YAŞAMAK İSTEYİN, İZLEYEN APTAL OLMAYIN...

Özgür DENİZ - 22.01.2023

Maalesef izleyen ve yaşatan aptallarız. İsteyen, alan ve yaşayan değiliz. Yaaa, şu hayatta, insana en çok koyan nedir bilir misiniz; zerre zekâsı olmayan, zerre şerefi bulunmayan, hayattan anlamayan, acıdan ve sevgiden nasiplenmemiş, paylaşmak nedir bilmeyen komprador pezevenklerin, büyük bir çoğunluğun kaderini ellerinde bulundurması ve onları açık ya da gizli yönetmesidir. Düşünebiliyor musunuz? Dördüncü tür yaratıklar birinci sınıf insanları yönetiyorlar. Ya zerre zekâsı olmayanların, gerçekten düşünen, akıllı, üreten insanları yönetmesi, onlar üzerinde karar sahibi olması kadar acı verici başka bir şey var mıdır şu dünya? Bu nasıl bir acı, nasıl bir derttir farkında mısınız? Başka bir gariplikte, nasıl oluyor da böylesi bir şeyi sindirebiliyoruz, kanıksayabiliyoruz, tolere edebiliyoruz? Gerçekten o kadar cahil ve aptalız ki, bize ve hayatımıza hiçbir şey katmayan, bilakis var olanı da alıp götüren piç kurularının bomboş, saçma sapan şeylerini izliyoruz ve onlara kazandırırken, aslında bizleri kuşatan kapitalizme kazandırıyoruz. Ne elde ediyorsunuz bu piç kurularını izlerken? Hiçbir şey, sadece onlara kazandırıp, onların yaşadıkları hayatları izliyorsunuz mal gibi, sonra da onlara özenip, hayatınızı cehenneme çeviriyorsunuz, onların yaşamlarına bir adım da olsa yaklaşabilmek uğruna. Şu YouTuber denilen piç kurularını, aptalca şeyleri marifetmiş gibi sanal dünyaya yükleyen geri zekâlıları, abuk sabuk yarışmaları ve eğlence programlarını izlemekten ne zevk alıyorsunuz? Gidip biraz kitap okusanız, gerçekleri merak etseniz, sürekli hayatı sorgulasanız belki hakkınızı öğrenip, hakkınız olanı istemeyi, hakkınızı behemehâl almayı ve nihayet insanca yaşamayı başaracaksınız. Çünkü uyanacaksınız ve başkaldırmayı öğreneceksiniz ve birleşik gücünüzle bu dünyayı yerle yeksan eyleyip insanca yaşanacak dünyayı kuracaksınız. Gerçekten çok mu zor bu? Hayır zor değil, sadece sahtekarız. İstiyormuşuz gibi görünüyoruz ama istemiyormuşuz gibi yaşıyoruz. Dehşetli bir paradoksu yaşıyoruz. Böyle giderse sonsuza kadar aldatılırız ve daha çok sürünürüz. Mülkünüze çöreklenip, mülkünüzü mülk edinenlerden mülkünüzü geri almak için uyanmalı, ayağa kalkmalı, gerçekleri görmeli, birleşmeli ve birleşik gücünüzle başkaldırmalısınız. Bu çürümüş, kokuşmuş dünyayı yok etmeli, yeni, taze, temiz bir dünya kurmalısınız.

Tarih: 22.01.2023 Okunma: 264

YORUMLAR

Yorumunuzu ekleyin.

İsim: *

E-posta Adresiniz: *

* (E-posta adresiniz paylaşılmayacaktır.)

Yorum: *

Güvenlik Sorusu:
Türkiye'nin başkenti neresidir?