OLGULAR VE SÖMÜRÜ İLİŞKİSİ...

Özgür DENİZ - 22.08.2022

“”Eğer inek gibi semiz olursanız sizi sağarlar. Eğer eşek gibi güçlü olursanız yüklerini taşıtırlar. Eğer at gibi koşarsanız üzerinize binerler. Bunlar yalnızca sizlerin ANLA-MA-NIZDAN korkarlar. ANLA-MA VAKTİ gelmedi mi hala?””

 

Ali Şeriati

 

Bazı olgular, maalesef bilinçli ve sistemli bir şekilde insanlığa yanlış öğretilmekte ve insanlığın doğru öğrenmesi istenmemektedir. Eğer insanlar öğrendiklerini doğru öğrenirlerse, çarkların kırılacağından, mekanizmanın işleyişinin bozulacağından, işlerin yolunda gitmeyeceğinden, sömürünün devam etmeyeceğinden korkulmaktadır. Egemenler, insanların cehaletlerini sömürü yolunda kullanmaktadırlar. İnsanlık asırlardır cehaletinin kurbanıdır ve cellatların bıçağının önünde yatmaktan da haz duyar hele gelmiştir. Bugün nice olgular mahiyetlerinden saptırılarak insanlığa sunulmaktadır. İnsanlıkta kendisine sunulanı olduğu gibi almakta ve kapana kısılmaktadır. Böylece sömürünün tuzağına düşmektedir. Asırlardır sömürü düzeneğini çok iyi bir şekilde kurmuş olan egemenler, kurdukları düzenek imha olmasın ve rant kaybolmasın, konforları bozulmasın diye üzerinde egemenlik kurdukları bilgiyi de istedikleri şekilde kullanmaktadırlar. Dünyanın her yerinde böyle işlemektedir sömürü çarkı. Kimse de çıkıp bu işin aslı astarı nedir diye sormamaktadır, sormaya niyetlenenler de sonunda vazgeçip keyfine bakmaktadır, kimse rahatının bozulmasına eyvallah etmeye cesaret edememektedir. Mesela; kimse bugüne kadar din nedir, milliyet nedir diye sormamış, herkes önüne ne konulduysa almış kabul etmiştir. Böylece bu iki olgu, sömürünün en büyük payandası, rantın kapanmayan kapısı olmuştur. Çünkü bu olgular sorgulanırsa büyük zararların doğacağı söylenerek insanlar geri durdurulmuşlardır. Böylece de din adına konuşanlar, milliyete tutunarak iş yapanlar hep belirleyici ve tanımlayıcı olmuşlardır. Oysa bunu yapanların gerçekte dinle ve milliyetle hiçbir bağlantıları yoktur ama bu olguları insanlığı birleştirici en büyük kuvvet olarak gördükleri için bu yolda yürüyormuş gibi görünmüşlerdir. En küçük aykırı bir sesi, durumu, eylemi, sanki dine ve milliyete karşıymış gibi sunarak bastırmakta ve boğmaktadırlar. Bu durum insanlığın zararına olsa da, insanlık sorgulama yetisini kaybettiği için hiçbir şey anlamamaktadır. Tüm dünyada din ve milliyet, sömürünün iki yıkılmaz kolonu olmuşlar ve egemenler insanlığın huzuruna sürekli bu iki olguyla çıkmışlardır. Ellerinde din kitaplarıyla ve milliyet bayrağıyla insanlığın huzuruna çıkmışlar, karşılarında duranları da kitapsız ve milliyetsiz olarak tanımlamışlardır. İnsanları bir kafesin içine mahpus etmişler ve akıllarını da kendi ceplerine koymuşlardır. Dinin gerçeğini, milliyetin ne olduğunu öğrenmekten korkan insanlar da bu olgulardan kazananların avı olmaktan kurtulamamışlardır. Bazı olguları, bazılarının dile getirmesi de işin tuzu biberi olmuştur. Çünkü hem olguları dile getirenler toplum nezdinde istendik şekilde tanımlanarak belli bir kalıba sokulmuştur ve toplumun onların sözlerine kulak kesilmelerinin önüne geçilmiştir hem de insanlığın önüne konulan olgular zararlı olarak anlatıldığından olgulara karşı ilgi zayıflatılmıştır. Böylece de meydan iki kadim olguyu suiistimal eden egemenlerin insafına kalmıştır. Din ve milliyet tamam da, biz bu iki olguyla sömürülmek istemiyoruz dediğinizde hemen hain damgası alnınıza yapışacağından, herkes önlerine konulanı itmektense çekmeyi ve buradan nemalanmayı uygun bulmuştur. Madem tehlikeli bir alan, o zaman niçin direnelim, kazancı bolsa biz de bize düşen payımızı alalım diye bakmışlardır. Cehaletin sarsılmayan çarkı tarih boyunca böyle dönmüştür. O çarka çomak sokmak isteyenler ise din düşmanı ve milliyetsiz olarak damgalanarak diskalifiye edilmişlerdir. Kendi aklını kullanmaya cesaret edip hakikati öğrenmekte inatçı olanlar daima sapkın ve düşkün olarak tanımlanmış ve tanıtılmış, insanların da onlara düşman olmaları sağlanmıştır, böylece insanlar kendi elleriyle egemenlerin oltalarına takılan av olmuşlardır. Kimileri bu yolda katledilmişler, kimileri zindanlarda çürütülmüşler, kimileri de dışlanarak yalnızlığa mahkûm edilmişlerdir. İnsanlarda bu yola baş koyanların yanlarında durmaktan korkmuşlar, durun bir dakika ne oluyor demeye cesaret edememişler, menfaatlerini kotarmaya bakmışlar, cellatların yanında saf tutmuşlardır. Nihayetinde meydan egemenlere kalmış ve onlarda istedikleri gibi atlarını sürmüşlerdir. Oysa kaynaklar, din ve milliyet olgusunun arkasına saklanarak yağmalanmış, devletler milliyet ve din olgusu mahiyetinden saptırıldığı için zayıflatılmış ve zulüm devletine dönüştürülmüş, insanların kardeşliği bu iki olgu tahrif ve tahrip edildiği için bozulmuş, insanlar bu iki olgu sorgulanamaz ve dokunulmaz kılınarak aldatılmıştır. Ama ne gariptir ki, egemenler tarafından yerle yeksan edilmiştir bu iki kadim olgu ve sadece basit birer sömürü aracı derekesine düşürülmüştür asli mahiyetlerinden koparılarak.

 

Tarih boyunca Tanrı adına konuşuluyormuş gibi yapılarak insanlık acımasızca aldatılmış ve sömürülmüştür. Tanrı’nın ne söylediği gayet açıkken, sanki anlaşılmazmış gibi takdim edilmiş ve illa birilerinin anlatması gerektiği zımnen empoze edilerek, insanlık birilerinin kucağına itilmiştir, o birileri de daima paranın hizmetinde oldukları için, Tanrı’nın söylediklerini de paranın hizmetine sunmuşlardır. İşte din böyle böyle bir afyon derekesine düşürülmüş, insanlığı uyuşturan, uyutan bir ilaç gibi kullanılmıştır. Zaman içinde din adeta bir tecime vasıtası haline gelmiştir, pazardan en büyük payı isteyenlerin payandası kılınmıştır. İnsanlığı uyandırması gereken din, insanlığı uyutan bir uyuşturucu olmuştur. İnsanlar dinlerini bilmedikleri için, zaman içerisinde şahsi kanaatler ve uygulamalar din kılıfıyla örtülerek din gibi sunulmuş ve insanlıkta tüm bunları din addetmiş ve böylece din hayattan çekilmiş, bu tür hurafeler dinin yerini almıştır. Bugün hurafeler sömürü çarkının dönmesini sağlayan vazgeçilmez bir yağdır. Müşriklik en büyük rant kapısıdır. Gerçek dini anlatanlar en büyük tehdit ve tehlike olarak görülmektedirler. Dinden en çok korkanlar dine inandıklarını söyleyenlerdir. Milliyetten en çok korkanlar, milliyeti bayraklaştıranlardır. Bugün niçin, din, vatan, milliyet gibi değerlerin kullanılmasını sorgulayarak kullanılmasının önüne geçilmesini isteyenler hain ilan edilerek susturulmaktadırlar? Çünkü bunun arkasında devasa bir rant pazarı vardır ve rantın kesilmesi istenmemektedir. Zira paraya dokunulmaktadır, para tanrısının çocukları tanrılarına dokunulsun isterler mi? Elbette ki istemezler, zira her şeyleri odur, onunla vardırlar, o yok olursa esamileri bile okunmayacaktır. İnsanlığın cehaletini sonuna kadar kullananlar, kullandıkları şeyin yok olmasını isterler mi? Cehalet mümbit bir arazidir ve getirisi mebzuldür. Öyleyse o arazi sürülmemeli, ekilmemelidir, varlığından sonuna kadar istifade edilmelidir, çünkü o haliyle güzeldir ve işe yarardır ve varlığı devam ettirilmelidir. Kendi aklını kullanmaya cesaret edemeyen insanlık, zımnen cehaletinin beslendiğinin farkında bile değildir, o bunu iyi bir şey sanmaktadır ve aklını elinden alıp kendisine karşı kullananların oyuncağı olmayı, aklını kendisinin kullanmasına tercih etmektedir. Oysa bir kez aklını kullanmayı denese ve karanlığı perdesini yırtıp atsa neyin ne olduğunun, nasıl aldatıldığını ve sömürüldüğünün farkına varacaktır ama ne acıdır ki, bu işine gelmemektedir. Yani bile isteye sömürülmektedir ve cehaletin karanlığında yaşamayı kabullenmektedir. Bu da egemenlerin en büyük avantajıdır. Zahmetsiz, masrafsız, kavgasız sömürmeye devam etmektedirler.


EKSTRA:

 

Ne biçim haberler bunlar ya? Okuyun siz de şaşıracaksınız, böyle haber mi olur dersiniz. Manyak manyak şeyler dersiniz.

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/temel-karamollaoglu-akpye-isyan-etti-ataturk-doneminden-ornek-verdi-571294h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/-bagimsiz-turkiye-partisi-lideri-huseyin-bas-her-yeri-ozellestirdiler-simdi-devlet-bakkallik-yapiyor--571271h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/erdogan-bizim-esedi-yenmek-ya-da-yenmemek-gibi-bir-derdimiz-yok-571178h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/turhan-comezden-manidar-yanit-bakan-karaismailoglu-erdogan-turkiyeye-yetmiyor-butun-dunyayi-yonetiyor-571220h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/suleyman-soylu-39-bin-294-afgana-turkiye-cumhuriyeti-vatandasligi-verildi-571268h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/erdoganin-esedi-yenmek-gibi-bir-derdimiz-yok-sozlerinin-ardindan-2016-yilinda-yaptigi-konusma-yeniden-gundem-oldu-571317h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/bu-goruntu-antakyada-cekildi-bahtsizligi-kendi-yurdunda-turkce-konusmak-571616h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/bodrumun-bu-goruntusune-yurek-dayanmaz-kanser-hucresinden-de-betersiniz-rantcilar-bodrumun-sadece-bu-golgesinde-48-villa-196-rezidans-yapiliyor-571612h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/turhan-comezden-erdogani-sinir-kupu-yapacak-gonderme-bir-zamanlar-erdoganin-sirdas-sag-koluydu-571580h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/sedat-pekerden-cumartesi-bombasi-eski-polis-sefi-adil-serdar-sacan-canli-yayindayken-paylasti-sag-kolu-emre-olurun-hesabindan-4-twit-atti-571597h.htm


https://www.yenicaggazetesi.com.tr/akp-esadla-barismak-uzere-sedat-peker-iktidarin-suriye-politikasiyla-zengin-olan-iki-aileyi-acikladi-iste-sedat-pekerin-anlattigi-fikra-572173h.htm


https://www.yenicaggazetesi.com.tr/adalet-bakani-bekir-bozdag-isvec-ve-finlandiya-hicbir-teror-suclusunu-iade-etmedi-natoda-bosuna-mi-taviz-verildi-571584h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/cumhurbaskani-erdoganin-manisadaki-mitingine-katilan-arinc-sahnede-akpye-ve-erdogana-oy-istedi-571578h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/kilicdaroglundan-merkez-bankasi-yoneticilerine-erdoganin-emriydi-diyerek-kimse-siyrilamayacak-571571h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/vicdani-olan-bunu-der-mi-akpli-baskan-kriz-yok-market-sepetini-istedigimiz-kadar-dolduruyoruz-571551h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/akpli-samil-tayyardan-cumhurbaskani-erdogana-faiz-tepkisi-571549h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/ekonomist-ozgur-demirtas-5-madde-siraladi-tek-tek-cevap-verdi-yalan-571742h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/osmaniyede-engelli-maasiyla-gecinen-kara-gonul-isyan-etti-acliktan-oluyorum--571676h.htm

 

https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/yilmaz-ozdil/hun-selcuklu-osmanli-swiss-7316149/?utm_source=yazardetay&utm_medium=free&utm_campaign=dahafazlahaber

 

https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/yilmaz-ozdil/turkiyenin-kamerunlu-ilk-genelkurmay-baskani-karakol-baskininda-sehit-7318175/?utm_source=yazardetay&utm_medium=free&utm_campaign=dahafazlahaber

 

https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/yilmaz-ozdil/calikusu-7319904/?utm_source=yazardetay&utm_medium=free&utm_campaign=dahafazlahaber

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/turkiyede-hl-yargiclar-varmis-erdoganin-kararnameleri-bir-bir-geri-donuyor-571749h.htm

 

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/hukukcu-gonenc-gurkaynak-yakaladi-in-cinin-top-oynadigi-daga-cami-yaptilar--571756h.htm

 

https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/yilmaz-ozdil/calikusu-7319904/?utm_source=yazardetay&utm_medium=free&utm_campaign=dahafazlahaber

 

https://www.sozcu.com.tr/2022/yazarlar/murat-muratoglu/sigir-bey-diyeceksiniz-7322768/


Tarih: 22.08.2022 Okunma: 285

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?