‘’Ben
sana mecburum, sen yoksun!’’ Demişti değil mi Atilla İlhan? Evet, bazen mecbur
oldukların olmaz, senin mecburiyetin kalmadığında var olurlar ama o vakitte
hiçbir hükümleri, anlamları olmaz. Bu yüzden mecburken yok olanların,
mecburiyet ortadan kalktığında var olmalarına da ben ihtiyaç duymuyorum.
Binaenaleyh, tüm bağlarımı koparmak, biraz bağımsız ve özgür kalmak ve her şeyi
hayatın kıyısından, her şeye yabancıymış ve her şeyi yeni baştan izliyormuş
gibi izlemek istiyorum, bundan sonraki yolumu da izlenimlerimin sonunda
vereceğim karara göre çizeceğim. Direkt olarak herkesin, her yapının
eylemlerini izleyeceğim. Olaylara nasıl tepki veriyorlar, olguları nasıl
olaylaştırıyorlar görmek, bilmek, hissetmek istiyorum. Öyleyse yeni yılı kendim
için özgürlük yılı ilan ediyorum ve ilk ayının ilk haftasının ilk gününde
özgürlüğe merhaba demek istiyorum. Bendeniz kendimi sorguluyorsam, daha çok
kendilerini sorgulamaları gerekenler de sorgulamalıdırlar. Zaten asıl mecbur
olanlar değil midirler kendilerini sorgulamaları gerekenler? Esnafı yaşatan
müşteri değil midir, öyleyse esnaf müşteriye mecbur ve bağımlı değil midir,
niye müşteri esnafa göre konumunu belirlesin ki değil mi? Öyleyse herkes
kendini sorgulasın ve hayatına dair bir otokontrol yapsın, ortaya da cezbedici
eylemler koysun ki, çiçeğin arıyı çektiği gibi çeksin insanları kendilerine.
Yapılar çiçek gibidirler ve insanların varlıklarıyla varlık kazanırlar ve güzel
ürünler ortaya koyabilirler. Geneli kuşatan olgularla, altı boş söylemlerle
değil, eylemleriyle gelsinler. Öyleyse, yeni yılın özgürlük yılı olmasını
diliyorum ve bireysel olarak özgürlüğe merhaba demek istiyorum. Artık bağlarımı
koparmak, kenara çekilmek, dünyayı yeniden izlemek ve izlenimlerime göre
yeniden başlamak istiyorum bazı şeylere. O zaman buyurun insanca ve onurluca
eylemlere. Terane okumayın, içi boş türküler terennüm etmeyin, eylem ortaya
koyun. Herkes kendisinin olanı diğerlerine benzemediğini söyleyebilir ama
başkaları da herkesin, birbirine benzeyenler gibi olmadığını göze sokabilirler.
Öyleyse üst perdeden atıp tutmak dibe gömebilir bazen. Senin sürün farklıysa,
başkalarına benzemezse, bazıları da senin sürüne dâhil olmuş olsa bile senin
süründekilere benzemeyeceğini gösterebilirler. Yani sürüleşmeyeceklerini ispat
edip varlıklarını ortaya koyabilirler. Bazen vazgeçmekten korkmaz insanlar ve
her şeyi geride bırakmayı göze alabilirler. Vazgeçmekten korktuğun zaman,
kendini kaybetmeyi göze alabilmelisin. Alabilir misin? Acıların seni
olgunlaştırır belki ve bu yüzden kıymetlidir ama onu sürekli hatırlamak daha
fazla acı verir ve bu sefer öldürücü olabilir. Kininiz sizi dirençli kılabilir
ve sizi sürekli tetikte kılabilir belki ama bazen de dininiz olup sizi yerle
yeksan eyleyebilir. Keşkeleriniz vardır ve sizin yeniden bir keşkeye mahkûm olmamanız
için büyük bir faydası olabilir belki ama sürekli keşke deyip durmakta yeniye
açılacak kapıların arkalarında büyük bir takozdur. Öyleyse vazgeçmeyi bilmek ve
yeniyi tanımaya ve yeniye başlamaya cesaretli olabilmek ve cüret edebilmek
gerekir. Öyleyse bazen vazgeçmekten korkmayın, zira daha iyisi odur belki de.
Sevginin azalacağını düşünüp, sevmekten korkarsan ve bu durumdan vazgeçmezsen
bir gün sevgisizlikten ölür gidersin. Çünkü sevdikçe çoğalır sevgi, öyleyse sev
ki sevgiyi çoğalt, zira bir gün ona ihtiyacın olacak. İşte bu yüzden bazen
akışkanlıklarınızın sizi tutsak almalarına imkân tanımayın ve o
alışkanlıklarınızdan vazgeçmekten korkmayın. Çünkü vazgeçmek belki de daha
iyisini bulmaktır. Ağaç niye meyvesini toprağa bırakır? Yenisine gebe kalmak
için. Çünkü eskiyi, zamanı geçmekte olanı yani olgunlaşmış olanı bırakmazsa,
yenisine hazırlayamaz kendisini. Vazgeçmek, cesaretin en büyük hüccetidir.
Çünkü korkusuzluğun ta kendisidir vazgeçmek. Vazgeçebilmek, aynı zamanda seni
tutsaklıktan kurtarır ve özgürleştirir. Öyleyse her şeyin vazgeçilebilir
olduğunu bil ve vazgeçebileceğini de bildir. Kendinden değil, seni senden alıp
kaybolmana sebep olandan vazgeçmesini bileceksin. Vazgeçemeyişinden
beslenenlere vazgeçebileceğini göstermelisin! İnsan olduğunu hatırla ve hiçbir
zaman unutma, ayrıca bunu herkese her zaman hatırlat ve hiçbir kimseye de
unutturma!
ÖZGÜRLÜK YILI...
Özgür DENİZ - 31.12.2022
Tarih: 31.12.2022
Okunma: 301
YORUMLAR
Yorumunuzu ekleyin.