DENİZ - 13.08.2022
Tarih: 13.08.2022
Okunma: 240
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.